Coincidence ✘ vmin

22. (M)oon and star

Burunlarını bir birine sürtmüş, başını biraz yukarı kaldırarak karşısındaki dudaklara bastırmıştı dudaklarını. Çok kısaydı. Gerçekten kısaydı. Aşık olduğu adama bu gece bahşettiği ilk öpücüktü ama son olmadığı kesindi.

Taehyung sağ kolunu Jimin'in beline yaslayıp, sol elini Jimin'in yanaklarına çıkarmıştı.

Yeniden dudaklarını birleştireceği sırada Jimin izin vermemiş "İyi ki doğdun sevgilim." diyip kendisi yeniden öpmüştü esmer olanı. Bu defa daha uzun bir öpücüktü diğerinin aksine. Geçen saniyelerin ardından dudakları mekandaki ışıkların yeniden yanması ve müziğin başlamasıyla ayrılmıştı.

"Seni seviyorum."

"Seni seviyorum, güzelim."

Birbirinin dudaklarına sadece kendilerinin duya bileceği bir tonda fısıldamış ve Seokjin'in "Biz buraya porno izlemeye mi geldik anasını satiyim." Demesiyle gür bir kahkaha eşliğiyle birbirlerinden ayrılmışlardı.

Gecenin devamı da sorunsuz bir şekilde geçmiş, her kes fazlasıyla eğlenmişti.

Birlikte oturup muhabbet ederken ne zaman bu kadar yakınlaştıklarını anlayamadığı Jungkook ve Yoongi'yi hayretler içerisinde seyrediyordu Jimin.

Yanındaki Taehyung onun dalıp gittiği görmüş, Jimin'in kulağına doğru yakınlaşıp "Bir şey mi oldu." demişti.

"Hayır.. sadece Yoongi ve Jungkook'a bakıyordum. Onlar ne ara bu kadar yakınlaştı ki? Beni yanlış anlama Taehyung ama arkadaşına hala tam olarak güvenmiyorum."

"Sevgilim." nefes alıp verip konuşmasına devam etmişti "Emin ol Yoongi gerçekten beş yıl önceki Yoongi değil. Nasıl ben yıllar önceki o Taehyung değilsen o da aynı şekilde böyle. Güven bana."

Jimin yüzündeki minik gülümsemeyle onu dinlemiş ve bir sürelik gerçekten de diğer her şeyi umursamamayı seçmişti. Önce kendisi oturduğu yerden ayağa kalkmış, elinden tuttuğu erkek arkadaşını da kendisiyle birlikte sürükleyerek mekanın balkonuna çıkarmıştı.

"Evet.. şimdi hediye vakti." diyip cebindeki kutuyu çıkarmıştı. Şimdi elinde tutuyordu Taehyung'un hediyesini. Kutuyu açmış ve içindeki birbirini tamamlayan iki bilekliği göstermişti karşısındaki bedene.

"Bunlar gerçekten çok güzeller."

"Üzerlerindeki ay ve yıldız bizi temsil ediyor sevgilim. Aydan gelen ben ve yıldızdan gelen sen hep birbirimizin gizemi olacağız. Ve hiç ayrılmayacağız." demişti.

"Bileğini uzatır mısın aşkım?" Jimin'in cümlesiyle Taehyung bileğini uzatmış ve Jimin'de bilekliği takmıştı. Diğerini Taehyung miniğinin ince bileğine takmıştı.

Çok güzel görünüyorlardı gerçekten.. tıpkı bileklikleri gibi onlarda birbirlerini tamamlıyordu. Birisi olmadan diğeri hep yarım kalırdı. Çünkü onlar bu dünyaya birlikte olmak için gelmişti.

"Biliyor musun? Benim en büyük, en güzel hediyem sensin. Sen benim ruh eşimsin, diğer yarımsın. Sen olmadan ben tamamlanamam, hep eksik kalırım. Huzurumsun, neşemsin, arkadaşımsın, sevgilimsin, ailemsin sen benim Park Jimin."

Sarılmıştı her bir zerresine aşık olduğu bedene. Şeftali gibi kokan boynunu koklamış, aşık olduğu o kokusunu doya doya içine çekmişti.

Şanslıydı Kim Taehyung. Ruh eşini bulduğu için, onunla birlikte olduğu ve bir ömür boyu birlikte olacağı için şanslıydı.