"Ihm Ihm"

Berk'in sesiyle onunda elini sıktım kulağıma fısıldadı.

"iyileşiyomusun sen"

bende onun kulağına fısıldadım

"iyileşmemem için ortada bi sebep göremiyorum"

Kafasını çevirdi. Semir bu halimize sırıttı.

"Semir o katıksız cacıksız hıyar yontulmamış kalas odun benim hiç bişeyim değil."

Berk sırıttı.

"Şair burda Berk'e aşığım demek istiyo."

Hızla Berk'in omzuna kocaman geçirdim. Bi tanede göğsüne vurdum.

"Sensin aşık be !!"

"Allah korusun ablacım! Senin yerine Piraye teyzeye aşık olurum böyle pofidik pofidik✌"

Berk'in dediklerinden sonra 3ümüzde kahkalardan yere yapıştık. Piraye teyze kantinci amcanın annesiydi. Ayakları çok pis kokardı. Habire elindeki çikolata paketiyle dişlerini karıştırdı. Burnunu karıştırıp masaların altına yapıştırırdı. Kısacası bok gibi biriydi.
Duyduğumuz sesle hepimiz mum gibi kesildik

"Selen napıyosunuz siz burda?!"

Berk Burağa döndü. İçimden sezen aksunun fırtınalar koparsa kopsun şarkısı çalıyodu.

"Sanane lan napıyolarsa yapıyolar!"

Burak sırıttı.

"Hala sinirin geçmedimi olum senin?"

"Benim bu konuya sinirlendiğim yok Burak! Yeşim'i tanımıyorum ama senin yüzünden Anıl'ın haline acıyorum"

Anıl yerden kalktı ve Berk'in yanına geldi.

"Berk ben iyiyim oğlum aranız bozulmasın artık. Yeşim'in gerçek yüzünü görmüş olduk."

Burak yürümeye başladı. Evin önüne geldi. Arkasını döndü ve bağırdı.

"Hiçbiriniz Yeşim'i tanımıyosunuz Selen sende tanımıyosun!!"

Hayır Yeşimi tanıyodum. Sessiz kahkalar atmasını. Kahkahası ağzından çıkınca kedi sesi çıkmasını. Soğuk espri yapınca yada bişey istediğimde gözlerini devirmesini. Sıkılınca defterine resimler çizmesini. Ve bunlar gibi daha birçok şeyi tanıyordum. Hislerini duygularını biliyordum. Olaylara nasıl tepki vericeğini tahmin edebiliyodum. Şimdi bana tanımıyosun demiş olması ağrıma gitmişti. Aralarında geçenleri bilmiyo olabilirdim ama bu benim 18 yılımı tanımadığım anlamına gelmezdi. Düşüncelerimden sıyrılıp Anıl'a döndüm. Hiç tepki vermemişti aksine Semir'in telefonundaki problemi halletmeye çalışıyodu. Berk cebindeki bozuk paralarla oynuyodu.

"Eveet beyler hadi gidiyoruz"

Üçüde yüzüme baktı. 1..2..3..

"Nereye???"

Üçüde aynı anda dediği için güldüm.

"Lunaparka"

Semir ve Anıl gülerken Berk gözlerini devirdi.

"Selen git işine bi ya"

Berk'in hareketine kızıp kollarımı karnımda birleştirdim. Sonra Berk'in kolundan tutup çekiştirmeye başladım.

"Hadi gidiyoruz"

"Gitmiycem"

"Gidicez Berk"

"Gitmek istemiyorum Selen"

"Gidi..."

Ayağım koltuğun kenarına takıldı ve kendimi Berk'in kucağında buldum.Berk şaşkın gözlerle bana bakıyodu. Burnumuz düşmemin etkisiyle sürtüşmüştü.

Sabah RüzgârıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin