᭙ꪮꪀ'𝕥 ꪶꫀ𝕥 ꪮꪀꫀ ᦔ𝕣ꪮρ ᧁꪮ 𝕥ꪮ ᭙ꪖડ𝕥ꫀ

En başından başla
                                    

"Millet , bugün için harika planlarım var."

Changbin, ağzına attığı pirinç lapası yüzünden zar zor konuşurken üyeler anında sözlerine itirazda bulunmuştu.

"Hayır hyung, bir kez daha tüm planı senin kurmana izin veremem. "
Maknae sinirle söylendi.

"Hah. Heyecanla çığlık atıp"hyung bir bölüm daha bir bölüm daha" derken iyiydi ama."

Tüm üyeler Changbin'in sesini değiştirip maknae'yi taklit etmesine gülerken bir anda göz göze geldi Hyunjin ile Minho.

Minho'nun gülüşü Hyunjin'in bakışlarına değdiğinde solarken, Hyunjin'in bakışları yavaşca onun kaybolan gülüşüne değdi.

Büyük olan anında bakışlarını küçüğünden çekerken , küçüğü hayal kırıklıklarıyla büyüğüne bakmaya devam etti.

Diğer üyeler sessizleşen ikiliyi fark edince gülmeyi bıraktılar.
Aslında bir süredir ikisinde de bazı değişiklikler olduğunu fark ediyordu hepsi ama nedenini anlayamıyorlardı.
Önce Hyunjin sebepsizce agresifleşmeye başlamıştı , bir anda sudan sebep şeylere sinirlenip sağa sola çatarken  bir anda sanki yılbaşında aldığı çeyrek bilet ona büyük ikramiyeyi kazandırmışcasına mutlu olup etrafa güler yüz saçıyordu.

Üyeler onun bu hallerine henüz bir anlam verememişken şimdi de Minho,son bir haftadır -bu karaoke salonunda hep birlikte eğlenip yurda döndükleri geceden beri oluyordu- dalgın, sakin ve suskundu. Üstelik ikili arasında da bir şeylerin olduğu belliydi ama üyeler ne olduğunu bir türlü çözemiyordu.

Chan en kısa zamanda onlarla birlikte konuşması gerektiğine karar verdi.  İkilinin neden böyle davrandığını , aralarındaki sorunun nedenini öğrenip , bu sorun daha da büyümeden ve grup içinde problemler olmadan  bir çözüm yolu bulmalıydı.
Hem bir lider hem de bir hyung olarak...




∆∆




"Üç dediğimde tokuşturacağız."
"1"
"2"
"3"

Bir kez daha Jisung ve Changbin arasında çıkan 'tatil gününü nasıl değerlendirmeli' tartışması ,Jeongin ve Seungmin'in de dahil olup başka öneriler ortaya atmasıyla büyümüş ,en sonunda Chan'ın geçen hafta sonu yaptıkları market alışverişinde aldıkları sojuları toplayarak salona getirmesiyle son bulmuştu.

Bu seferki tatillerinde, içiyorlardı...

Herkes çoktan üçüncü kutusunu devirirken yeni bir tanesine uzandı Minho.

"Jeonginiiee ben hâlâ bebek ekmek yemek istiyorummmm~
Neden bir kez tadına bakmama izin vermiyorsun?"

Seungmin , zavallı maknae'ye iyice yapışmış onu ısırmaya çalışıyordu.

"Seungmin hyung sana söylemiştim insan ekmekler yenilmez diye!
Uzak dur benden !
Ahh!.."

"Ama ben yine de yemek istiyorumm .
Tanrım...o kadar lezzetli görünüyorsun ki! Lütfen sadece birazcık?"

Tam anlamıyla hepsi sarhoş olmuştu...

Seungmin, acıktığını ve tadını merak ettiğini söyleyip Jeongin'i ısırmaya çalışırken, Jeongin bir yandan çığlık atıp diğer yandan hyung'unun üzerine her yere dağılmış çerez parçalarını fırlatıyordu, sanki bu onu durdurabilecekmiş gibi.
Felix, halının üzerinde yuvarlanıp beatbox performansı sergilerken , Jisung sincap taklidiyle ona eşlik ediyordu.
Chan , Jisung'a özenmiş olmalı ki o da kanguru taklidi yapıp koltukların üzerinde zıplıyordu. Hatta kendine bir isim bile koymuştu,' Bangaroo'.
Ama en kötüsü tartışmasız Changbin'di.
Çünkü tam şu an, pantolonunu yarıya kadar indirmiş boxer'ının üzerinden kalçalarına vurup onları sallayıp kendince dans ederken 'şuna bakın dünyanın en seksi kalçalarına sahibim' diye bağırıyordu.

𝙷𝙰𝙽𝙳𝚂 𝚃𝙾 𝙼𝚈𝚂𝙴𝙻𝙵//𝙷𝚈𝚄𝙽𝙷𝙾Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin