"Evet güzelmiş" dedi o da beni onaylayarak. Arabadan indik. Kapıyı açtı anahtarla. "Sanırım burada bir tane yatak var"dedi. "Galiba.." dedim bende. "Neyse artık birlikte yatarız." dedi değişik bir şekilde bakarak. "Cidden sapıksın."dedim sinirle.

Ev iki katlıydı. Alt katta bir şömine, iki tane koltuk ve küçük bir mutfak vardı. Üst kata çıktığımda ise bir tane çift kişilik yatak ve bir dolap olduğunu gördüm. Ev küçük ama güzeldi. Televizyon yoktu evde acaba burayı alırlarken ne düşünmüşlerdi.

Atakan da arkamdan yukarı geldi. Çok bilmiş bir şekilde bakıp "Tam da tahmin ettiğim gibi." dedi. Bu hareketine gözlerimi devirdim ve aşağı inip koltukta oturdum. Telefonda çekmiyordu burada.

Oflayıp başımı arkaya yasladım. Kendimi çok yorgun hissediyordum. Atakan aşağı inip mutfağa geçti ve bir bardak su içti. Onu izliyordum. Suyunu içtikten sonra bana döndü ve yanıma oturdu o da benim gibi.

"Televizyon yok, internette çekmiyor ne yapacağız burada böyle." dedim bıkkınca. "Bilmem ne yapmak istersen onu yaparız." dedi alayla. "Ciddi olsana." dedim. O böyle konuşunca yüzüm kızarıyordu.

Oturduğu yerde dikleşip gülerek bana bakmaya başladı. Kafamı çevirdim. Beni böyle görmesini istemiyordum. "Dur bir dakika...kızardın mı?" dedi ve bu halima bakıp kahkaha atmaya başladı.

Koluna bana göre sert bir şekilde vurup "Gülmesene be" dedim. Ellerini havaya kaldırıp "Tamam, sustum." dedi. Gülmesi azda olsa kesilmişti ve yine sessizlik.

"Seni anlayamıyorum." dedim düşünerek. "Nasıl yani?" diye sordu ilgiyle.

"Dün...böyle  değildin. Ne değişti de böyle oldun?"

Kaşlarını çattı. "Bilmem. İçimden nasıl gelirse öyle davranıyorum. Bu arada....dün için özür dilerim. Haklıydın.." dedi. Şaşırdım. "Affettim" dedim gülerek. "Aferim" dedi ve o da güldü. Gözlerimi gözlerinden çekip. Camdan dışarı baktım. Hava kararıyordu.

"Hava kararıyor. Aç mısın?" diye sordum ayağa kalkıp. "açım." dedi. "Tamam ben birşeyler hazırlayayım." deyip mutfağa girdim.

Yarım saat sonra Atakan'ı yemek için çağırdım. Yemeğimizi yedik. Atakan salona geçerken ben mutfağı topladım ve hemen yanına gittim. "Şömineyi yakayım mı?" diye sordu. "Olur." dedim kısık bir sesle. Şömineyi yakınca ışıkları kapattı.

Şuan sadece şöminedeki ateşin yaydığı ışık vardı. Ortam çok iyiydi. Atakan ile aynı koltukta oturuyorduk. Birden bana dönüp "oyun oynayalım mı?" diye sordu heyecanlı bir sesle. "Oynayalım da ne oynayacağız?" dedim bende.

Sinsice sırıtarak "Şişe çevirmece" dedi kesin aklından kötü şeyler geçiyordu. "Olur" dedim bende onun gibi. Koltuğun yanındaki minderleri şöminenin karşısına yerleştirdik. Ortamıza da bir masa koyduktan sonra Atakan mutfaktan bir su şişesi alıp geldi.

Karşıma geçip oturdu. Şişeyi masaya koyduğu gibi çevirdi. "D mi? C mi?" diye sordu. "D" dedim. Düşünür gibi yaptı. "İlk aşkının adı ne?" al işte sorduğu soruya bak ne diyecektim şimdi ben?

"Atakan" dedim. Şaşırdığı suratından belli oluyordu. "Ben miyim yani?" diye sordu emin olmak istercesine. "Evet..sensin." dedim utanarak. Şişeyi elime aldım ve çevirdim. Ben Atakan'a soruyordum.

"D, C"

"D" dedi. "Beni neyin olarak görüyorsun?" diye sordum. "Karım."dedi ve onun karım demesiyle gözlerim fal taşı gibi açıldı. "Ama-" konuşacakken sözümü böldü. "Çeviriyorum." dedi ve çevirdi. Yine ben Atakan'a soruyordum. "D, C" diye sordum. Gözlerinin içine bakarak.

"C" dedi. Aklıma harika bir fikir gelince ayağa kalktım. "Beni sırtında taşı. Şimdi."dedim. Gülerek "Ciddi misin?" dedi. Küçük bir çocuk gibi heyecanla kafamı salladım.

O da kalktı ve önüme geçti. Ellerimi boynuna dolayıp ayaklarımı beline  sardım. "Evin içinde tur attır." dedim. İlk önce yukarı çıktık. Sonra aşağı indik. Salona geldiğimizde indim ve teşekkür ettim. O ise "Küçük cadı" dedi ve güldü.

Şişeyi alıp çevirdim. Atakan bana soruyordu. "D, C?" diye sordu kaşlarını kaldırarak. Tatlı suratıyla. "D" dedim. 'C' demekten korkuyordum. "İlk öpücüğünü kime verdin?" diye sordu.

Yüzüm anında kızardı. Kafamı önüme eğerek "Sana." dedim. "Ne yani ben...ilk miyim?" dedi yine şaşırmıştı. "Hıhı" dedim onu onaylayarak. Şişeyi alıp çevirdi. Yine bana soruyordu. "D, C"

"C" dedim bu seferlik. Sırıtarak bana baktı ve o an 'C' dediğime pişman oldum. "Beni öp." dedi. Şok olmuş bir şekilde suratına baktım. "Sudan çıkmış balık gibi bakmayı keste gel öp hadi." dedi sabırsızca. Utanarak ayağa kalktım.

Öpmem için bir yer söylememişti. Yanağından öpecektim. Yanına oturdum ve yanağından öpecekken kafasını çevirdi. Bilerek yaptığına yemin edebilirdim fakat kanıtlayamazdım.

Dudakları dudaklarıma değerken öylece duruyordum. Yüzüm yine kızarmıştı ve kalp atışlarım hızlanmıştı. Çok heyecanlıydım.

Geri çekilecekken elini belime koyup çekilmeme izin vermedi. Beni kendisine yaklaştırdı aksine.Şuan mantıklı düşünemiyordum. O ısrarla beni öperken ben put gibi duruyordum.

Bir anda dudağımı ısırınca 'ah!' diye bir ses çıkardım. Acımıştı. Nefes nefese kalınca ayrıldı. Beni kucağına çekti ve anlını anlıma yasladı. Nefesini düzenlemeye çalışıyordu. "Şimdi tekrar öpeceğim ve karşılık vereceksin." dedi emir verir gibi. "Yok ya başka ne yapıyım?" dedim sinirle. "Şuanlık sadece karşılık ver." dedi ve tekrar öptü.

İlkine göre daha yavaş öpüyordu. Eli belimi okşarken mantığımı yitirmiştim. İçimde daha önce tatmadığım bir his vardı. 'Tutku' ve ben bu hisse yenilip ona karşılık verdim. Ellerimi boynuna dolarken ona daha çok yaklaştım. Şuan deli gibi öpüşüyorduk. Ne o ne de ben duruyorduk.

Ayrıldıktan sonra utanacağımı biliyordum. Şimdi ki ben ben değildim. Neler yaptığımın farkında değildim. O durunca ayrıldık. İkimizde nefes nefeseydik. Yavaşça gözlerimi açıp ona baktım. O da gözlerini açmıştı. Öylece durup bakışıyorduk.

"Bu" dedi ve sustu. "Çok güzeldi." dedi. Kafamı sallayarak onu onayladım. Utanıyordum fakat içimdeki o his utancımın önüne geçiyordu. Ben kucağındayken ayağa kalktı ve merdivenlerden yukarı çıktı. Odaya gelince beni yatağa bıraktı.

Acaba devam edecek miydi? Korkuyordum açıkçası. Gözlerimdeki korkuyu farketmiş olacak ki. "Uyuyacağız sadece." dedi gülümseyerek. O da yanıma uzandı ve kollarını belime sardı. Kafamı göğsüne koydu. Bu gece sevdiğim adamın kolları arasında huzurlu bir şekilde uyuyacaktım..

HİSAR MAHALLESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin