" Aldım ama bir sor niye aldım abi?"
" Sordum ya Asel " dedi Murat
Belli ki Asel zaman kazanmaya çalışıyordu. Bu kez şirinliklerine kanmayacakti.
" Ya abicim adamı gençlere uyuşturucu verirken gördum. Bilirsin ben de bu konuda çok hassasım. Kendine bir cete kurmuş. Harac falan da kesiyormuş. Bende aldım bunu güzelce nasihat ettim"dedi Asel
Muratın bir abisi daha vardı. Koray. Murattan sadece iki yaş büyüktü. Asel geldiğinde en çok o sevmişti Aseli. Ama daha Asel on bir yaşındayken ölmüştü. Onun uyuşturucu kullandığını çok geç öğrenmişlerdi. Zorla alıştırılmış ve bırakamamıştı. O zamandan beridir Asel de Murat da uyuşturucuya savaş açmıştı.
" Ee işe yaradı mı bari " dedi Cenk
" Badeye sözüm var . Canlı bıraktım ama bir daha yapmayacak. Muhtemelen uzun sure hastanede kalacağından zaten yapamaz "
" Kızım yapma şunu. Bulasma dedim sana kaç kez . Bize söyle biz hallederiz . " dedi Murat
" Tek eğlencemi elimden alın zaten. "Dedi Asel
" Abi siz aile boyu manyaksıniz galiba. " dedi Cenk
" Yok cenk bu kız ayrı manyak. Bu boyla nasıl yapıyor anlamıyorum ki " dedi Murat
" Abicim boyumu bu işe karıştırmayın . Hem sen beni neden çagırdın ?" Dedi Asel
" Kadiri aldık " dedi Murat
" Badenin babası mı ?"
" Evet Badeye neler yapmış. Onun kardeşime dokunan ellerini kıracağım. " dedi Murat
" Canım abim. Ben de gelebilir miyim? " dedi Asel
Heyecanlanmıştı. Badenin neler yaşadıgını iyi biliyordu. Bade hala kabuslar görüyordu. Kendini korumak için dövüş eğitimleri alsa da hala ürkekti. Asel kendini şansli hissediyordu babası onu çok erken evlat edinmişti. Belki yetimhanede kalmaya devam etseydi daha korkak bir kız olabilirdi. Şimdi ise Kadirden hesap sorma zamaniydı.
" Gel bakalım. Beraber geçelim oraya " dedi Murat. Ceketini giyip üstünü duzeltti. Cenk de çıkmak için kalktı
" Yalniz akşam babam bizi topluyor biliyorsun " dedi Asel
" Yine nasihatlerini dizecek iste . Zaten prenses kızlarına kiyamıyor anca bana ve serkana kizıyor" dedi Murat
" Kıskanma abicim."
Birkaç dakika sonra oradan çıktılar. Yarım saatlik bir yolculuktan sonra depoya geldiler. Ormanlık alandaki kücük kulubenin üç kat altı da devasa bir sığınak yapmışlardı. Buraya gizlice birilerini getirirlerdi. Dikkat çekmiyordu. Ustelik getirdikleri kişilerin de gözleri her zaman bağlı olurdu.
Küçük kulubeye girip mutfaktaki dolaba şifreyi girdiler . Kücük asansörün kapısı açıldığında Asel önce girdi. Üç kat aşağı inen asansörden inip kadirin kaldığı odaya geldiler.
Kadir yere sabitlenmiş sandalyeye kelepcelenmişti. Hala ayılmamıştı. Murat köşedeki su kovasını alıp adamın başından aşağı döktü. Kadir küfrederek uyandı. Bir süre kendine gelmeye çalısıp etrafa bakındı. Bir an evinin önündeyken boynunda bir sızı hissetmişti sonrası yoktu. Bu rutubeli yerde iğrenç bir sekilde uyandırılmıştı. Elleri kelepçeliydi. Karşısında uzun esmer bir adam gömleğinin kollarını katlıyordu. Siyah giyinmiş kısa boylu biri de göremeyeceği şekilde gölgede duruyordu. Tepesindeki lamba etrafı aydınlatmıyordu.
" Siz kimsiniz bırakın lan beni "
Dedi Kadir
" Tabi hemen birakalım seni . Sen iste yeter " dedi Murat
Murat adama sert bir yumruk attı. Kadir tek yumrukta bayılmıştı.
" Abicim çok sıkıcısın hemen bayılttın adamı"
" O kadar sert vurmadım aslında " dedi Murat
Kadir ikinci kez suyla uyandırıldıgında önce nerede olduğunu bir süre kavrayamadı. Sonra karşısındaki adamı gördü
" Kimsin sen ?" Dedi Kadir
Bu kez daha sakin sormuştu. Ikinci yumruğu yemek istemiyordu.
" Kadir iki çocuğun var degil mi ? Oğlun Efe ve kizın Bade "
" O kız benim kızım falan değil " dedi Kadir
" O zaman ne bok yemeye şiddet uyguladın lan kıza " dedi Murat ve atama bu kez tokat attı
" Ben bir şey yapmadım" dedi Kadir
Korkudan kekeliyordu.
Murat karnina bir yumruk attıktan sonra bir süre Kadirin nefes alması için için izin verdi ardından onu ikinci kez tokatladı. Telefonu çalınca açıp köşeye geçti. O konuşana kadar Kadir ancak kendine gelebilmişti.
" Tamam geliyorum" dedi Murat ve telefonu cebine koydu. Köşedeki kişiye birkaç şey fısıldadıktan sonra odadan çıktı.
" Kadircik şimdi başbaşa kaldık "
Kadir kız sesi duyunca şaşırdı. Gölgeden çıkan kıza baktığında şaşkınlığı arttı. Kısa boylu uzun saçlı minyon bir kız karşısındaydı. Kadir kahkaha atarken Asel
gülümseyerek saçlarını yopladı . Buraya aldığı herkes başta onu hafife alıp gülerken sonunda ölmemek için yalvarıyordu.
" Seni kücük ... elimi çöz de şu baş başa kalma meselesini bir konuşalım "dedi Kadir
Asel hala gülümsüyordu. Yerinde kalsaydi sağlığı için daha iyi olacaktı ama madem kalkmak istiyordu. O halde isteğini yerine getirecekti.
"Olur olur . Zaten böylesi çok sıkıcı oluyor " dedi Asel
Adamın ellerini çözüp karşısina geçti. Kadir de şaşkındı. Onu gerçekten çözmesini beklemiyordu. Ayağı kalkıp omuzlarına anca gelen kızı inceledi.