"Bize yaptıklarına rağmen herkese seni savunuyorum, farkındasın değil mi?"
"Evet."
"Bana anlatmak zorundasın," dedi. Diana anlattığını söyleyeceği sırada Diego böldü onu, "Detayını istiyorum. Akademi' deki herkes senden nefret ediyor. Reginald izin vermiş bile olsa evde kalanlar..."
"Beni sevmediğinizi biliyorum. Ölmek istemediğim için geldim buraya, yoksa yapmazdım."
Ölümden çekinmek? Sen?
"Yıllardır düşmanımızın tarafındasın Diana, nasıl sanki her şey yalanmış gibi hayatımıza girmeyi deniyorsun?" dediğinde Diana duraksamadan edemedi. Diego' nun da böyle düşündüğünü biliyordu ama ilk kez bu kadar net ifade ediyordu.
"Düşmanınız değilim."
"Sözlerine mi inanmalıyım? Çünkü daha önce yaptığımda ne olduğunu gördük,"
"Sana güvenmeli miyim?" dedi Diana aynı cümleyi kurarak. Devamı da gayet tahmin edilirdi,
Çünkü daha önce yaptığımda ne olduğunu gördük.
Diego ofladığında Diana konuştu bu defa,
"Düşmanınız olmadığımı gün geçtikçe anlarsın. Eğer intikam peşinde olsaydım kapınıza o halde gelmezdim. Biliyorsun, güçlerimi artık özgürce kullanabiliyorum." dedi. Son cümlesi tamamen tehditkar bir şekilde çıkmıştı ağzından. İkisi de Diana' nın güçlerinin ne kadar durdurulamaz olduğunu biliyordu. Diego sordu,
"Beni tehdit mi ediyorsun?" dedi belli belirsiz bir şaşkınlıkla. Diana hafifçe omzunu silkti,
"Bu tehdit değil, ajan olmadığımın kanıtı." dedikten sonra sustu. Rolüne bürünmesi gerekliydi, bunu biliyordu. Diego' yu yıllardır görmüyordu ve aralarındaki bağlar körelmişti, tekrar sağlamlaşmasına izin verirse işi daha da zorlaşırdı, bu o evdeki herkes için geçerliydi.
Diana nefesini verdi, böyle konuşmaması gerekiyordu, biliyordu. Diego' ya ilerleyerek kollarını ona dolayarak sarıldığında Diego öylece kalakaldı. Diana ona sıkıca sarıldı. Onun da gözleri açıktı, öylece bomboş bakıyordu. Bunu yapması gerektiği için yapıyordu, normalde olsa hayatta yapmazdı bunu. Diego' yu sevse bile ona yaşatılanlara susması kabul edilemezdi, etmezdi.
Diego yutkundu, konuşacağı sırada Diana konuştu,
"Sizi özledim, ister inan ister inanma. Yaptıklarınızdan ötürü size kızgın olacak değilim, hatalıyım farkındayım. Özür dilerim."
***
Herkes odasına dağılmıştı, uyanma saatine daha vardı ve herkes uyuyordu. Diana odasındaydı. Diego' yla eve girdiklerinde herkes Diana' nın burada kalacağını öğrenmişti. Sinirleri körüklenmişti. Nasıl olur da eve girerdi ve kalırdı ihanetine rağmen?
Diana hiçbiriyle konuşmamasına rağmen gözlerinden anlamıştı diğer herkesin ona olan nefretlerini.
Diana öylece odasında, yatağında oturuyordu. Etrafa bakıyordu, her baktığı köşede, her görüdğü şeyde aklına başka bir iğrenç anı geliyordu. Bu odada bulunmak işkence gibiydi.
Başındaki ağrı onu halsiz hale getiriyordu, ayrıca üstünde hala dövülmüş olmasının acısı da vardı, sızıyı hissediyordu her yerinde. Buna alışkındı ama başındaki ağrı için alması gereken ilaç yanında değildi, bunu tamamen unutmuştu.
Diana ilacını alması gerektiğini biliyordu, zorundaydı ve halletmeliydi.
Ayaklanarak şakaklarını ovuşturdu, kapıya yöneldi. Herkesin uyuduğunu biliyordu, bir sıkıntı olmazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Diana Hargreeves• The Umbrella Academy - Number 2,5
FanfictionDünyayı korumak uğruna aynı çatıya toplanmış 8 özel çocuktan biri kara büyücüydü, varolmuş evrenlerin en güçlü cadısıydı belki de. Bu güç; bırak bir çocuğu, bir ustanın bile kaldırabileceğinden fazlasıydı. Bu güçler kimseye zarardan ve korkudan başk...
6. Bölüm | Tehdit
En başından başla