Ölmeyi bekledi ve gözlerini cehennemde açacağı düşüncesi ile açtı. Canlı renkler va kafasının üzerinde uçan mini quidditch topları ile gözlerini kırpıştırdı.
Gümüş, yeşilin her tonu renge sahip bir odadaydı şimdi. Etrafı iyice tarayıp gözlerini kendi bedenine çevirdi. Minik ayakları, yeşil beyaz bir kostümü ve minik elleri vardı. Minik ayak ve eller mi?
Ağzında hissettiği nesne ile gözlerini sımsıkı kapattı. Bana ağzımda emzik olduğunu söylemeyin! Tereddüt ile minik ellerini ağzına götürdü. Bok cidden emzik vardı ağzında.
Hışımla ağzındaki emziği çekerken emziğin sert kısmının dudaklarına çarpması ile feryat etti. Kendine gel Draco küçük bir acı sadece bir Malfoy bu yüzden ağlamaz. Şey Draco'nun bebek içgüdüleri pekala Draco'yu dinlemedi. Bir bebeğin bedenine hapsolmuş yirmi dört yaşındaki Draco hüngür hüngür ağlamaya başladı.
Draco'nun seslerini duyan Narcissa odaya girdiğinde Draco şoka uğradı, sesi kesiliverdi.
"Ah bizim Dragon'umuz uyanmış. Günaydın sevgilim."
"Anye?" Anye mi? Merlin aşkına daha anne demeyi beceremiyor bu beden!
"Evet aşkım, gel bakalım seni kaldıralım. Ah dudağın kızarmış, yine emziğin başı mı çarptı. Draco artık emzik kullanmayı bırakmalıyız bebeğim."
Draco minik bedeni havalanırken annesine bakmaya devam etti. Rüya mı görüyordu? Belki de cennete gitmesine izin vermişlerdir.
Annesinin kucağına kurulunca kafasını boynuna gömüp sıkı sıkı sarıldı annesine, en son ne zaman kokladığını bilmediği o gül kokusunu kokladı. Narcissa Draco'nun hiç görmediği yapışıklığı ile şaşırdı. Küçük bebeği hiç sevdirmezdi normalde kendini.
"Kötü bir rüya mı gördün canım."
Draco başını sallayıp daha sıkı sarıldı annesine. Bu bir rüya ise bir sıkıntı yok, hiçbir zaman uyanmadığım sürece. Narcissa'nın kucağında içeri girdi.
"Minik ejderha uyandı mı?"
Draco kimin ona ejderha diye seslendiğine baktı, babasıydı. Annesi ona büyüdüğünde ve babası ile arası açıldığında bundan bahsetmişti.
'Sen küçükken babanın ejderhasıydın, senin için süpürgesine oyuncak ejderha kuyruğu bağlamıştı sabahtan akşama kadar seni süpürge ile gezdirirdi.' derdi. Demek ki doğruymuş.
Pekala eski Draco babasının ejderhası olabilir ama bu Draco'da sevgili babasına göstereceği bir ilgi yok.
İlgi bekleyen gözlerden gözlerini ayırdı. "Hmmpf" annesine daha sıkı sarılıp kafasını boynuna gömdü.
"Kabus görmüş, uyandığı gibi boynuma yapıştı."
"Garip, uyandığında beni çağırırdı normalde, Dragon gel babaya bal kabağım."
Draco annesinin boynundan kafasını kaldırıp babasına baktı. Adam elleri ile Draco'ya 'gel, gel' yapıyordu. Draco babasına burun kıvırıp elinin tersi ile ona uzanan elleri iktirdi.
"Anyee"
"Hadi Dragonn, bak baba. Senin en sevdiğin kelime babaydı hatta."
Draco inatlaşarak gözlerini babasına dikti. "Anye." "Baba, Draco." "Aan yeee" Draco bir bebeğin en büyük kozunu kullandı, gözyaşları.
"Aaa Lucius, koca adam oldun bir yaşındaki bebek ile inatlaşıyorsun."
Lucius kaşlarını çatıp çocuk gibi omuzlarını silkti. "Hafta sonu onu süpürgeye bindireceğim o zaman senin pabucunu dama atar, baba der. Hem daha doğum gününe iki hafta var bir yaşında değil."
Narcissa gözlerini devirdi. "Bir bebeğim var zannediyordum en son. Her neyse Zabini ailesini sence doğum günü partisine davet etmeli miyiz? Çocukları daha yeni bir yaşına girmişti hatırladığım kadarıyla."
"Aile arasında yapalım, zaten Lordumuz o kadını çok onaylamıyor."
Lordumuz lafı ile Narcissa ve Draco aynı anda gözlerini devirdi. Muhabbetten sıkılan Draco acıktığını da hissederek annesinin saçını çeker.
"Draco, saçımı çekmek yok annecim."
"Mama"
"Oh birtanem acıkmış, gel seni emzireyim."
Ben 24 yaşındayım kadın ne emzimesi... Salazar Slytherin bana yardımcı ol 24 yaşında yetişkin bir adam olarak annemin memelerini görmeye hazır değilim.
Pekala anne sütü lezzetliymiş, 24 yaşındaki minik Draco doydu.
Güüünaydıııın bu kurgu da böylelikle başladııı. Pazartesi, cuma bölüm günleri olacak bir sıkıntı olmazsa. Bu uzunlukta olur bölümler çünkü üniversite, dersleri ingilizce işliyoruz ve ekstradan dil öğreniyorum baya yoğun günlerim.
Bu hikaye biraz kafam dağılsın mantığı ile olacak umarım okurken eğlenirsinizz