Hayley gülümsedi ve kızıyla birlikte üst kata çıkarken sen Elijah'a döndün.

"Kolumu bırakacak mısın yoksa seni de mi bayıltayım?"

Tek kaşın havadayken kolunu bıraktı. Birbirinize bakarken gözlerinizle meydan okuyor gibiydiniz.

"Sana denileni yapmada iyisin sanıyordum."

"Bir şeyler saklıyorsun, S/A. Benimle uğraşarak ilgiyi dağıtmaya çalışıyorsun ama yapamıyorsun."

Alt dudağını ısırdın.

"Tek düşmanları olan siz misiniz sanıyorsun? Bu kadar güçlü ve geleceği gören biri olmanın bana getirisi ne biliyor musun sen?"

Elijah, yanına gelmek isteyince onu durdurdun. Yüzündeki ifade hoşuna gitmiyordu.

"Kökenlerle bir olduğum anlaşılırsa ipimi keserler. Başıma bela açtın, Mikaelson."

"Şu ana kadar gördüğüm en güçlü cadı olabilirsin. Nedir seni bu kadar korkutan?"

"Ailem..."

Elijah bu sefer yanına gelmiş ve omuzlarını kavramıştı.

"Ben sana yardım ederim, S/A. Seni korurum."

"Hikayemi bilmiyorsun ki Elijah...Benim olayımı bilmiyorsun."

"Anlatırsan bilirim."

Ona baktın bir süre. Uzun zamandır yalnızdın, kimseye de güvenmezdin ama o sende bir güven duygusu oluşturuyordu. Bu duyguya tutunmak istedin ve onayladın. Daha rahat konuşmak için oturdunuz. Elijah sana içecek bir şeyler getirdi mutfaktan. Gülümseyip teşekkür ettin.

"Benim kökenlerim Türklere dayanıyor, Elijah. Benim doğduğum yıl büyücülük işlerine pek sıcak bakılmıyordu. Eğer büyücüysen cellatlar kafanı bedeninden ayırıyorlardı ve tahmin et kimin ailesi büyücüydü?"

"Senin...Ama asıl merak ettiğim geçmiş zamanlı konuşman oldu."

"Ha evet! Ben 500 küsür yıldır yaşıyorum. Biliyorum o kadar göstermiyorum, ailem sağ olsun."

"İşler epey bir ilgi çekici hâle geliyor."

"Öyle zaten. Benim de doğduğumda herkes gibi cadı olmam bekleniyordu, böyle büyüler yapan, insanları lanetleyen falan ama tek yapabildiğim rüyalar görmekti. Geleceği gören rüyalar...Ailem kahroldu desem az kalır sanırım. Ailedekiler benim sorunlu olduğumu düşündüler hep ama hepsi teker teker idam edilirken geriye sadece ben kaldım. Çünkü benim büyücü olduğumu kanıtlayacak hiçbir şey yoktu. Evlatlık olduğumu düşünenler de vardı. Benimle uğraşmadılar."

"Ailen için üzgünüm."

Elini boşver dercesine salladın.

"Bana tek katkıları öldükten sonra güçlerinin hepsini bana devretmeleriydi. Ailemden geriye sadece ben kalınca ve tabi güçlerim de yokken hayatta kalmam için bunu uygun görmüş olmalılar. Ayrıca bana 500 yıldır ölümsüzlük vadediyorlar."

"Kulağa mucize gibi geliyor. Bir cadının bu kadar güçlü olması, geleceği görmesi ve ölümsüz olması...Eşsiz bir kadınsın, S/A."

Sana gülen gözlerle bakan adam bir de elini tutunca onunla aranızda bir bağın oluştuğunu hissedebiliyordun.

"Ama bir sorun var. Güçlerim ve gençliğim tamamen onların elinde. Eğer onların istediği gibi olmazsam tarih sahnesinden silinmem kaçınılmaz."

Elijah'nın endişeli gözleri üzerinde gezinirken sen de endişeliydin. Ailenin kökenleri sevmediği açıktı.

"Ne yapmamız gerekiyor? İllaki yapabileceğimiz bir şey vardır."

"Şu an yapabileceğimiz tek şey yollarımızın ayrılması, Elijah."

"Her zaman başka bir yol vardır, S/A."

Dolan gözlerine engel olamıyordun. 'Fazla kaptırdın kendini, S/A.' İç sesinin haklı olduğunu biliyordun ama elinden ne gelirdi ki...

"O başka yolu bulana kadar...Kendine iyi bak, Elijah."

Ayağa kalktın, Elijah da ayağa fırladı. Elini yanağına yerleştirdi ve gözlerinin içine bakarak konuştu.

"Sana söz veriyorum bir yolunu bulacağım."

Gülümsedin ve onu tamamladın.

"Ve...Elijah Mikaelson verdiği sözleri tutar."

O da gülümseyip kafasını salladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

O da gülümseyip kafasını salladı. Gitme vaktin gelmişti ama ondan önce uyanmaya başlayan cadıları halletmen gerekiyordu. Sana korkuyla bakarlarken kim olduğunu çok iyi anlamışlardı.

"Bir dahakine ebedi bir uykuya yatmak istemiyorsanız hemen burayı terk edin ve bir daha da gelmeyin aksi takdirde sizi her nerede olursanız bulur ve aklınızın almayacağı şeyler yaparım. Anladınız mı?"

Hepsi kafa sallarken koşarak evi terk ettiler.

"Hayran kalmamak elde değil."

Son kez Elijah'a baktın. Yanına gidip cesaretini topladın ve hoşça kal öpücüğü verdin ona.
Ayrıldığınızda ortadan kaybolmuş, Elijah'ı senin boşluğunda bırakmıştın.

***

Sen kendi evinde çözüm yolları ararken Elijah da elinden geleni yapıyordu. Bulduğun bütün kitapları karıştırıp çözüm yolları arıyordun. Elindeki çayını yudumlarken bir yandan da büyüyle kitap sayfalarını çeviriyordun ama bunların bir işe yaramayacağını da biliyordun.

 Elindeki çayını yudumlarken bir yandan da büyüyle kitap sayfalarını çeviriyordun ama bunların bir işe yaramayacağını da biliyordun

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sayfaları karıştırmayı bıraktığında sayfaların yine de çevrilmeye devam ettiğini gördün. Odadaki mistik havanın arttığını hissedebiliyordun. Yutkundun.

"Hoş geldiniz, sevgili ailem."

Seni duyabildiklerini biliyordun. Odadanın içinde yankılanan fısıltıları da sadece sen duyabiliyordun. Dışarıdan biri seni görse delirdiğini zannederdi. İçindeki gücün çekildiğini hissettin. Nefesin kesilirken yere çöktün.

"Bu kadar erken geleceğinizi bilmiyordu-"

Nefesin tekrardan kesilirken sonunun geldiğini hissedebiliyordun. Artık aklında tek bir şey vardı. Elijah'nın geleceğini biliyordun çünkü bunu görmüştün ama seni kurtarabilecek miydi? İşte bunu bilmiyordun.

Taa taammm nasıldı ama???

Sondaki soruyu siz cevaplayın hdhdhs
Bu seri bana sardı ehehe bir sonraki bölüm bu serinin sonu olur ve hemen Kol'a geçeriz💋

Bir sonraki bölüm için beklemede kalın, çok da uzaklaşmayın buralardan.

Sizi seviyore💘

MİKAELSONLAR İLE HAYAL ET Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin