3.9-Ses-

1.8K 139 77
                                    

Ormandaki Avcı'nın otuz dokuzuncu bölümüne hoşgeldiniz umarım beğenirsiniz bol bol yorumlarınızı bekliyorum şimdiden iyi okumalar dilerim 💫

Etrafımda dönem anlamsız onlarca sese rağmen gözlerim hala kapalıydı. Ateş sesi, konuşma sesi, kuş sesi, zihnimdeki sesler ve Salver'ın narin dokunuşları. Saçlarımda narince gezinen iri kemikli bir el.

"Uyku bitti şimdi sıra göz dinlendirmede değil mi küçük hanım?" dedi. "Zaten geceleri senin yüzünden uyuyamıyorum." Gözlerimi açtım.
"Neden?" Gülümsedi.
"E şimdi sen kollarımın üzerinde masumca uyurken ben nasıl uyuyup senin güzelliğinden mahrum kalayım ki?" Güldüm. "Bu arada benim uyumadığımı nasıl anladın?"

"Farkında değilsin ama sadece gözlerini kapattığın zaman kaşların çatık oluyor."
"Uyurken nasıl oluyorum?" dedim tek kaşımı kaldırarak.
"Her an gülümseyecekmiş gibi duruyorsun."

Gülerken diğerlerine baktım. Amber ve Bloom hariç hepsi dışarda oturuyordu. Amber bana dönüp gülümsedi.

"Aaa Vero uyanmış!" diyerek yanıma geldi Amber. "Yarana bakalım mı? İyi gelmesi için krem sürerim." Başımı salladım. Salver bana doğru eğildi.
"Ben dışarı çıkıyorum." diyerek yanımdan ayrıldı.

Olduğum yerde doğruldum. Elbisemi sıyırıp karın kısmını açtım. Sargılar sarılmıştı.

Amber yavaşça sargıları tek tek açtı. Gördüğüm yara ile midem bulandı. Fazla derin bir yaraydı.

"Açıkçası bu yara ile buraya kadar dayanman imkansız birşey. Fazla derin. Ayrıca çok kan kaybetmişsin. Kendini çabuk toparladın. Bu kadar kan kaybetmene rağmen gayet iyi toparladın." derken Bloom önüme oturdu. Elindeki kavanozu açtı. İğrenç bir koku yayılırken bana baktı.

"Çok acıyor mu?"
"Hayır. Sadece gülünce yada ani bir hareket yapınca acıyor." Amber, Bloom'un elindeki kavanozun içindeki kremden biraz alırken Bloom kaşlarını çattı.
"Sana bunu neden yaptı?" diye sordu.
"Bilmiyorum. Psikopatın teki. Eğer ruh sağlığı yerinde olsaydı bana bunları yapmazdı." Bloom başını sallarken Amber karnıma kremi sürünce vücudum gerildi. Sürdüğü krem aşırı soğuktu.

"Yaran ilk günkine göre kendini baya toparlamış. Kendini aşırı kasmadan ayağa kalkıp yürüyebilirsin." Güldüm.
"Salver kesin bunu onaylar."
"Şuan ona çok kızıyorsun farkındayım ama o senin iyiliğini düşünüyor." diye mırıldandı Amber. Bloom elini elime koydu.
"Amber doğru diyor. Justin seni onun ellerinden aldıktan sonra kendince seni daha çok korumak istiyor. Kendini hem suçlu hissediyor hem de seni çok sevdiği için acı çekmeni istemiyor." Gülümsedim.
"Biliyorum. Ve bende onu çok seviyorum. Ama korkuyorum yine ayrı düşeceğiz diye."

Bloom destek verircesine elimi okşadı.

"Hiç korkma. Siz birbirinizi sevdiğiniz sürece başınıza ne gelirse gelsin yine birbirinizi bulursunuz." Amber heyecanla yerinde zıpladı.
"İki kişi birbirine aşık olursa aralarında görünmez bir bağ oluşur!"

"Yani şimdi Jasper ve senin aranda görünmez bir bağ mı var?" dedim. Bloom gülmeye başladı. Amber ise somurttu.
"O moruğa aşık mı olacağım birde! Ne münasebet!"
"Oldun bile güzelim." dedi Bloom. Amber ellerini yüzüne geçirdi.
"Kusacağım şimdi burada. Vero sana da çok kızıyorum!" diyerek yaramı örttü. Elbisemi örttüm ve gülmeye devam ettim.

Ormandaki Avcı 1: Vampir'in Aşkı (Düzenleniyor)Where stories live. Discover now