7. Bölüm:"Kayıp"

En başından başla
                                    

Sonra yine dank etti. Çok zekiyim lan ben. Duru'nun ızgarayı çıkarıp adama fırlatması. "Buldum" dedim. Hemen aşağıdaki lahımı gösterdim. "Ciddi misin?" dedi. "Başka çaremiz var mı?" dedim.

Beraber lahıma girdik ve popomuzda fişek var gibi koşmaya başladık. En son bi kapak bulduk ve kapağı ittirip dışarı çıktık. Tam yolun ortasındaydık ve baya uzaktaki buraya doğru gelen arabaları gördüm. Hemen Duru'yu kolundan tutup yolun kenarındaki otlara atladım. "Sessiz ol" bakışı attım. Arabalar yanımızdan geçerken gözüm kasalı bi arabanın kasasında bağlı olarak yatan Deniz ve Arda'ya çarptı. Duru tam seslenicekken son anda ağzını kapadım. "Onları öldürdüler" dedi sessizce.

Ama öyle olsa neden yanlarında götürsünler ki? "O mor sıvı. Onları bayılttı." dedim. "İyide zombiler bayılmaz yada uyumaz" dedi. "Bende biliyorum ama Arda'ya o mor sıvıyı verdiler ve Arda bayıldı" dedim. "Peki o zaman mişyın bizimkileri kurtarmak"dedi. Arabanın lastik izlerini takip etmeye başladık.

Deniz'e bişey olursa napardım? Onu bagaja ben koymuştum ve bu benim suçumdu. Daha iki gün önce tanıştığım zilliye neden bu kadar değer verdiğimide bilmiyodum. Ya Arda? O olmadan ben kime idiot dicektim? Kimin olmayan beynine hakaret etcektim? Kime Timbırleykim dicektim?

Ve arabaların durduğu yere geldik. Duru üstüme atlayarak beni çalılıklara soktu. Arabadan inip Deniz'i ve Arda'yı kocaman bi fabrikaya soktuklarını gördük. Duru yumruğu sıktı "Sakin ol şampuan" dedim. "Ortalık sakinleşince içeri giricez. Yukarıda iki tane bekçi var onları aşarsak girebiliriz" dedim parmağım yukarıda bekçi kulubelerindeki adamları göstererek.

Kendimi artık baya ekşınlı filmlerde gibi hissediyodum. Ben burdaki iyi adamdım,onlarda kötü. Tabi zombi olmam gibi ufak bi ayrıntıyı saymazsak. Ortalığın sakinleştiğini farkettik ve plan yapmaya başladık. "Arkadan dolaşıp bekçi kulubesine çıkcaz ve onları yicez" dedim. Duru bana kaşlarını kaldırarak "Kulubenin girişi fabrikanın içinde" dedi.Yesinler havanı çok bilmiş. Sonra beni dürterek yanımızdaki lahımı gösterdi. "Bence bi lahım kiralamalıyız" dedim.

"Ya itmesene" diye söylendi. "Üzgünüm hanımefendi,imkanlarımız bu kadar" diye homurdandım. Dar lahımda tuvaleti bulmaya çalışıyoduk. Yani bu kadar büyük bi fabrikanın mutlaka bi tuvaleti vardır. "Dayamasana ya uf" dedi. Tünelin sıkışık olması benim suçum mu? "Dayamıyorum tamam mı,dayamak istesem farklı yöntemlerim var" dedim.

İğrenerek bana baktı "O yolları bilmek istemiyorum,iğrençsin" dedi. Bende "Dedi kakaların geçtiği lahımda yüryen Duru" dedim. Bana ölümcül "-_-" bakışlarını attı. Ama...ama...ama bu bakıl sadece bana ait sanıyodum. Hayallerim lahıma düştü. Anladınız siz inceyi.

En son tuvalete ulaştık. Ama bildiğiniz gibi o delikten geçmemiz imkansızdı. Üstüne üstlük bide ördek yürüyüşü şeklinde yürüyoduk çünkü tünel iyice darlaşmıştı. Tuvaleti kırmaya karar verdik. Duru'ya yardım etmesini söyledim ve tuvaleti iktirmeye başladık. En sonunda yerinden çıktı.

Sonr dışarıdan ses geldi "Orda kim var?". Ah,tuvallette biri vardı ama kabinde olduğumuzdan bizi göremiyordu. "İyiyim" diye bağırdım. Sonra aklıma yine ve yine dank etti. "Hey bişey sorcam,iki tane zombi getirmişler doğru mu?" dedim. "Evet,bilmiyo musun?" dedi. "Buralarda yeniyim,ayrıntıları anlatır mısın?" dedim. "Deney yolunda gitmedi bildiğin gibi,çaresini bulmak için aldılar" dedi. Ne deneyi? Bizden mi bahsediyodu?

Elime kırık tuvaletin parçasını alarak kabinden çıktım. "Yardım için saol" diyip parçayı adamın kafasına geçirdim. "Şimdi bulalım şu ponçikleri" dedim. Tuvaletten yavaşça kafamı çıkararak koridorun güvenli olup olmadığına baktım. Güvenli olduğundan emin olduktan sonra dışarı çıkıp koridorda ilerlemeye başladık.

Koridorun köşesine geldiğimizde bi adamla burun buruna geldik. Bi an ikimizde afalladık. Ama ben hızlı davranarak boynunu kaptım ve yedim. Imm açıkmışım. Dur böbreğide yiyim bırakıcam. Tamam ciğeride yiyiyim son. Bak beynide yiyim. Dur şu kalpte bitsin.

Duru "Hadi,sonra yeriz!" diye bağırdı. Bizimkileri aramaya başladık. Her odanın kapısını açıp gizlice bakıyoduk. En son kilitli bi kapı bulduk ama açamadık. Sonra yine ve yine ve yine dank etti. Bugün çok zekiyim cidden. Gözümü çıkarıp kapının altına soktum ve içeriye baktım. Ahada burdalar!

Heyecanla gözümü elimden kaçırdım. Biraz daha eğildim ve gözümü geri almaya çalıştım. Biraz daha.... Hadi...... İşte aldım. Hemen elimi kapının altından çıkarıp gözümü yerine geri taktım. Şimdi kapıyı açmanın bi yolunu bulmalıydık. Kapıyı zorlamaya başladık. Ne dayanıklıymış.

Sonra kolumda bi fazlalık hissettim. Arkama dönüp baktığımda adamın elindeki boş şırıngayı gördüm. "Hoşgeldin" dedi "Ve iyi geceler"

Ve son 1 yıldır ilk defa uykuya daldım.

Beyin Kokan AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin