"Cumartesiye kadar kalcakmış Aylin'de. Gel dediğimde, Aylin'in evi boş rahat burada kalırız dedi."

Üç gün daha yok. Üç gün daha Doruk'la aynı evde olacağız.

"Üç gün yalnızız yani?" dedim gülerek. Doruk önce bön bön baktı sonra gülmesini tuttu.

"Beni çok kötü çıkmaza soktun Eses."

"Arkadaşlığın dağılmasındansa, söylememek daha iyi." Kahvaltı yaparken Tülü geldi.

"Akşam bara geçer miyiz?" Doruk atladı hemen:

"Ben gelmem bugün." 

"Bende gelmem takılın siz." dedim bende. Tülü ikimize anlamsız baktı. Doruk içeri gittiğinde:

"Hayırdır aranız mı bozuk?"

"Uzun hikaye anlatıcam."

Tülü gittiğinde masayı toplamaya başladık. Ara ara kolumuz, elimiz birbirine değince Doruk'un tedirgin olduğunu fark ediyordum. Ne kadar kasıntı bi çocuk bu! Ama yinede şirin işte. Deniz sempatikliğiyle kızları çeker, Doruk'ta sevimliliğiyle. Her ne kadar dün onu bi şey düşünmeden öpsem de, şu anda onu arzuluyordum. Ama bana tepki göstericek biliyorum. ve hep kafasına takıcak bu olayı. Deniz'in öğrenmesi onu rahatlatırdı aslında. Ama arkadaşlığımızın bozulma olasılığı da var. Yine de üç gün evde ikimiz olcaktık ve ben Doruk karşılık verene kadar üstüne yürüyecektim. 

Akşama kadar televizyon izledik. Koltuğun bi ucunda o, bi ucunda ben. Göz teması yakalamaya çalışıyordum. Yakalasam çocuğun dudaklarına yapışıcam. Ama gözünü tv den ayırmıyordu. 

"Ben yatıyorum iyi geceler." diyip odaya gitti birden. Bugün sevişme yalan oldu. kaldı iki gün.. derken düşündüm. Neden odasına gidip bi anda üstüne atlamıyorum! Yerimden kalkıp Doruk'un odasına yavaşca gittim. Ellerini başının arkasında birleştirmiş tavanı izliyordu sonra bana döndü.

"Noldu?" yanına yaklaşıp ata biner gibi üstüne çıktığımda başında birleştirdiği ellerini belime götürüp:

"Eslem lütfen-" konuşmasına izin vermeden dudaklarını öpmeye başladım. Sonra öpücüklerimi boynuna indirdim. 

"Kalk."

Bu sefer mest olmuş bi şekilde çıkmıştı sesi. Bu sözü söyledikten sonra belimde olan ellerini daha da sıktı. Sende beni istiyorsun çocuk! Ellerinden tutup oturur pozisyona getirdim ve tişörtünü çıkarttım. Masumca gözlerime baktı o maviş gözleriyle. Tekrar dudaklarını yavaşca öpmeye başladığımda dilimi fazla kullandım. O da karşılık vermeye başladı sonunda. tişörtümü alttan sıyırdı ve çıkarttı. Onu tekrar geri yatırdım ve boynundan aşağıya doğru öptüm. Eşofmanına indiğimde çıkarıp yere attım ve boynuna geri çıktım. Aslında kemer çözmeyi daha çok seviyorum ama malum, ev hali. Ve masum Doruk kendini gösterdi. Beni yana atıp o üstüme çıktı ve altımı çıkardı. Sonra beni oturur pozisyona getirip boynumu öpmeye başladı. O sırada da elleri sütyenimin kopçasına gitmişti. Yavaş hareketlerle kopçamı açtı. sütyeni kollarımdan çıkarıp yere attım hemen ve geri yatıp Doruk'un boxerını aşağı çekmeye çalıştım. Boxerı çıkardı ve tekrar üstüme gelip külodumu çıkardıktan sonra küçük Doruk'u bacak arama aldım. Erkekliğini kızlığıma yerleştirdiğinde tekrar gözlerime baktı uzunca. Sonra içime girdi. Gidip gelirken boynumu öpmeye devam ediyordu. Ellerimle sırtını kavradım. Arada da tek elimle saçını okşuyordum. Yavaş yavaş yapıyordu. Yavaş tempoyu özlemiştim. Arada boynuma bıraktığı öpücük ve iniltilerden vazgeçip gözlerime bakıyordu ve dudaklarını değdirip inliyordu. Hızlanmaya başladı sonra ben sesli sesli inlerken o yavaş ses çıkartıyordu. Belki de hala tedirgindi. Seks sırasında da Deniz'i düşünüyor olamaz değil mi? Geleceğini anladığı an içimden çıktı ve bi süre kafasını boynuma gömdü. Sonra kafasını kaldırıp:

"Şimdi beni cimcikle de uyaniyim." dedi nefes nefese. Gözlerime bakıyordu. Güldüm.

"Maalesef Doruk'cum. Gerçekten seks yaptık." Yanıma attı kendini. 

"Battı balık yan gider."

Kalkıp duşa girdi. Ardından bende duş aldım. Deniz'in odasında saçımı kuruturken Doruk gelip yatağa attı kendini. Ellerini başının arkasında birleştirip beni izledi. Aynadan güldüğümde bana karşılık verdi. Çok masum ve sevimli duruyordu. Hani bir çocuk gördüğünüzde ay ben bunu yerim çok tatlı dersiniz ya Doruk öyleydi işte. Bi de dışardan romantik bir görünüşü vardı. Gözlerinden de kaynaklanıyor olabilir. Gülüşü de ayrı güzeldi. Kurutma makinesini kapattığımda:

"Ben uyuyorum bak sonra yatacak yer bulamazsın çok deli uyurum." dedi. Saçımı ellerimle dağıttıktan sonra yatağa yanına yattım. Sonra kolunu başımın üst kısmına koyup bekledi. Göğsünde yatmamı istiyordu. Açıkcası uzun zamandır bi erkeğin göğsünde yatmamıştım. Ya işini bitirip arkasını dönüp horladılar ya da defolup gittiler. Kafamı göğsüne koyduğumde başımda küçücük bi öpücük hissettim. Tek elim göğsünün üzerinde kabarıp iniyordu. Kalp atışı hızlanmıştı. Elini elimin üstüne koydu ve öylece uyuduk. 

---------

 

güzel günleriniz olsun..

İyi Biri DeğilimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin