Bölüm 6: Kıvılcım

145 51 24
                                    


Fred'in sağ omzumu ısırmasıyla uyandım. Omzumu elimle tutup ayağa fırladım. Acıyla birlikte çıkan hırıltıyla bağırdım.

"Fred!"

Fred gülümseyip beni kucağına aldı.

"Günaydın günümü aydınlatan Karanlık."

Karşıma geldi. Gülen gözlerini saçlarımda gezdirdi. Alnına düşen bir tutam saçı parmaklarımın arasına aldım. Çekmeye kıyamadım. Sakallarının arasına burnumu sokuşturup kokusunu içime çektim.

"Eşek."

"Öyle şeyler denmez sana sahip olana."

Canım acımıştı, uyku sersemiydim.

"Omzum acıyor Fred."

Sağ omzumu yavaşça açtı. Küçük bir öpücük kondurdu.

"Hadi, gitmemiz lazım. Pale çoktan çıkmış."

"Nereye gideceğiz?"

"Villaya dönmemiz lazım."

Ayakkabılarımı giyip Fred'in elini tuttum. Evden çıktık. Arabaya binip villaya döndük. Bizi bahçe kapısında Beyefendi karşıladı. Kaşları çatılmıştı, yanında birkaç adamı vardı. İşler sanırım iyiye gitmiyordu.

"İçeri girin."

Beyefendinin adamları kapıda bekledi. İçeri geçip Fred ve ben koltuğa yan yana oturduk. Fred sağ elini dizine koydu. Beyefendi ayakta duruyordu. Viskinin bardağa dolma sesiyle Beyefendinin sesi karıştı.

"Neler yaptınız siz?"

Yediğim yüreği şu eve geldim geleli hazmedememiş olmalıyım ki lafa atıldım.

"Birkaç adamın ölümünün sizin için sorun olan yanı nedir?"

Beyefendi gözlerini viski bardağından çekip bana dikti.

"Haberimin olmaması."

"Bundan sonra haberiniz olur, üzgünüm."

Fred yüzümü süzüyordu. Konuşmaya başladı.

"Beyefendi, sorun var mı?"

Lafa tekrar daldım.

"Hayır, yok"

"Neden bir sorun yok?" Beyefendinin sen tonu daha yumuşaktı.

"Eminim intikamı sıcak seven birisinizdir."

"Doğru, sizi anlıyorum. Bundan sonra haberim olmazsa sonunuz aynı olur."

Fred sertçe ayağa kalktı. Tek eliyle Beyefendi'nin yakasından tuttu, sırtını duvara yapıştırdı. Ayağa kalkıp endişeyle seyretmeye başladım. İlk geldiğim günkü gibi, Fred'in sesi hırıltılı tonunu giydi.

"Cersei, yani benim Karanlık'ım için bir daha zarar verici söz söylersen, gırtlağını çöplükte bulurlar."

Beyefendi'nin kanı çekilmiş gibiydi. Gözlerini yere dikti.

Çok şaşırmıştım. Fred'in elini nazikçe tutup Beyefendi'nin yakasından çektim. Bana döndü.

"Karanlık, ben var olduğum sürece, hiç kimse sana sözle bile zarar veremez."

Fred'e sarıldım. Kulağına ulaşmak için parmak uçlarımda yükseldim.

"Sakin ol sarışın. Emir verirse sana zarar gelebilir, korkuyorum."

"Bana zarar veremezler prenses, seni korumam gerekiyor."

Karanlık dünyamdan bir an olsun ayrılmak istedim. İlk anlarımı hatırladım. Annemin, babamın bıraktığı yarayı gözleriyle iyileştiriyordu bu adam. Cehenneme düştüğümü sanmıştım ama beni dünyanın en huzur verici ateşiyle yakıyordu. Sustum. Beyefendi'nin sakin tavrı dikkatimi çekmişti. Bir süre sonra Fred ve ben Fred'in odasına çıktık. Yatağın kenarına oturdum, Fred pencereden dışarıyı seyrediyordu. Ceketini çıkardı, yere bıraktı. Gömleğinin altında atlet yoktu, teni dikkatimi çekti. Yavaşça yataktan kalkıp usul adımlarla yanına yürüdüm. Arkasında durdum, sırtını seyrettim. Parmaklarımı yavaşça sırtında gezdirdim. Terlemişti. Elimi tutup dudaklarına doğru çekti ve sıcak bi öpücük kondurdu.

GECEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin