"Hadi kahvaltı edelim" deyip ayağa kalktım. Kızımı kucağıma alıp öpe öpe mutfağa gittim. Onu mama sandalyesine oturtup eline suluğunu verdim.
"Ma-maa" dediğinde gülerek "Evvet mama yiyelim" dedim.Domates ve biber kesip masaya koydum. Peynir ,zeytin ve reçel de çıkardım. Yine ne kadar sevmesem de Barış ve Eslem için yüzümü buruştura buruştura bir kaseye tahin pekmez koydum. Barış da geldiğinde çayları koydu ve kahvaltıya başladık.
Kahvaltı ettikten sonra bulaşıkları hallettim. Barış da işe gitti. Telefonum çaldığında arayan Elifti açıp kulağıma koydum. "Canım nasıl oldun?" diye sorduğunda "Aa sormayınız artık sanki kafama geldi yok bir şeyim" dedim. "Tamam tamam sormam bir daha, biz Cemre ile konuştuk akşam dinlenmek istersin diye düşündük müsaitsen öğlen kahvesine gelelim?" dediğinde "Olur olur istediğiniz zaman gelin" dedim.
Telefonu kapattıktan sonra ne yapsam diye düşünmeye başladım. Belki ıslak kek yapabilirdim. Eslem ortalarda dolaşırken arada kalkıp bir iki adım atıyor sonra yorulup kendini atıveriyordu.
Malzemeleri çıkarıp kek harcını hazırlamaya başladım. Derin bir karıştırma kabında 3 yumurta kırıp üstüne 1.5 su bardağı şeker attım ve mikserle çırpmaya başladım. Güzelce çırptıktan sonra 1 su bardağı sıvı yağ, 1.5 su bardağı süt ve bir paket kakao koyup karıştırdım.
Karışımdan kekin üstüne dökmek için bir bardak ayırıp kalanın içine kabartma tozu, vanilin ve yeterince un döktüm. Harç hazır olduğunda dikdörtgen bir borcamı yağlayıp harcı döktüm ve fırına verdim.
Bardaktaki ayırdığım karışımı sos tenceresine döküp biraz daha süt ekleyip ısıttım. İşim bittiğinde Eslemi alıp içeriye geçtim. Yeni aldığım küpler ile oynamaya başladık. Kartondan küplerin üstünde renkli renkli resimler, rakamlar, hayvanlar vardı ve bütün küpler farklı boyuttaydılar.
Küpleri üst üste diziyordum ve Eslem de gülerek gelip bir güzel tekme atıp deviriyordu sonra da gülerek kaçıyordu.
Tekme deyince aklıma hastanede adama attığım tekme geldi. Güzel yapıştırdım Allah var. Özlemiştim taekwondoyu , maça gitmeden önce kilo verme telaşını.
Maçlardan önce tartı olurdu ve benim hep illaki bir fazlalığım olurdu. Son haftaya kadar yer yer son hafta her yerime poşet bağlayıp ceket üstüne ceket giyip öyle antreman yapardım. Hatta kulüp arkadaşımdan biri bana 'Poşet Sena' derdi.
Gülmeyin napayım yemeği seviyordum ama benim ki bugün yediğin börekler yarın bir tarafını tırmalar misaliydi.
Pişen keki fırından çıkarıp tezgaha koydum. Bir 10 dakika ilk soğuğu gittikten sonra çikolata sosunu üstüne gezdirerek döktüm. Keki kenara koyup sosu çekmesini beklemeye başladım o sırada da salona gidip tekrar kızımın yanına oturdum.
Büyük bir küpü koyup üstüne küçük koydu ve durunca gülerek bana baktı. Gülümseyerek "Aferin kızımaa" deyip alkışladım. O da ellerini iki kere çırpıp tekrardan küpleri devirdi. Eslemin öğle yemeğini hazırlamak için mutfağa gidip dolaptan elma ve muzu çıkardım.
Çatalla ezip içine bebe bisküvisi kırdım ve karıştırdım. Kaşığını ve önlüğünü de alıp salona geçtim ve kızımı kucağıma alıp koltuktaki oturma minderine yerleştirip önlüğünü taktım. Meyve püresinden bir kaşık alıp kızıma uzattım. Ağzını açtığında "Hamm" diyerek ağzına soktum o da beni taklit ederek "hamm" dedi ağzı doluyken.
Yemeği bittiğinde kaşığı kızımın eline verdim, o kaşığını yalarken kapı çaldı. Hemen gidip kapıyı açtım. Elif ve Cemre gülümseyerek kapıdaydılar. "Hoşgeldiniz gelin içeri" deyip kapıyı sonuna kadar açtım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEBEKLİ HAYAT
ChickLitİki yıl önce evlenen çiftin gelen bebekle birlikte değişen tatlı hayatı anlatılıyor. Olumsuzluğun az olduğu hatta çoğu kızın hayali olan bir hayat... Eğer bu iki çiftin hayatına katılmak isterseniz buyrun ilk bölümden başlayalım.
B.H.-30 SEZON FİNALİ
En başından başla