Ne gıcık bir insandı ya. "Hayır anlatmadı Zeynep Hanım. Bana da anlatabilirseniz sevinirim Fırat Bey." dedim Zeynep cadısının gözlerinin içine baka baka. "Tabi anlatırım Alin. Siz de dikkatle dinleyin ki gözden kaçırdığımız bir yer olmasın."
Sana az bile oldu Zeynep Hanım. İçimden zafer çığlıkları atmaya başladım. O sırada Fırat yeniden lafa girdi.
"Şöyle ki: Bizim bir arsamız var. Ancak bu arsa bize ait ve yapımı yeni tamamlanmış bir binayla, inşaatı devam eden bir bina arasında. Arsayı biz aldık fakat arsa çökme tehlikesiyle karşı karşıya olduğu için biz bu arsayı almaktan vazgeçtik. Bu sırada diğer yapılarla ilgilendik ve bu arsayı satın almayı unuttuk."
Biraz su içmek için durdu. "Yoruldun kardeşim az dur sen. Böylece rakip şirketimiz bu arsayı almaya talip oldu. Şimdi de arsanın sahibi iki şirketten de etkileyici bir proje istiyor. Hem çökmemeli hem dayanıklı hem de etkileyici bir proje. Ama ne yapacağımız hakkında hiçbir fikrimiz yok. Üstüne üstlük toplantı da yarın."
Evet tüm sorunumuz bu muydu yani? Lan bundan daha basit sorun mu vardı?
"Bırakalım onların olsun." Bu Zeynep'te de hiç akıl yoktu.
"Ya sonra değerlenirse?" dedim kendimden emin bir şekilde.
"Aynen Zeynep. İki yıla kadar değerleneceği söyleniyor. O zaman şirkete kazandıracağı şeyler çok büyük oluyor." Turan yine haklıydı.
"Bu arsanın etrafına yaptığınız şeyleri kaba taslak inceleyebilir miyim?" Zeynep sanırım insan oluyordu. Kalkıp kendi odasından projeyi getirdi. Kıyamet kopacak sanırım herkes yerini alsın. Projeyi masaya koyduk ve beraber incelemeye başladık.
"Kahvelerinizle geldim." diyerek içeri Elif girdi. İşlerini halletmiş olmalıydı. Sırayla uzanıp kahvelerimizi aldık. İlk yudumu alır almaz fikirler fışkırmaya başladı.
"Derin olmayan iki küçük havuz koysak." Turan bu sefer haklı değildi.
"Havuz olmaz. Arsayı biz gezdik daha geçen hafta arkadaşlar bir hatırlayın. Yan tarafa bina yapılmaya devam ederse zemini çökecek durumdaydı." Zeynep haklıydı.
"Ayakta tutacak bir şeylere ihtiyacımız var." dedi Fırat.
"Ağaç." dedim düşünmeden. "Çınar ağacı." Hepsi birden yüzüme bir değişik baktı.
"Eğer arsayı yeniden hayata bağlamamız gerekiyorsa bunu bir ağacın kökleri sayesinde yapabiliriz. Kenarına da renkli renkli çiçekler ekeriz. Bir tane çınar ağacı dikeriz. Ama iyice gelişmiş olmalı. Bu sayede ağacın üst kısmını da çocuklar için ağaç ev yapabiliriz. Karşı da kalan boş araziyi de havuz olarak değerlendiririz. Böylece sitenin içinde aradıkları diğer yaşam faliyetleri de olur." Hem anlatıyor hemde kağıdın boş bırakılan çizim kısımlarını dolduruyordum.
"Havuzun karşısına giyim mağazaları, bir kenara market, diğer kenara fırın kalan kenarlarda yürüyüş yollarımız ve iki yüz metre arayla yürüyüş yollarının hemen yanına salıncak, kaydırak, tahteravalli filan." Çizimi de bitirince teker teker yüzlerine baktım.
"Yeni kız güzel işler başarıp hepimizi bu şirketten gönderecek haberiniz olsun." Turan'ın dediklerine beraber güldük.
"Tebrik ederim Alincim. Harika bir proje olacak." Zeynep beni tebrik mi etmişti? Kıyamet harbiden yaklaşıyordu. Rica ederim, dedim.
"Ben bu konularda sizin kadar iyi değilim ama az çok sizi kurtardığım projelerde oldu. Onlara dayanarak harika olduğunu söylemeliyim." Elif'ten de güzel bir cevap gelmişti. Teşekkür ettim.
Fırat hâlâ susuyordu. Beğenmiş miydi, şaşırmış mıydı bilmiyorum.
En sonunda eline bir tükenmez kalem aldı ve çizdiğim küçük şehrin giriş kapısındaki "Seçen İnşaat" yazısının altına şöyle yazdı. "Mimar Alin Candan'a teşekkürler".
Fırat'a içten bir gülümseme hediye ettim. "Burdaki herkes en güzel yaptığı projesinin altına aynı seninki gibi küçük bir teşekkür yazısı yazdı. Senin eksik kalmanı istemezdim." Başta söylediklerine biraz şaşırdım çünkü herkesin böyle bir projesinin olması çok güzeldi. Ama benim de onların arasına girmem daha da güzeldi.
"Evlerimize dönebiliriz arkadaşlar. Ben projenin kalan kısımlarını tamamlar sizi akşam görüntülü ararım. Grup konuşması yapar eksikleri belirleriz. Alin seni yeniden tebrik ediyorum ve hep böyle devam etmeni diliyorum. Çıkabilirsiniz."
Hepimiz teker teker odalarımıza geçtik. Çantamı bıraktığım yerden aldım ve odamdan çıktım. İlk günümdü ama gayet mutluydum. Sanırım ben de eskileri özlemiştim. Fırat haklıydı.
Eveeeetttt...
Yeni bölümümüz geldi. Keyifli okumalar dilerim. Okuyan arkadaşlar lütfen oy verin.
Sizleri çok seviyorum. Öptüm kocaman ❤.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mahalle İşleri
Teen FictionYepyeni bir yaz öyküsü okumaya hazır mısınız? Birbirinden güzel insanlarla beraber olacağız. Bu kitabın dizisi çekilsin diye hep birlikte çıldıracağız.Hazır olun!! :)
3. Bölüm: Tebrikler!
En başından başla