Sıradan biri

7 1 0
                                    

Yine bir gün daha. Sadece yaşadığım, bir şeyler arayıp da bulamadığım bir gün daha. Ne arıyorum ben? Ya da neyi, kimi? Bu sabah da diğerlerinden bir farkı olmadan uyandım. Garip bir rüyaydı her zamankinden. Sürekli garip, mesajlarla dolu rüyalar görüyorum. Uyandığım ilk yarım saat bu anlamları çözmeye ve yorumlamaya çalışıyorum. Gün içinde yorumlarımı değerlendiriyorum. Yorumlama yeteneğimi geliştirdim. Artık yorumlarım neredeyse şaşmıyor. Bu günün yorumu bana ne diyor? "Farklılık". Hımm. Hayatımda ne gibi bir farklılık olabilir ki? Sıradan sıkıcı bir gün işte. Madem yorumlama yeteneğime bu kadar güveniyorum. Bir farklılık olacak gibi davranmalıyım. O halde bu gün normalden farklı giyinsem daha iyi olur. Ya da en azından bir dışarı çıksam. Nereye gidebilirim ki? Yalnız biriyim, pek arkadaşım yok. Dolabıma bakıyorum da giyecek bir şey de kalmamış. Belkide alışveriş yapmalıyım. Sıradan bir mahallede, sıradan bir apartmanda olduğum evden çıktım. Hava ılık ve kapalıydı. Bir huzursuzluk sezdim. Bu duygu sadece bende değildi. Yolda yürüyen insanların yüzünden okunuyordu aynı zamanda. Ben yalnız alışveriş yapmayı pek sevmem. Alacaklarım da bellidir zaten. Belirli bir tarzım var ondan şaşmıyorum. Tek bir kurala sahibim; bana yakışıyorsa bana uygundur. En yakınımdaki bilindik bir mağazaya girdim. Düzgün bir kıyafet arayışındayken gözlerim birden mağazada bulunan aynalardan birine ilişti. Alışveriş dikkatim dağıldı. Yüzüme baktım. Yüzüme dikkatli baktım. Günlerdir çektiğim uykusuzluk gözlerimden okunabiliyordu. Beyaz tenim öylesine solgundu ki yüzümde olan çillerim bile solgunlaşmıştı. Gözlerimde bir parıltı beklemiyordum tabi fakat bu kadar da umutsuz bakışlar beni bile tedirgin etti. Sanırım bu günün farkı bu. Kendimde umudun olmadığını fark ettim. Umut duyulacak şeyin ne olduğunu bulamadığımdan olabilir nedeni. Aynaya bakıp bir yandan bunları düşünürken reyon görevlilerinden biri yardıma ihtiyacım olup olmadığını sordu. Aslında yardıma ihtiyacım vardı fakat kıyafet arayışında bir yardım değil. Kendimi arayışımda bir ışık fena olmazdı. Alışverişe geri döndüm. Beyaz ve soluk tenime renkli kıyafetlerden hiç biri gitmedi. Koyu tonlarda kıyafetler denedim. En çok da siyah renkte. Deneme kabininde,kıyafet seçerken olan şey yine oldu. Tekrardan dalıp gittim. Belkide sorun yüzümdedir, biraz makyaj iyi gelebilir diye düşündüm. Saçımla uğraştım biraz. Bir türlü içimdeki hissizlik gitmedi. Birkaç kıyafet alıp çıktım. Evime doğru gezerek, caddelerden gittim. "Eve girince dışarı çıkamıyorum, biraz temiz hava." diye düşündüm. Ana cadde fazlasıyla kalabalıktı. "Hava almak için keşke sahilde bir yürüyüş yapsaydım." derken tanırım kağıdı dağıtan biri elime bir kağıt tutuşturdu. Aslında evet iyi fikirdi. Çok bilinmedik bir grup, bir barda çalıyormuş bu gece. Hiç arkadaşımın olmaması, evden dışarı pek çıkmamam ve neredeyse asosyal olmam ayrıca bu gün bunun farkına varmam konsere gitmemem için bir nedenin olmadığını daha çok gitmek için nedenlere sahip olduğumu gösterdi. Yeni kıyafet de almıştım. Eve gidip iyi bir banyo sonrasında sıkı bir hazırlıkla kendime gelebilirim diye düşündüm. Hızlı adımlarla eve doğru yürüdüm.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jan 16, 2017 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Kalplerin Soluk SesleriWhere stories live. Discover now