Anime Characters Scenarios

By PresentMiq

27.6K 1.1K 738

• One-shots, Headcanons etc. • İstekler açıktır <3 Hakim olduğum animeler : • Naruto, Tokyo Revengers, My He... More

Kakashi × F!reader
Sasuke × F!reader
Neji × F!reader
Inosuke × F!reader
Mikey × F!reader
Yaoyorozu × F!reader
Kuroo × F!reader
Giyuu × F!reader
Gaara × F!reader
Gojo × F!reader
Tanjiro × F!reader
Sasuke x F!reader
Sakura × M!reader
Neji × F!reader
Deidara × F!reader
Kenma × F!reader
Giyuu × F!reader
Levi × F!reader
Sanemi × F!reader
Megumi × F!reader
Muichiro × F!reader
Takeomi × F!reader
Naruto × F!reader
Itachi × F!reader
Kou × F!reader
Miyamura × F!reader
Muzan × F!reader
Shigaraki × F!reader
Sasuke x F!reader
Itachi × F!reader
Suigetsu × F!reader
Kakashi Headcanons
Neji Headcanons
Bakugo Headcanons
Todoroki Headcanons
Juuzo × F!reader
Bakugo × F!reader
Eren × F!reader
Giyuu × F!reader

Bakugo × F!reader

1.3K 57 73
By PresentMiq

Content : Fluff, Angst?

~•~

"Izuku, cidden -"

Uzun zamandır görüşmediğin çocukluk arkadaşınla bir buluşma ayarlamıştınız ve yanında gelen kişiden pek memnun değildin.

Bakugo Katsuki

Ensesini kazıtmış ve boyu hayli uzamıştı. Midoriya onu sürükleyip masanıza oturttuğunda zaferiyle gülümsedi. "İşte! Tam olduk!"

Masaya oturdu nefes aldı. "Y/N-chan, görüşmeyeli nasılsın?" Ortamı yumuşatmak için sormuştu. "İyiyim. Sen?"

"Bende iyiyim, böyle tekrar bir arada olmak çok güzel! Değil mi Kacchan?" Bakugo pek memnun görünmüyordu. Başını çevirdi. "Hnn."

Midoriya masadaki gerginliği dağıtamamıştı. "A-annen nasıl? İyi mi? En son rahatsızdı?"

"Kaybettim. Yalnız yaşıyorum üç yıldır," büyük bir soğukkanlılıkla cevap vermiştin. Midoriya ellerini masaya koydu. Başını eğdi. Belli ki mahçup olmuştu. "Ü-üzgünüm."

"Sorun yok, bilemezdin."

"Tanrı, günahlarını affetsin," Bakugo sonunda konuşmuştu. "Sağol."

Söylediğiniz atıştırmalıkların gelmesini beklerken Midoriya ile sohbete dalmıştınız. Ortaokuldan beri görüşmüyordunuz ve artık üçünüz de son sınıf lise öğrencileriydiniz. Konuşacak o kadar çok şey vardı ki.

"Sonra hep beraber kamp yapmaya gittik, çok eğlendik. Hatta Kaminari-kun Kacchan'ı öyle kızdırmıştı ki bir an cidden o gün bir ölü falan çıkacak diye ödüm kopmuştu," gülerek ve heyecanla anlattığı hikayeleri dinliyordun. Arkadaşları olmasına sevinmiştin. Ortaokulda olan maziden sonra hala böyle hayat dolu kalabilmesine çok sevinmiştin.

"Çok sevindim, gayet eğlenmişsiniz," dedin gülerek. Gelen yaş pastanı yerken söyledin. "Peki sen Y/N-chan? Sen ne yaptın?"

"Hiç, hiç bir şey. Yani, okul, ev, yarı zamanlı iş derken eğlenmeye pek vakit bulamadım," kendine acıyarak gülümsemiştin. "Her zaman ki gibi ineksin yani?" Bakugo kaşlarını havaya kaldırmış ve kırmızı gözlerini sana dikmişti.

Yutkundun.

Anılar bir bir aklında gezinirken tedirginlikten terlemeye başlamıştın.

"Kacchan! Eminim eğlenmiştir," Izuku seni savunmaya geçmişti birden bire. "Kes sesini Deku, kendi söyledi -"

"O haklı Izuku. Pek eğlenemedim. Zira birileri yüzünden uzun zamandır depresyondaydım. Daha yeni yeni toparlıyorum."

İkisi de laf yetiştirmeyi kesmiş sana bakıyorlardı. Bakugo oturduğu yerde doğrulurken Midoriya ise yutkundu. "Depresyon mu?"

"Evet. Benim için zor bir süreçti. Psikolojik ve tıbbi destek aldım. Hatta psikoloğumun önerisiydi seninle tekrardan bir araya gelmek, pişman değilim," masadaki elini çatalına götürdün. "Mevzuniyetten sonraki ay annemi kaybettikten sonra girdim."

"Neden birimizi bile aramadın aptal?" Bakugo kaşlarını çatmıştı. Sana haber vermediğin için kızmasını saçma bulmuştun.

"Depresyona girdiğimi neden zorbama söylemem gerekiyor, anlamadım?" kaşın havada ezici imayla sormuştun bu soruyu. "Kacchan, Y/N-chan, lütfen."

Derin bir nefes aldın. "Y/N-chan."

"Kacchan'la olan kötü anılarımız, biliyorum atlataması senin için çok zordu. Fakat... Fakat Kacchan değişti. Gerçekten!" Bakugo pembeleşen yanaklarını gizlemek için resmen bir savaş veriyordu. "Izuku, neden hala onu bana affettirmeye çalışıyorsun? Annesi değilsin. Yaptığı şeylerin sorumluluklarını hala üstlenemeyecekse eğer ne kadar konuşursa konuşsun fayda etmez bile."

Masadan kalkarken söyledin. "Yemek için teşekkürler, çok eğlendim. Bir daha yapalım."

"Y/N-chan, hemen gidiyor musu -"

"Y/N."

Sana adınla seslenmişti.

Lakap takmamıştı, aşağılamamıştı ve üzerinde herhangi bir ima da yoktu. "Dolaşalım mı biraz? Konuşuruz."

Midoriya şaşkınlıkla bakarken sen ise resmen olduğun yerde çakılıp kalmıştın. "Deku, hesabı sen öder misin?"

*
*
*

Ve yolda sessizce şuan ilerliyordunuz. Ellerini cebine sokmuş yürüyordu sadece. Sen ise askılı çantanın ipleri ile oynuyordun. "Şurada bir park var, orada konuşalım," diyerek onayını almak için yavaşladı. "Peki."

Parka gelene kadar kimse tek kelime etmemişti. Banklardan birine oturmuştunuz. Bakugo soda alıp sana katılmıştı. Sana uzatmıştı. "Al."

Sodandan bir yudum aldın. "Ee, ne konuşacağız?" diye sordun. Sonunda sormuştun, kendinle gurur duydun. İlk defa kendine güvenip o masada hissettiklerini üstü kapalı şekilde söylemiştin fakat baş başayken bu senin için imkansızdı.

Bakugo dizlerinin arasında tuttuğu soda şişesini sallarken araladı dudaklarını. "Aslında. Aslında senden özür dilemek için herhangi bir nedenim yok. Çünkü sana yaptıklarımın ne bir sebebi vardı ne de özür dinlenebilecek yanı. Sen Izuku gibi değilsin. O yüzden beni affedip affetmeyeceğini kestiremedim bile."

Onu dinlerken titreyen ellerinle kumların arasında oyun oynayan çocuklara takıldı gözlerin.

"Deku'ya zorbalık yaptım çünkü onu lanet olsun ki kıskandım! Hemde çok kıskandım. Peşimde dolaşması beni sinir etti, kızdırdı. Ondan kurtulmak, hatta ölsün istedim," Başını kaldırdı ve geriye yasladı. Sodası kucağında ve ellerindeydi.

"Fakat sen. Sen her zaman onun yanındaydın, onu koruyup kolluyordun. Izuku'yla beraberdin işte ve bu beni deli ediyordu Y/N," yüzünü sana dönerek devam etti. "Sana zorbalık etmek istemedim fakat o kadar çok kızgındım ki sana, benim yanımda olman gerekirken o ineğin yanındasın diye o kadar çok kızgındım ki!"

Derin bir nefes alıp yumruğunu gevşetti. "U.A'ya girdiğimdeyse anladım nasıl bir günah işlediğimi. O cehennemi dün gibi hatırlıyorum. Yaptıklarımı geri alamayacağımı da biliyorum bu yüzden seninle asla konuaşamadım bunca zamandır."

Beyninden vurulduğunu hissettin. Saf kıskançlık ve onun doğurduğu öfkenin kurbanını dinlerken ne kadar üzgün olduğunu görebilmiştin. O hala aynı çocuktu. Birbirinize zamanında top atıp oyunlar oynadığınız ve grubunuzun lideri ve senin kurtarıcı prensin olan Katsuki'ydi.

Saçlarını karıştırıp gülümsedi. "Yaptıklarımın bir özrü olamaz ama gene de üzgünüm."

Sodanın sıcakta ısınmasıyla buharı elini ıslatıyordu. Başını geriye yasladın. "Haklısın. Yaptıklarının bir özrü olamaz."

Güldüğündeyse cidden içindeki tüm o çığ duyguları atıyordun gözlerinden. Rahatladığını hissediyordun bir biçimde. Ağladığın fakat bir yandan da güldüğünü görmesiyle senin deli olduğunu düşünmesi umrunda değildi. Sana sarıldığındaysa daha da şiddetlenen ağlamanla bir yandan da konuşmaya çalışsan da seni susturdu. Elindeki soda yere düştüğündeyse boşta kalan elinle onun kolunu tuttun ve başını yasladın. Belki aranızda telafisi olamayacak şeyler yaşanmış olabilirdi fakat bu günden itibaren ikiniz de yeni bir sayfa açtığınızı hissediyordunuz.

~•~

Bacılar, istek verecekseniz lütfen ama lütfen izlediğim -açıklamadaki- animelerden verin :'D

Ne kadar vasıfsızım ya sjsmwhdşwjsl

Continue Reading

You'll Also Like

93.1K 8.7K 29
Taehyung bir katildir ve hapishaneden kurtulmak için taklit yaparak akıl hastanesine girer. O sırada orada hasta yatan Jungkook ile karşılaşır ve Jun...
17.4K 1.8K 26
Kalmadı halim hey havalı Yarim şöyle bir sev göreyim. Barış Alper Yılmaz & Semih Kılıçsoy Hayal ürünüdür! Gerçekle ilgisi yoktur! Hayal gücümü sorgul...
15K 1K 30
"Sen... Sen çok küçüksün." "Sen... Sen görürsün. Görürsün, güzelce büyüyeceğim."
54.4K 3.9K 31
Fenerbahçenin liberosu, fenerbahçenin kızıydı o. Hayatını bu renklere aşık olarak geçirmişti. Onun aksine Barış Alper, galatasarayın jokeriydi. Bir...