Siebenundzwanzig

En başından başla
                                    

"Ders matematik"

"Aferin"

"Bi şeyler yapalım sıkılırım ben"

"Her seferinde bilinmeyeninle konuşuyordun bugünde onla konuşsana"

Geri önüme döndüm. Onlara ceza mevzusundan bahsetmeyecektim.

Ders başladığında kafamı sıraya gömdüm. Sonradan aklıma gelen dahiyane fikirle telefonumu aldım.

Mısra: bence iki derslik cezanı kaldırabiliriz.

Mısra: çünkü ders matematik

Mısra: dersin matematik olduğunu bilseydim cezanı başka gün verirdim.

Mısra: hadi bak tolerans tanıyorum 2 ders kaldırıyorum cezanı

Mısra: bu kıyağımı unutma


Ekran açık cevap vermesini bekledim. Çevrimiçi olduğunda gülümsedim. Sonra tekrar çevrimdışı oldu.

Görüldü

"Görüldü ne hayvan herif" diye ayağa kalkıp bağırmıştım.

Bizim grup olarak sesimizi kontrol etmemizde sıkıntı var bence.

"Mısra çık dışarı"

"Canıma minnet"

"Terbiyesiz"

Törböyösöz.

Sende niye görüldü atıyosun ki. Sana iyilik yapıp cezanı kaldırmışım.

Oflayarak yürürken durdum ve ellerimi saçlarımın arasından geçirdim.

Telefonumu sınıfta unutmuştum.

Dışarıya çıkarak bulduğum bir banka oturdum. Bahçe boştu.

Diğer bankı da getirerek iki bankı birleştirdim. Hırkamı çıkararak yastık yaptım ve oraya yattım. Uykum vardı zaten.

---

Uyandığımda çok yakından bir erkek parfümü kokusu aldım. Gözlerimi açtığımda  kokunun üzerime örtülmüş olan monttan geldiğini anladım.

Kafamı biraz daha kaldırdığımda ayakucumda oturan ve telefonuyla oynayan bir adet Atakan vardı.

Üzerimdeki montu umursamadan doğruldum ve kafamı kaşıdım.

"Vaay kış uykusundan kalkmışız"

"Haha ve ha"

Etrafa bakındığımda herkes dışarıdaydı anlaşılan tenefüstü. En az bi 30 dakika uyumuşluğum vardı yani. Eh işte, idare eder.

"Sen ne zaman geldin"

"5 dakika önce"

"Niye"

Mandalinalı Sodam 🍊 | Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin