SAFİR

0.2

"Sen otur, ben üstümü değiştirip geliyorum." dedim. Üstümdeki pijamalardan kurtulmam gerekiyordu. Başıyla beni onayladıktan sonra mutfaktan çıkarak odama geçtim.

Büyük boy aynasındaki yansımama baktığımda çok da fena görünmediğimi fark ettim. Odamdaki banyoya girdim, hızlıca elimi ve yüzümü yıkadım. Sonra ise giyinme odama girerek rastgele bir eşofman takımımı üstüme geçirdim. Ardından Bruce'u bekletmemek amacıyla hızlı adımlarla mutfağa döndüm.

Masa lezzetli görünüyordu. Bruce Türk olmasa da Türk yemeklerini çok seviyordu. Benim de yardımımla birkaç yemeğin yapılışını öğrenmişti. En sevdiği Türk yemeği olan menemeni ise kahvaltılardan eksik etmiyordu.

Masada karşısındaki yerimi aldığımda "Haberleri kaldırmamak hâlâ kararlı mısın?" diye sordu.

"Evet, senin için de sorun değilse kalsınlar." dedim.

"Ne sorunu olacak? Haberlerden sonra kaç bin takipçi kazandım haberin var mı? Sadece Poyraz'la olan ayrılığın tekrar gündeme geldiği için istemeyeceğini düşünmüştüm."

Omuz silktim.

"Poyraz demişken, dün gece aradı." deyiverdim bir anda. Şaşkınlığı yüzünden okunuyordu. 7 aydır hiçbir iletişim kurmadığım eski sevgilimin araması bence de şaşırtıcı bir durumdu.

"Ne istiyormuş beyefendi?"

"Bilmiyorum. İsmimi söyledi ve kapattı."

Tek kaşını kaldırdı.

"Bu kadar mı?"

"Evet."

Benim konu hakkındaki isteksizliğimi anlamış olacak ki konuyu değiştirdi.

"Hafta sonu için hazır mısın?" dedi neşeli tutmaya çalıştığı bir sesle.

"Ne kadar kalacağız orada?"

"1 hafta olarak planladık."

Başta tatil fikri gözüme güzel görünmüş olsa da 1 hafta oldukça uzun bir süreydi. İkimizin de şehir dışında olması işleri oldukça aksatacaktı.

"Şirket ne olacak?" dedim düşüncelerimi dışa vurarak.

"Artık bir çalışan değil de patron olduğunun farkına varabilir misin? 1 hafta uzak kalsak şirket batmayacak. Kontrolcülüğü bırak ve biraz eğlenmene bak. Bugün uğrar kontrol ederiz her şeyi, ben haftaya olan toplantıları da ileri tarihlere erteledim zaten."

Her şeyi çoktan hazırlamış gibiydi. Böylece bana da itiraz edecek bir şey kalmamıştı. Kafamı sallayarak onayladım. Kahvaltının geri kalanını ise şirketin yeni gireceği ihale hakkında konuşmakla geçirdik.

°

Günün ilerleyen saatlerinde şirkete uğrayıp işlerimizi hallettik. Şimdi ise Bruce'un yoğun ısrarları sonucunda yarın tatil için ufak çaplı bir alışveriş yapmaya karar vererek evlerimize dönmüştük.

Kendimi eve attığım gibi yaptığım ilk şey üstümdeki kıyafetlerden kurtulup rahatlatıcı bir duş almak oldu. Üstüme pijamalarımı da giydikten sonra yatağa geçtim. Telefonumu alarak sosyal medya hesaplarımı kontrol ettim. Kayda değer çok da bir şey yoktu.

Poyraz'ın şirketinin yeni bir takı koleksiyonu çıkartacağını öğrenmiştim haberlerde. Aynı bizimki gibi dünya çapında bir marka sahibiydi o da. Genelde farklı tarzda ürünler ürettikleri için ilk defa takı satışa sunacak olması oldukça dikkat çekmişti. Ürünlerin neye benzediğini de henüz paylaşmamışlardı ve satış için belli bir tarih de verilmemişti. Bu da medya açısından çok daha heyecan verici bir haber niteliği taşıyordu.