"Benim alıştığım şeyler daha farklıydı"gözlerini odada gezdirip; "bütün bunlar çok sıradan ve çok fazla seks kokuyor... Şu ana kadar odada romantik bir şey göremedim" balonun ucundaki notlardan birini tutup; 'sana ne yapmamı istersin' yazısını okudu. Sonra bir başka notu tutup; 'sen dur diyene kadar durmak gibi bir niyetim yok' 'kalçalarına göğüslerine, beline bayılıyorum beni çıldırtıyorsun' 'minicik eteğini çıkarıp beni yatakta tanga ile bekle' 'seninle öpüşmeye doyamıyorum. Dudaklarını ısırıp koparmak istiyorum'
"Bu notların hepsi seks içeriyor bir tane bile seni seviyorum notu yok. Yada sevgi içeren herhangi bir not... İmitasyon kolyeden belli ona değer vermediği. Hasan burayı sadece seks için ayarlamış. Sessiz sakin müşterisi az olan bir yeri özellikle seçmiş. Parasını verip düdüğünü istediği gibi çalacağı bir yer burası"
Ayza gerilmişti, dibe vuran duyguları adeta bozguna uğramış gibiydi.Hasan kendine duygusal sürprizler yapıyordu ama bu kez başka bir kadına seks sürprizleri yapması kendini kandırılmış hissetmesine sebep oldu. Derin bir nefes alıp sakinleşmeye çalıştı. Duygularını bir kenara atıp anın tadını çıkaracakdı.
Sancar ise onun gerildiğini fark ettiği için sessizce onu dinlemeyi seçmişti. Ayza Sancar'ın aksine bazen aşırı şekilde duygularını dışa vuruyordu. Bu anlarda sessizce onun sakinleşmesini beklemek en mantıklısı gelmişti Sancar'a. Onu sakinleştirmek ve ortamı yumuşatmak için;
"Mumları yakalım mı?"diye sordu.
Ayza ona hafif tebessüm ederek; "Yemekten sonra odaya geldiğimizde yakarız... Şimdi birer kadeh şaraba ne dersin?"
Sancar balonun ucundaki notlardan birini tutup Ayza'ya gösterdi. 'seninle şarap içmek harika olur'
Ayza gösterdiği notun yerine oturmasına gülümsedi. Gülümsemesi Sancar'ı mutlu etmişti. Kadehlere şarap koyup yavaş yavaş yudumlamaya başladılar. Sonra da yarım kalan valizi boşaltma işini tamamladılar.
Akşam yemeği saati gelmek üzereydi. Ayza kutudan çıkan seksi kırmızı elbiseyi ve ayakkabıları giydi. Üstüne bol olmasına rağmen yakışmıştı. Son olarak saçlarına topuz şekli verip makyajını da yapıp hazırlığını tamamlamıştı.
Sancar da keten pantolon ve gömlek kombini ile oldukça yakışıklı görünüyordu. Tam saat sekizde Halil bey kapıyı çaldı. Hazır bir halde kapıyı açtılar. Akşam yemeğinden çok hazırlanan sürprizleri merak ediyorlardı.
Halil bey önde Sancar ile Ayza arkada yürüyerek otelin dışına çıktılar. Biraz daha yürüyüp gölün kenarına geldiler.
Yemek yiyecekleri yeri görünce ikisininde ağzı açık kaldı. Gölün içine küçük bir ada görünümü veren iskele kurulmuştu.birkaç metreden ibaret olan iskelenin etrafı mumlarla aydınlatılmış ortaya da şık bir masa kurulmuştu. Gözlerini masadan ayıramazken Halil bey oraya ulaşmak için hazırlanmış olan kayığa oturmuştu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
