Alex. 

Gözlerinin içi kızarmış, sakalları uzamıştı bu süre zarfında. Hastane'den ayrıldığı zamanlar çok nadirdi. 

Ama hastaneden ayrılmasına değmişti çünkü gerçekler ortaya çıkmış ve kendine atılan iftira'dan kurtulmuştu.

Barda ki resimleri çeken kızı bulmuştu ilk önce. Sonra da bu iğrençliği ona yaptıran kişiyi.

Elif yaptırdı demişti kız. 

Bunu Mirzanlara söylediği zaman onların gözünde ki mahcup bakışlar ile anlamışlardı onlarında bir şeyden haberleri olmadığını. 

Şimdi ise yine tüm Mirzan erkekleri gibi Flora'nın bulunduğu odada koltuklara oturmuş ve gözlerini onun solgun yüzünde gezdirmeye devam ediyordu.

Doktor Flora'nın onları duyduğunu söylemişti.

Ve o günden sonra hepsi Flora'ya tek tek bir şeyler anlatıyorlardı belki uyanır diye.

Ama herkesin umutları her geçen gün tek tek sönmeye başlamıştı.

Çünkü Flora bir kere olsun gökyüzünü taşıdığı gözlerini açmamıştı.

Kapının aralanmasıyla içeri yeni doktorları girdi. 

Alex'in arkadaşının amcasıydı bu doktor ve oldukça başarılı biriydi.

-¿Cómo estás?" (Nasılsınız bakalım?) dedi kapıyı arkasından kapatırken.

-Estaremos mucho mejor cuando Flora despierte Tío(Flora uyandığında çok daha iyi olacağız  amca)" dedi Alex her zaman ki gibi.

Hala İspanya'da oldukları için konuşma işi genelde Alex'e kalıyordu.

Doktor  Alex'e ufak bir tebessüm sunup Flora'ya yaklaştı. 

Aslında o da bu kıza üzülüyordu ve yakın bir zaman da artık uyanmasını umuyordu.

Uyanmak ise Flora'nın elindeydi.

Beyni adeta bir kalkan oluşturmuştu onu korumak için.

Genel kontrolleri yaptıktan sonra her zaman ki gibi geçmiş olsun deyip çıktı odadan.

Alex daha fazla dayanamayarak sol tarafına geçti Flora'nın ve elini avucunun içine aldı.

Onu hissetmeye ihtiyacı vardı bir nevi.

-Te echo mucho de menos mi amor. Mucho" (seni çok özledim aşkım. Çok)" dedi elinin üstüne bir öpücük kondurdu. Gözünden inen bir damla yaş yanağını kaşındırmıştı.

-¿Hasta cuándo estaré privado de ti?. te extraño abrazándome. Extraño tu voz, extraño tu sonrisa, extraño tus ojos. Extraño mucho sentirte mi amor. Mucho" (Daha ne kadar senden mahrum kalacağım? bana sarılmanı özledim, Sesini özledim, gülüşünü özledim, gözlerini özledim. seni hissetmeyi gerçekten özledim aşkım. Çok)"  dedi ve başını ellerinin içinde ele yasladı.

-vuelve a mi mi amor" (bana geri dön aşkım)"

Sonra elinin içinde bir şey hissetmişti. Aylardır beklediği tek bir umut şuan ellerinin arasındaydı. 

Hızla kaldırdı başını. Flora parmağını kıpırdatmıştı.

-s-s u mano se movió" (e-eli hareket etti)" dedi heyecanla yerinden kalkarken. 

İşaret parmağıyla Flora'nın elini gösterirken hayretle ayağa kalktı.

-What? (ne?)"dedi Hazar anlamayarak.

BİR İSPANYOL MESELESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin