Hasta Lavinle merhabalar. Pardon akideşler hasta olmadığını söylüyor Lavinciğimiz.
İyi de okumalar.
*
Akşam olunca balkona çıktık. Yıldızları teleskopla izlemek istiyordum.
"Hava soğuk. Acaba içeri mi geçsek?" Gözlerimi devirdim. Hasta olmasam da öyle davranıyordu.
İyiliğimi düşündüğü için bir şey de diyemiyordum.
"Üstüne örtü alalım."
Hemen hareketlenip "Sen burada bekle. Ben getirene kadar da hareket etme lütfen. Bir yerlerini acıtırsın. Kıyamam sana." dedi.
Beni bu kadar düşünmesi içimde sevgi patlamalarına sebep oldu ve onu gitmeden yakaladım ve sıkıca sarıldım.
"Seni seviyorum."
Saçlarıma öpücük kondururken "Ben de seni seviyorum Kamelya çiçeğim." diye fısıldadı.
Saatlerce öyle kalmak istesem de gitti. Elinde ince bir battaniyeyle dönerken hepsini üzerime örttü. Kendisi donarak ölmeyi planlıyordu sanırım.
Bir tarafı omzuna doğru uzatırken yerimden kalkarak dizlerinin üstüne oturdum. Böyle daha iyi ısınırdık hem. Kokusunu hissedebilecek kadar yakındık da.
Yaptığım harekete gülerken teleskopu önümüze doğru çekti ve benim boyuma göre ayarladı. Belime yerleştirdiği sıcak ellerini çekerek yıldızlarla parlayan gökyüzünü işaret etti.
"Görebiliyor musun? Noktaları birleştirince sanki kalkan tutuyormuş gibi."
Gösterdiği yere baktığımda zihnimde şekli canlandırabiliyordum.
"Yakından incelemek istiyorum." diyerek teleskoptan incelemeye başladım.
Muazzam yıldızları incelemeye başladım. Çok güzel gözüküyorlardı. Sayılamayacak kadar çoktu.
Zaten ne ölüyü ne diriyi ne de yıldızları sayamazsın denmiyor mu?
"Başka bir rivayete göre de Orion, Artemis'i rahatsız ediyor. Akrep'in Artemis tarafından Orion'u öldürmek için gönderiliyor. Scorpio ve Orion takımyıldızlarının birbirlerine zıt olması da savaşmalarının engelliyormuş."
Merih çok şey biliyordu, çok güzel şeyler anlatıyordu.
"Biz ilkine inanalım, tamam mı?"
"İkisi de mutsuz son." dedi Merih.
"Ama Artemis'i rahatsız etmesinden ziyade Artemis'in yanlışlıkla öldürmesini tercih ederim."
Bana daha sıkı sarıldı. "İnanalım sevgilim. Ona inanalım. Ama bizim aşkımız sonsuza kadar sürsün."
"Sürsün."
Bir süre daha sessizce yıldızları izledik. Ben soğuktan titreyince çevik bir hareketle kucağına aldı.
"İçeri geçme vakti geldi de geçiyor." diyerek içeri götürdü.
"İlaçlarını getireyim." diyerek odadan çıktı sonra.
Üç beş ilacı bir bardak suyla içtikten sonra tekrar uzandım. Merih dolaptan yorgan yastık alınca kaşlarımı çattım.
"taşınıyor musun?" diye sordum kinayeyle.
"İçeride yatacağım."
"Neden?"
"Rahatsız olursun."
Yine beni düşünüyordu. Bakışlarım hemen yumuşadı.
"Merih her zaman görüşemiyoruz zaten. Sence rahatsız olabilir miyim? Bir yerlerim de ağrımıyor."
Gülümsedi.
Yanıma yattığında başımı omzuna koydum.
"Keşke hep beraber yaşasak." diye fısıldadım.
Alnımdan öptü. "Gün gelecek, asla ayrı kalamayacağız."
"O günleri iple çekiyorum."
Saçlarımla oynamaya başladı.
"Yakında sevgilim. Çok yakında."
Günün milyonuncu uykusu için gözlerimi kapattım.
Kucağımda bir bebek var. Emzirmeye çalışıyorum ama sütüm gelmiyor. Telaş yapıyorum. annemin yanına koşturuyorum. Ona söylüyorum.
'Sen zaten kusurlusun.' diyor bana.
'Çürük elma!' diye bağırıyor bu sefer.
Kucağımdan bebeğimi almaya başlıyor.
Ağlıyorum. Arkamı döndüm ve koşmaya başladım. Koştum, koştum.
