false ghost ☆ taekook

13

"Kafam güzel, sen daha güzelsin."

Taehyung gözlerini bir türlü alamıyordu karşısındaki bedenin dudaklarından. Öyle bir tutkuyla bakıyordu ki...

Evet aşktı. Belki saplantılıydı, deliydi ama aşıktı. Kalbine asla engel olamıyor ve karşısındaki çocuktan duygularını asla saklamıyordu.

Son lafı Jungkook'u yerini sorgulatacak kadar şaşırtmıştı. Sarhoşluğun verdiği mayhoş kafası bunu idrak etmek için zorlanıyordu.

"Asla bırakmayacaksın beni değil mi?" Jungkook tedirgin bir şekilde sordu karşısındaki bedene.

"Asla."

"Sevişin o zaman!" deyiverdi aniden Jimin. Bütün ortamın ağzına sıçmıştı. "Bizde eşlik ederiz değil mi yoon?"

"Hoşt!"

Daha fazla dayanamayan bedenler, kendilerini derin bir uykuya hazırladılar.

____

"Uyan Jungkook."

Oldukça kalın ve yüksek sesli adam beni uykumdan uyandırmaya and içmiş gibiydi. Bi salın amınakoyayım ya.

"Tamam uyandım git." Gözlerimi açmaya dahi tenezzül etmeden her kimse gitmesini söyledim. Ancak karşımdaki kişi o kadar inatçıydı ki.

"Kucağımda mı taşıyayım illaha?" Evet bu kesinlikle Taehyung'du. Üstüme iyice abanmaya başlayınca daha fazla dayanamayıp uyandım.

"İyi uyudun mu prenses?" Ayağa kalkıp etrafa baktığım sırada manzarayı görür görmez nufkum tutuldu.Güneş yeni yeni batıyordu. Etrafa saçtığı turuncu ışıklar ortamı daha da loş kılıyordu. "yœk"

Saçımı Taehyung'a karşı savurduğum sırada bileğime hızla elini kavradı. "Jungkook."

Başım zaten hayvan gibi ağrıyorken bir de Taehyung'la uğrasıyordum. Manzara sağımda, Taehyung önümde duracak şekilde önündeydim. "Ne zaman anlayacaksın sana olan aşkımı?" dedi dudakları arasından ciddi bir ifadeyle.

Zaten uyku sersemiydim, bir de üzerine açtığı konu kafamı iyice allak bullak ediyordu. "Taehyung derdin ne senin?" tam o sırada yanımıza gelen yoonmin çifti konuşmamızı bölmüştü.

"Uyanmışsın sonunda." Jimin hızla yanıma gelerek bana sarıldığında ona karşı gülümsedim. Yoongi sürekli gözlerini devirip duruyordu, anlaşılan Jimin onu fazlasıyla sıkmıştı.

"Yemek yemeye gidelim, acıkmışsınızdır." Yoongi Taehyung'a öyle bir bakıyordu ki, az sonra onun üzerine atlayacak gibiydi. Kafamı sallayıp yavaşça onlara eşlik ederek kamp alanına doğru yürümeye başladım.

Sınıfımdaki herkes, kamp ateşinin etrafında toplanmış bir şeyler yapıyorlardı. Onur ise henüz görüş açımda değildi. Hoseok ve Jack'ın yanına kurulup biz de bir şeyler atıştırmaya başladık.

Kocaman bir bankta manzaraya doğru sekizimizde oturuyorduk. Taehyung yine yanımdaydı, her zamanki gibi.

Kalan son yumurtayı ağzıma atıp ağzım dolu dolu konuştum. "Nerede uyuyacağız biz belli mi?"

Jimin yine sırıtıyordu. Bu çocuğun her sırıtışının altında bir boklar yatıyordu ama neeyse.

"Yavaş ye ayı." Jin oppacığım da duruma el atınca ben de gülümsedim.

____

"Jungkook Taehyung'a soruyor!"

Her npc gibi, biz de ateşin başında doğruluk ve cesaretlilik oynamayaa başladık. Onuru falan herkesi çağırmamıza rağmen kimse bizimle oyanmaya gelmemişti. Alti kişiydik, Hoseokta dipte Jack'la yiyişiyordu.