ŞIMARIK ✔(Düzenleniyor.)

Bölüm 18 ~ // Kıskançlık //

"Utanmana gerek yok.  Doğrusu kızımı kıskanmana beni mutlu etti. Çünkü bu onu sevdiğini gösterir." kadın bir an durdu sonra gülümseyerek devam etti. "O zaman için bu şekilde rahatlatacaksa eğer kalabilirsin."

"Eşiniz bu konuda ne söyler?"

"Sen onu bana bırak. Onu ben idare ederim. Hadi şimdi git ve hazırlığını yap. Akşam yemeğine de geç kalma."

Rahatlayan Luka kadına hafifçe sarılarak teşekkür etti. Nerdeyse ona anne diyecekti nerdeyse.

Beth yatağına uzanmış Luka ' nın  söylediklerini düşünüyordu.  'Ne sevgi ne de kıskançlık' peki o zaman neden Antony'e bu kadar takmıştı. Öyle ya insan kıskanmıyorsa neden bu hallere girerdi. Biraz daha düşündü ve akşama uygulamak üzere bir plan hazırladı. Eğer planı yürütme çok geçmeden Luka ona aşkını itiraf edecekti. 

Akşam yemeğinde herkes yerini almış sakince  yemeklerini yiyorlardı. Antony ara sıra çapkın bakışlarla genç kızı süzülür Beth de abartmadan karşılık veriyor sonra da Luka ' nın bakışlarında ki uyarıyla önüne dünüyordu. Bu ana kadar herşey kontrol altında gidiyordu taki Antony o koca örneğini açana kadar.

"Hey damat sen  ne işle meşguldün?"

"Ben üniversitede öğretmenlik yapıyorum."

Dudağını bütün Antony devam etti.  "Hımm çok ilginç hangi üniversite?"

"Eston. Aslında üniversite benim aileme ait. Geç zaten ihtiyacım olduğu için değil istediğim için öğretmenlik yapıyorum."

"Kızımıza bakabileceksin o halde i. Bende seni fakir sanmıştım. Sana iyi bir teklif sunmayı düşünüyordum da neyse."

Ağzının kenarını büzmüş hafifçe sırıtıyordu. Onun bu halini gören Beth yıllar önce neden ona öylece hayranlık duyduğunu düşündü. Çocukluktan başka bir şey değildi herhalde. Çünkü bu adam çok sevimsizdi.  Ama yılmak yok diye düşündü. Luka hislerini itiraf edene kadar devam.

Soru sorma sırası şimdi Luka'daydı. Hiç sevmediği halde zenginliği ile dile gelmişti.  peki bu salak ne işle meşguldü acaba. Antony'e bakarak konuştu.

" Peki senin mesleğin nedir?" Antony hiç istifini bozmadan cevap verdi.

"Benim bir mesleğim yok.  Babamdan kalan malların ve şirketlerin başındayım. "bir an durdu ve devam etti.  "Baba parası yiyorum yani."

Beth'in babası hemen itiraz ederek "Kimse senin için bunu söyleyemem.  Baban vefat ettikten sonra ne kadar çalıştığına bizzat ben şahidim.  Lütfen böyle şeyler söyleme."dedi.

"Ah! Beth seni elimden kaçırdığım için çok pişmanım.  Keşke daha önce gelip seni ben tavlasaydım. " Genç kız az daha içtiği su da boğuluyordu. Bu adanın hiç ama hiç sınırı yoktu. 

"Şaka yaptım canım bu kadar panikleme." Beth bunun duyunca biraz daha rahatlamıştı. Ama Luka ' ya bakmak gibi bir salaklık yapmıştı.

Genç adam sanki  'Seni şu masaya yatırıp parça parça doğruyacağım.'  der gibiydi.  Antony'e baktığında ise onun çok eğlendiği belli oluyordu.  "Bu erkeklerin derdi  ne. Tanrım bu hafta çok zor geçecek. Sen bana sabır ver" diye dua etmekten kendini alamadı.

Tatlıya kadar sorunsuz devam etmişlerdi. Taki yine ve yine Antony konuşana kadar. Genç adam kıza yaklaşıp "bu benim en sevdiğim tatlısı unıtmamışsın.  Bende seni unutmadım."diye fısıldadı. Oldukça gürültülü bir şekilde yutkunan genç kız ne diyeceğini bilemezsin Luka lafa daldı.