Bir bahçeye girdim. Kapıdan Merih çıktı. Birisiyle gülüşüyordu. Onu öptü. Geri geri yürümeye başladım. Beni fark ettim. İstifini hiç bozmadı.
'Emziremiyorum.' diye bağırdım beni duysun diye.
Yüzüme alayla baktı.
'Doğru düzgün bir işi becersen şaşarım zaten.' dedi.
Dizlerimin üstüne düştüm.
'Sen ne diyorsun sevgilim?' diyorum. Hayal kırıklığı var içimde.
'Sen beni hak etmiyorsun. Sen o çocuğu hak etmiyorsun.'
Kucağımdaki bebek, benim bebeğim ağlamaya başladı.
Sallıyorum, sallıyorum, susmuyor.
'O senin bebeğin değil!' diye bağırıyor.
Yanımıza o kadın da geliyor, çatıyor bana karşı.
'Bebeğimi bana ver.' diyerek uzanmaya çalışıyor.
Onu engellemeye çalışsam da Merih'in yardımıyla bebeğimi alıyorlar ve koşmaya başlıyorlar.
'Hayır! Durun! Bebeğimi bana geri verin!' bağırmalarım nafileydi.
Arkalarından koşarak uçurumun kenarına doğru geldim. Gözden kayboldular.
Bebeğimi aramaya çalışıyordum.
Sesini duydum. Sese doğru ilerlerken uçurumun sonuna kadar geldim.
Bebeğim yoktu. Nereye gitmişti? Onu nereye götürmüşlerdi.
Etrafıma bakınırken arkamda bir beden hissettim.
O kadın, Merih'le konuşan, Merih'in öptüğü...
Kucağında bebeğim.
'Artık benim bebeğim.' dedi ve beni itti.
Gözlerimi ağlayarak açtığımda başımda telaşlı gözlerle Merih bekliyordu.
Yanımda olmasıyla kollarımı beline sardım.
"Güzelim ne gördün? İyi misin?"
"Merih çok kötüydü. Çok korktum."
Saçlarımı okşayarak "Geçti. Geçti güzelim." diye sakinleştirmeye çalıştı.
Baş ucunda duran bardaktan suyumu uzattığında ellerim titreyerek içtim.
"Bunlar hep beni öpmediğinden." diyerek yumuşatmaya çalışsa da gördüklerim zihnimde dolaşıyordu.
Bir süre sonra sakinleştim.
"Bu sefer beni öp ve güzel rüyalar gör."
Kafamı iki yana salladım. Aynı şeyleri görmek istemiyordum. Gözlerimi kapattığımda bile aklımda canlanıyordu.
"Tekrar görürsem?"
"O zaman kafanı buraya koy." diyerek göğsünü işaret etti.
komutuna uyarak başımı koyduğumda saçlarımla oynamaya başladı.
Kalbinin hızlı atışını duyuyordum. Güzel hissettiriyordu.
"Mesela kaç çocuk istersin?" diye sordu. Gülümsedim.
"3 yeter bence."
"Bir tanem ekonomimizi düşünmemiz gerek." dediğinde güldüm.
"O zaman 5. tane olsun."
"Olsun lan. Vallaha bak." tekrar güldüm. Beni güldürmeyi başarıyordu.
"3-5 istemiyorum. Bir tane çocuğumuz olsa da yeter ki."
"Kızım çok güzelsin, çok güzel düşünüyorsun. İyi ki diyorum, iyi ki tanışmışız."
Derin bir nefes aldım. "İyi ki her şeyim olmuşsun. İyi ki bir çılgınlık yapıp numara komşuma yazmışım."
"İyi ki çılgınlık. Yaşasın çılgınlık." Kahkahalarla güldük.
"Senin gibi esmer güzeli olsunlar." dedi.
Huzurla gözlerimi kapatıp gülümsedim. Düşüncesi bile güzelken olmama ihtimali beni üzüyordu.
Ama Allah'tan ümit kesilmez.
"Şimdi bunları düşünerek uyuyalım ki. Günler çabuk geçsin."
"İyi geceler öpsün seni bu geceler."
"Sen öpsen de yeter." diyerek saçıma öpücük kondurdu.
"Gözlerim kapandığında senin güzel yüzün açılır rüyalarıma." diye de ekledi.
*
Ahhaha rüyada şaşırdınız diğğğmiii??
Ben okurken oraları hızlı hızlı geçiyorum hehehe.
Eminim onlar mutlu olacak.
Oy ve yorumlarınızı keyifle bekliyor olacağım.
Kelebekgil familyasının üyesi kaçarrr...