Seokjin, "Mi rae ölmemiş oluyorda nasıl.." (Hadi canım, Jin sen ciddi misin)
Namjoon ise Pd'm'i arar ama açmaz, telefonu kapalıdır.
Namjoon sinirlenir ve tekrar tekrar arar..
Jimin, "Kimi arıyorsun?"
Namjoon, "Pd'm'i! Açmıyor!"
Taehyung, "Benim kalbim duracak galiba.. şirkete gidelim" dedi ve ayağa kalktı.
Şirkete giderler ama hiç kimse, hiç bir şey bilmiyordur.
Daha sonra ise Jennie de şirkete gelir ve ortalığı birbirine katar.
Namjoon, "Ne oluyor?"
Jennie, "Kardeşim nerede ya! Biriniz bir şey söyleyin!"
Haseok, "Eğer bir şey öğrenirsek, ilk sana haber vericez zaten"
Jungkook, "Çünkü bizde bilmiyoruz.."
3 gün sonra
Üç gün boyunca, kimse Pd'm'den haber alamaz ve ikinci Teaser yayınlanır..
Ve bunu da görürler, fanlar da baya merak eder ve baya da bir izlenme alır..
Jennie, "Şirketi başınıza yıkarım! Kardeşim nerede!"
Taehyung, "Pd'm ne yapmaya çalışıyor ya! Haber de alamıyoruz!"
Ve bir süre sonra ise üçüncü Teaser yayınlanır..
Jennie ağlıyordur ve bir yandan ise konuşuyordur..
Jennie, "Yeter artık ama ya! Kardeşimi görmek istiyorum! Bunlar ne.."
Jisoo, "Mi rae seni arayacaktır.."
Rose, "Lütfen yapma böyle.."
Jennie, "Kaç gün geçti haberimiz yok! Özledim ya!"
Ve şarkının çıkacağı gün gelir...
Kore'ye dönecektik ve ben fazlasıyla heyecanlıydım.
Pd'm, "İki saat kaldı Mi rae, hadi gidelim"
Chan, "Acele et Mi rae"
"Tamam durun!" Dedim ve bavulumu aldım..
Pd'm, "Off hadi Mi rae!" Dedi ve kolumdan tutup çekti.
Chan, "Sen buna nasıl katlanıyorsun ya?"
Pd'm, "Sen her şeye karışma" dedi o sert sesiyle, pis.
"Tamam susun, bu gün çok mutluyum. Çekemem şimdi"
Chan, "Uçağı kaçırıcaz, hadi o zaman"
Hepimiz havaalanına geldik ve daha sonra ise uçağa bindik..
Uçakta Pd'm ve Chan'ın arasında oturuyordum ve Pd'm kulağıma yaklaştı.
Pd'm, "Sana söylemeyi unuttum.."
"Yine ne oldu acaba"
Pd'm, "Senin yüzünden Taehyung zar zor toparlandı. Ona yakın olmanı istemiyorum, kendini düşünmüyorsan onu düşün.."
"Tamam uzak durucam.. zaten bundan sonra yakınlaşamam ona.."
Biz uçaktayken ise şarkı yayınlanır, ve herkes izler..
Uçaktan indiğimiz gibi yurda gitmiştik ve içeri geçip oturmuştuk.
Hiç bir şey değişmemişti, her yer aynı duruyordu..
Pd'm, "Namjoon aradı.. burada olduğumuzu söyledim"
Chan, "Peki Jennie?"
Pd'm, "O da geliyor"
Üyeler, yurt da değildi. Bir süre sonra, ablam bu kapıdan içeri girecek ve ben ona kavuşacaktım..
Bir süre sonra kapı çalınca, Chan gidip kapıyı açmıştı ve karşımda gözleri kızarmış ablamı görmüştüm..
Hemen sarılmıştık..
Sımsıkı sarıldı bana, onun kokusu özlemiştim.. her şeyini özlemiştim..
Ablam, "Mi rae.."
"Abla.."
Biz öyle sarılırken, diğerleri de gelmişti ve bizi izlemeye başlamışlardı..
Ablam, "Beni bırakmayacağını biliyordum.. ama neden böyle bir şey yaptın"
"A-abla.."
Ablam, "Ben! Beni hiç düşünmedin mi?!"
Ablam bana kızarken, Jungkook gelip bana sarılınca susmuştu..
Bende ona sarıldım..
Teker teker hepsi gelip sarılmıştı ama Taehyung.. o bana sarılmamıştı.. gözleri dolu bir şekilde bana bakıyordu..
Jimin, "Mi rae sen nede-" diye konuşurken, Chan araya girdi..
Chan, "Kızın üstüne gitmeyin, mecbur kaldı zaten, üzgün.."
Jimin, "Bir şey demedim zaten.. bir dakika senin ne işin var burada?"
Ablam, "Mecbur kaldım derken?"
Yoongi, "Neden bizden saklandın? Kim seni mecbur bıraktı"
"Ben her şeyi açıklayacağım.. sakin olun"
Hoseok, "Nasıl sakin olalım, çok normal bir şeymiş gibi davranıyorsun!"
Bunu söyledikten sonra Taehyung, sinirle odasına çıkıp kapıyı sert bir şekilde kapattı.
Onun gittiğini gördüğümde, gözlerimin dolduğunu fark ettim..
Namjoon, "Iıı, içinde olduğumuz durum çok zor, farkındayım.. Biraz zamana ihtiyacın var" dedi..
Haklı.. biraz zamana ihtiyacım var.