~Yung'da~~
Wigen:Ma Juseok artık bir Katıksız Kötü Ruh.
Bayan Chu:Çok kötü oldu.
Mun:Onu yenmemizin bir yolu olmalı.
Wigen:Onu çıkartmak artık anlamsız.
Yeonji:Nasıl yani?
Wigen:Yung , katıksız kötü ruh'lar için tek bir emir verir.Onlar bir an önce yok edilmelidir.
Motak:Yok etmek mi?
Yeonji:Öldürelim mi yani Wigen!
Wigen:Yapacak bir şeyimiz yok. Yung katıksız kötü Ruh'u çıkarmanızı emretmiyor. Onu yok etmenizi emrediyor.
Yeonji:Olmaz Wigen! O herşeyden önce benim amcam! Nasıl bizden böyle birşey istersiniz. Eminim bir yolu vardır.
Mun:Evet. Olmalı. Bir yolu olmalı!
Wigen:Maalesef yok.
Hana:Sakin olalım.
Bayan Chu:Hana haklı. Bunları daha detaylı düşünürüz.
Motak:Yeni avcı kararı ne oldu?
Minji:Yung kabul ediyor. Fakat kimin olacağı için henüz bir yere varamadık.
Yeonji:Wong avcı olmak istiyor.
Su-Ho:Ne?
Motak:Evet. Kendisinin yapabileceğini söyledi.
Hana:Herhalde buna da bişey demezsiniz Wigen?
Wigen:Tamamdır. Do-yun'a söyleyeceğim.
(Not:Do-yun(Doyun) Wong'un partneri)
---------
Wong:Ne yani yok etmenizi mi söyledi?
Motak:Evet.
Yeonji:Böyle bir şeyi yapamam. Herşeyden önce benim amcam. Mun'un da en yakınlarından. Beni en iyi Mun anlar.
Mun:Yok edemeyiz. Ruh'u çıkartabiliriz. Biz herşeyi yaptık. Katıksız kötü Ruh'u da çıkarabiliriz.
Bayan Chu:Yung'un dediklerini unutma Mun.
Artık sinirlenmeye başlamıştım. O benim amcamdı. Bana bir 'baba' gibi bakmıştı. Beni çocuğu olarak görüyordu. Şimdi ise onu öldürmemizi istiyordular.
Yeonji:Onu öldürmeyeceğim! Ve kimseye de izin vermeyeceğim! Ruh'u çıkartıcam!
Wong:Yeon-
Hemen ordan kalkarak dışarı çıktım. Biraz hava almaya ihtiyacım vardı.
-------
~2 saat sonra~
Hava almak bana iyi gelmişti. Yalnız olmak da. Telefonum çalmaya başladı. Arayan Yejun'du. Telefonu açtım.
Telefon Konuşmaları~
Yeonji:Efendim abi.
Yejun:abi?
Yeonji:Hı hı.
Yejun:Sığınağa gelmiştim. Yoktun. Çıkmışsın. Evde de yoktun. Nerdesin?
Yeonji:Dışardayım.
Yejun:Onu biliyorum Yeonji. Neresindesin?
Yeonji:Umm. Bilmiyorum. Kafama göre gelmişim. Ben sana konum atarım.
Yejun:Tamam hemen bekliyorum.
---------
Yejun'a konumu attım. Boş bir bank bulup oturdum. Yejun ile oturmak iyi gelebilirdi.
Etrafa göz gezdirdim. Çocuklar top oynayıp eğleniyordu. Onların yerinde olmak isterdim. Çocuk olmak çok güzel birşeydi. Benim çocukluğum hem güzel, hemde kötüydü. Annemi kaybetmeseydim belki herşey daha güzel olurdu. Kaza aklıma geldi. Yağmurlu hava, kaygan yerler ve annemin ölümünün sebebi babam olmasıydı. Kim bile bile hem kızını hemde terk ettiği bir kadını öldürebilir ki?
Yağmurlu havaları bu yüzden sevmiyordum. Bana hep o kazayı hatırlatıyordu.
Yejun:Yeonji!
Kafamı kaldırdığımda Wong ile Yejun'un geldiğini gördüm. Wong neden gelmişti ki?
Yeonji:Selam abi.
Wong:Abi mi? Sana abi mi diyor?
Yejun:Bir sıkıntısı olmalı yoksa demezdi.
Wong sağıma oturdu. Yejun da soluma. Ortada kalmıştım.
Yeonji:Ben niye ortadayım?
Yejun:Öyle kal işte.
Wong:Ne o beğenmedin mi?
Yeonji:Evet!
Yejun:Tamam sorun değil halâ öyle kalabilirsin.
Yeonji:Gıcık.
Yejun:Öyle mi?
Yeonji:Evet.
Yejun hemen elimden telefonumu aldı. Kaçmaya başladı.
Yeonji:Yejun getir şunu!
Yejun: Gel de al.
Hemen kalktım ve Yejun'un peşinden koşmaya başladım. Bir türlü yakalayamıyordum.
Wong:Lan beni bekleyin!
Yeonji:Yejun!
Yejun durdu. Hemen yanına koştum. Telefonu yukarı kaldırmıştı. Almaya çalışıyordum ama olmuyordu.
Yejun:Pfft. Çok kısasın.
Yeonji:Komik mi? Ver şunu!
Yejun:Hayır!
Artık sabrım taşmıştı. Telekenezi ile telefonumu hemen aldım.
Yejun:Hadi be haksızlık.
Yeonji:Avcı olmanın faydaları.
Wong'da hemen yanımıza gelmişti.
Wong:Ne hızlı koştunuz ya!
Yejun:O kadar olmadı be.
Wong:Off Yejun!
Yeonji: Kesin şunu ya!
Wong kafama montunu geçirdi. Noluyo şimdi ya?
Yeonji:Wong ne oldu?
Wong:Yağmur yağacak hadi eve gidelim.
Wong 'yağmur' olayını biliyordu. Ne zaman yağmur yağsa titremeye, nefes almamaya başlıyordum. Travma gibi bir şeydi.
Yejun:Neden ki?
Wong:Sonra söylerim.
Yağmur yavaş yavaş yağmaya başlamıştı.
Wong:S*ktir ya!
Wong telefonunu çıkarıp kulaklığı taktı.
Yeonji:Ne? Ne oldu?
Wong:Şimdi bu kulaklığı tak. Hep dinlediğimiz müziği hatırladın mı?
Yeonji:Hmm.
Wong:Onu açıcam.
Kulaklıkları elime verdi. Bende taktım. Müzik çalmaya başladı. Şarkının ismi "Dear" dı. Gugudan'ın şarkısıydı. Wong'la bu müziği hep dinlerdik. Aklıma koşu yaptığım gün gelmişti.
Hatırlatma~
Wong:Yeon'um sana birşey dinletmek istiyorum. Olur mu?
Yeonji:Olur.
~~~~~
Şimdi ki zaman~
O gün benimle banka oturup bu müziği açmıştı. Bu günleri hatırlamak beni bu zamandan uzaklaştırıyordu.
Kafamı kaldırdım. Benim evimin önüne gelmiştik. Ne ara geldik bilmiyordum. Wong kulaklıkları aldı.
Wong:Hadi kapıyı aç bakalım.
Kapıyı açıp içeri girdik. Koltuğa oturdum. Biraz üşümüştüm. Ev çok soğuktu. Wong üşüdüğümü anlamış olmalı ki battaniyeyi alıp örttü. Ona bakarak gülümsedim. Oda gülümsedi.
Yejun:Eee olay ne?
Wong:Yeonji anlatsın.
Yeonji:Peki.
--------
Anlattıktan Sonra~~
Yejun:Demek bu yüzden sevmiyorsun.
Yeonji:Evet.
Wong:Neyse. Hadi film-dizi gecesi gibi bir şey yapalım
Yeonji:Buda nerden çıktı şimdi?
Yejun:Bence harika bir fikir.
Yeonji:O zaman herşey sizde.
Wong:Ne! Hayır kabul etmiyorum.
Yejun:Bende aynı şekilde kabul etmiyorum.
Yeonji:Mızıkçılık yapmayın.
Wong:Yeon!
Yeonji:İyi tamam sadece mısır patlatırım.
Yejun:Oha ne kadar zor bişey ya.
Yeonji:Kes be yapıyorum en azından!
Wong:Tamam ne yapıyorsan yapabilirsin Yeon'um. O zaman bizde gidip bir kaç bişey alalım.
Yejun:Sen git ben Yeonji ile kalcam.
Wong:Ayy! Tamam.
Wong çıktıktan sonra bizde etrafı hazırlamaya başladık. Harika bir gece olacaktı.
------------
Wong:Ne izleyelim.
Yejun: Gerilim olsun.
Yeonji:Hayır ya normal bişey olsun.
Yejun:Ne gibi saçma sapan şeyler açmayın.
Wong:Oylama yapalım.
Yeonji:Neler var?
Wong: Moment of Eightteen ve happiness var.
Yeonji:Başka?
Wong:Yok başka.
Yeonji:Niye başka yok?
Wong:Çünkü happiness izlicez.
Yejun:Evet.
Yeonji:Siz önceden ayarladınız mı!?
Wong:Belki olabilir.
Yejun:Evet.
Yeonji: Pftt. İyi tamam.
Wong:Harika.
Wong diziyi açtı. Benden önce ayarladıkları için intikamı mı alacaktım.
----------
Wong'dan devam~~
Dizinin 4. Bölümüne kadar gelmiştik. Birden Yeon'un kafası omzuma düştü. Ona baktığımda uyuduğunu gördüm. Çok tatlıydı.
Wong:Yejun!
Yejun:Ha?
Wong:Yeon uyumuş.
Yejun:Eee?
Wong:Odasına götürsene.
Yejun: Sevgilin değil mi? Götür işte.
Wong:İyi o zaman buralar sende.
Yejun:Off.
Yeon'u dikkatlice kucağıma aldım. Odasına doğru yürümeye başladım. Yeon iyice kafasını bana gömmüştü. Odasına girdim. Yatağına dikkatlice yatırdım. Üstünü örttüm. Gidecekken bileğimi tuttu. Ona doğru döndüm.
Wong:Yeon. Odandasın. Hadi uyu.
Yeonji:Yağmur halâ yağıyor mu?
Yarı uykulu bir şekilde konuşuyordu. Çok tatlıydı. Camdan dışarı baktım. Yağmur halâ yağıyordu.
Wong:Evet. Yağıyor.
Yeonji:Benimle bu gecelik uyur musun?
Wong:Neden?
Yeonji: İstiyorum.
Wong:Seninle ne yapmalıyım bilmiyorum.
Yeon gülmeye başladı.
Yeonji:Bende bilmiyorum.
Uykusunda nasıl konuşuyor bilmiyordum. Bende Yeon'un yanına yattım. Hemen bana sarıldı. Bende ona. Saçlarını okşamaya başladım. Saçları çok güzel kokuyordu. Hep aynı. Bu kokusunu seviyordum....
-----
Bölüm sonu.
Bu bölüm sakin geçsin istedim. Dear-Gugudan şarkısı
Dinleyip okuyabilirsiniz. Bu şarkıyı çok seviyorum.
✨💗