Gidecek cesareti toparlamamda bir hafta sürerken o bir hafta içinde ağlayabildiğim kadar ağlamış göğsümdeki sızıyı büyütebildiğim kadar büyütmüştüm.Bazı geceler sinir krizleri geçirmeme engel olamazken bir hafta sonunda o mezarlara ulaşamazsam ölecek gibi hissetmiştim.Tüm pılımı pırtımı toparladığım gibi İstanbula dönerken Ömerden ayrı geçirdiğim 1.5 ay olmuştu.İlk başta ona gidip gitmemek arasında kalsamda elimde bavulumlu birlikte 1.5 ay önce ağlayarak çıktığım evime dönmüştüm.

Eve girdiğim gibi yine her hücrem Ömerin özlemiyle dolarken toparlanmayı ve güçlü olmayı denemiştim.
Önce birkaç gün ailemin mezarlığına gitmiş ve avazım çıktığı kadar ağlamış,bağırmıştım.Hesap sormuştum onlara.Beni bırakmalarının,aşık olduğum adamın ailesini öldürmelerinin;onu çocukluğundan mahrum bırakmalarının ve katil oluşlarının,vicdansız oluşlarının hesaplarını sormuştum.Üst üste gittiğim her gün tüm kinimi ve nefretimi onlara kusarken içimin bir nebzede olsa rahatladığını hissetmiştim.Onlarla hesaplaşmanın ardından Ömerin ailesinin mezarına gitmiş her ne kadar onların mezar taşlarına bakacak,onlarla konuşacak yüzüm olmasada saatlerce topraklarına sarılmış ve ağlamıştım.Ailemin yerine,çocuklarından hasret kalmalarının yerine;Ömerin çektiği acıların yerine saatlerce özür dilemiş ve ağlamıştım.

Birkaç günlük mezarlık ziyaretlerimin ardından dahada rahatladığımı hissederken böylelikle 1 haftayı daha devirmiştim.Ömersizlik tüm kalbimin taşlaşmasına,göğsümün sıkışmasına sebep olurken artık Ömerden ayrı kalmak ölüm gibi gelmişti.
Gözlerimi açtığım sırada bugün bu hasreti bitirmeye karar vermiş ve cesaretle kalkmıştım yataktan.Güzel bir duşun ardından üzerime Ömere özel aldığım ve İzmire gitmeden önce koridorda anımsadığım mini beyaz eteğimi,gri oversize ince kumaşlı mini kazağımı ve beyaz spor ayakkabılarımı giyip ayrılmıştım evden.

Ve buradaydım!Hala nemli duran yer yer dalgalanmış kızıl saçlarım ve dolu gözlerimle buradaydım!Haftalardır özlem duyduğum kapının önündeydim!Titreyen işaret parmağımı sertçe zilin üzerine bastırdığım sırada mideme kramplar girdiğini hissettim.Gerginlikten ölmek üzereydim!Kapının açılmasını beklerken gözlerimi yumdum ve sakinleşmek için içimden 10'dan geriye doğru saymaya başladım.
10-9-8-7!
İçimden 7'yi geçirdiğim sırada kapı aralanmıştı.
Gözlerimi ürkekçe aralarken karşımda gördüğüm beden yutkunmama sebep oldu.Buradaydı!O özlediğim güzel bedeni ve yüzü tam karşımdaydı!

Gözleri beni bulduğunda yerinden çıkacak kadar açılırken o siyah hareleri yeniden görebildiğim için içimden defalarca kez şükrettim!Sonuna kadar açtığı gözlerini hızla yumarken birkaç adım geriledi ve bana sırtını döndü.

Ö:Hayır Ömer...Hayır!Yine bir halisünasyon...O yok!
Defne yok!..Gitti o!Gitti Ömer...Halüsinasyon!
Diyerek kendini temkinlemeye çalıştığı sırada yutkundum ve ona doğru ürkekçe birkaç adım attım.
Dolu gözlerimdeki yaşlar kendilerini çoktan serbest bırakmaya başlarken ince kollarımı onun geniş sırtına dolayıp kaslı göğsünde birleştirdim ve başımı omurgasına yasladım.

D:B-buradayım Ömer...Sana geldim.Çok özledim!
Dediğim sırada titreyen ellerini hafifçe ellerim üzerine bastırdı ve birkaç kez yokladı.

Ö:D-Defne...Hayal değilsin dimi?Lütfen hayal olma!
Diye sızlandığında sırtına ıslak bir öpücük bıraktım.

D:Değilim sevgilim...Hayal değilim.Buradayım.
Dediğim sırada ellerimi kaslı göğsünden ayırdı ve ağır adımlarla yüzünü bana çevirdi.Hala burada duruyor olmam onu sevindirmiş olucak ki gözlerinde büyük bir aydınlanma belirdi.Sol dudağı hafifçe kıvrılıp gülümserken ellerini yüzümde dolaştırmaya başladı.

Ö:G-gerçeksin...Gerçeksin Defne!
Dedi acı çeker gibi.Göz yaşlarım arasında burnumu çekerken başımı onu onaylarcasına salladım.

D:Gerçeğim sevgilim,sana geldim!
Dediğim sırada ellerimi kaslı göğsü üzerinde hafifçe gezdirdim.

Defömden KesitlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin