Miriba 🙋🏻♀️
Medyadaki sarki ile okuyun bence 👍🏻
İyi okumalar bebislerim oy ve yorum atmayi unutmayinn🧚🏻♀️💗
________________________
⋆⋅☆⋅⋆
⋆⋅☆⋅⋆
"Günlerden pazarım karpuz yer azarım"
Hyunjin
Yoongi ile konuşan oldu mu?
Soobin
Benim haberim yok
Hoseok
Bende o günden sonra görmedim
Soojin
Of abimde yok kaç saattir
Yuqi
Yoongi evdeymiş
Ağlayarak Jimin 'e mesaj atıyormuş
Hyunjin
Sen nereden biliyorsun bunu?
Yuqi
Jim söyledi
KARMA.
Hoseok
Ne kadar Yoongi'nin bu haline üzülsemde hak etti
Soobin
Yine de şuanda birinin yanında olması gerekiyor bence
Hyunjin
Jimine ne diyormuş?
Yuqi
"Aldatıldığımı bildiğin halde bana söylemedin"
"Neden acı çekmeme izin verdin"
Gibisinden
Hoseok
Sanki Jimine inanacakmış gibi
Yuqi
Jimin de öyle demiş zaten
Soojin
Off şuan ne konuşuyorlardır acaba
Hyunjin
Anlamadığım şey neden gidip Jimin 'in yanında ağlıyor?
Soobin
Sanırım Jimin hyung'u suçlamak için
Soojin
O kadar düşmüş müdür sizce?
Hyunjin
Yanına gideceğim ben size haber veririm
Yuqi
Bekliyoruz
Yoongi/Jimin
Jimin
Uzgunum ama sevgilinin seni aldattigini soyleyip daha fazla hakaret isitmek istemedim kusura bakma
Yoongi
Ne önemi kaldı ki?
Jimin
Haklisin bir onemi kalmadi
Neden aldatildigini ogrenir ogrenmez bana hesap sordun onu da anlamadim gerci
Sevgiline sorsaydin keske
Yoongi
Aldatıldığım için mi üzgün olduğumu sanıyorsun?
Jimin
Baska ne dusunebilirim ki?
Cok seviyordun ya
Yoongi
Sevdiğim falan yoktu Jimin
Sadece güzeldi ve bende onunla takılıyordum
Üzüldüm evet
Ama sana yaptığım onca haksızlığa, ve karşılığında bir ihanet kazandığıma üzülüyorum
Jimin
Ne diyebilirim ki?
Hak etmistin
Yoongi
Özür dilerim
Jimin
Ozur dilemek bir kere dogru yerde ve zamanda yapilinca ise yarar
Su an bir ise yaramaz
Yoongi
Beni asla affetmeyeceksin değil mi?
Jimin
Asla asla deme
Yoongi
Bunu evet olarak mı anlamalıyım?
Jimin
Hayir seni affedecegim anlamina gelmiyor bu
Sadece caba gostermeni istiyorum
Ugras istiyorum Yoongi
Yoongi
Haklısın
Elimden gelen herşeyi yapacağım Jimin emin ol
Jimin
Nasil hissediyorsun?
Yoongi
Bilmiyorum pek bir şey değişmemiş gibi
Sadece zamanımı çaldığı için kızgınım
Mesaj atıp ayrıldım
Jimin
Bir sey olursa
Yazıyor...
Yoongi
Buradasın
Biliyorum
Jimin
Görüldü.
Yoongi
Kurabiye istesem yapar mısın?
Jimin
Suan onemli islerim var
Yoongi
Anladım
Tutmayayım o zaman seni
Jimin
Ama yaparim Yoongi
Yoongi
Teşekkür ederim Jimin
Jimin
Affetmedim yine de.
Bil yani
Yoongi
Tamam biliyorum
Jimin
Aferin
Gidiyorum simdi isim var
Yoongi
Görüşürüz
Jimin
|Goruscez:)
Gorusuruz.
Jeongguk/Taehyung
Oglusum
Güzel sevgilim nasılmış bakalım?
Sonra yazarım dedin ama yazmadın merak ettim seni
Belki biraz görüntülü konuşuruz
Elma şekeri
Uyumustum
Oglusum
Tamamm sorun değil güzel bebeğim
Ne yapıyorsun? Nasıl hissediyorsun kendini?
Çok özledim seni
Pazartesi gelsen de öpsem bol bol
Elma şekeri
Daha var pazartesiye
Oglusum
Olsun beklerim
Hep bekleyeceğim seni
Elma şekeri
Tamam
Oglusum
Neden böyle davranıyorsun bana?|
Görüntülü konuşalım mı?
Çok özledim
Elma şekeri
Jeongguk
Yazıyor...
Oglusum
Lütfen bebeğim
Gerçekten dayanamıyorum çok özledim
Elma şekeri
Musait degilim
Oglusum
İki dakika görsem yeter
Lütfen
Elma şekeri
Uzgunum
Oglusum
Sesli arasam?
Sesini duysam da olur
Elma şekeri
Jeongguk sence konusabilsem musait degilim der miydim?
|Canim yaniyor
|Sana boyle davranmak zorunda oldugum icin kendimden nefret ediyorum
|Umarim beni affedebilirsin
Oglusum
Haklısın özür dilerim bebeğim
Ne oldu sevgilim sana?|
Fotoğraf atarsın belki?
Elma şekeri
Atamam
Oglusum
Peki
Ben atayım mı?
Özledin mi yakışıklı sevgilini?
Ben güzel sevgilimi çok özledim ama o benden ayrı olduğu için biraz huysuz sanırsam
Elma şekeri
Sende atma
|Ozur dilerim sevgilim
İstemiyorum
Görüldü.
Oglusum
Yazıyor...
Hmm gerçekten huysuz bir peri var burada
Sana sürprizimi göstereceğim
Neşelenirsin hem
Bir de kediler için oyuncak aldım arka bahçede oynadık sen yokken tadı olmuyordu ama olsun
Kucağıma senin yerine kedileri aldım şimdilik
Ama merak etme orası hala sana ait
Elma şekeri
Jeongguk
|Dayanamiyoeum
Oglusum
Efendim güzelim
Tamam kızma
Sadece kucağıma aldım
Hatta senin dudakların değdi diye öpmedim bile
Zaten sevmediler galiba beni sürekli kaçıyorlardı
Neyse sen seviyorsun beni yeter de artar bile
Elma şekeri
Jeongguk ben ayrilmak istiyorum
Oglusum
Görüldü.
Yazıyor...
Görüldü.
Ne
Elma şekeri
Ayrilmak istiyorum
Oglusum
Taehyung bebeğim
Sen ciddi misin?
Neden böyle diyorsun ki birden?
Ne oldu ben yanlış bir şey mi yaptım?
Rahatsız mı oldun?
Bak eğer öyleyse özür dilerim gerçekten çok özür dilerim bebeğim
Bir daha darlamam seni lütfen yapma böyle
Elma şekeri
Bir sey yapmadin Jungkook
Ayrilmak istiyorum ben
|Kendimi asla affetmeyecegim
Oglusum
Taehyung güzel sevgilim
Yapma böyle lütfen
Bak sen gel buraya konuşalım güzelce
Hemen ayrılmayalım ne olduysa çözebiliriz bir şekilde
Elma şekeri
İstemiyorum
Sevgilim deme bana
|Hak etmiyorum cunky
Oglusum
Taehyung güzelim lütfen
Yalvarırım sana
Lütfen ayrılma benden
Yapamam sensiz
Çok aşığım ben sana lütfen Taehyung
Sen sevgilimsin benim
Minik sevgilimsin
Lütfen yapma bunu bana
Elma şekeri
Lütfen artik yazma
Bitti
|Sen benim hayatimsin hayatim da seninle bitecek Jeongguk
|Benim guzel oglusum affet beni
Oglusum
Görüldü.
"10 cevapsız arama."
Lütfen aç telefonu
Konuşalım
Yslvarırım
Yapamam Taehyung anla bunu sensiz yapamam
Görüldü.
Aşkım
Lütfen
Elma şekeri
Ozur dilerim
Hoscakal Jungkook
Çevrimdışı.
Oglusum
Jungkook...|
Hoş kalamam ki sensiz|
Seni seviyoeum pwri oğlan.
Sen hep benim minik sevgilim olacsksın.
Çevrimdışı.
_
Jeongguk ~
Bağdaş kurarak oturduğum soğuk betonda sigara izmaritlerimin yanına göz yaşlarım eşlik ederken aklımda tek bir şey vardı.
Daha doğrusu tek bir kişi.
Kırmızıyla karışık pembe saçları, bana bakarken parlayan ela gözleri ve uğruna gecelerimi feda ettiğim gülüşü. Aklıma dolan silüeti, kalbime bir sızının tekrardan yayılmasına sebep olurken biten sigaramı söndürüp yenisini paketinden çıkarmıştım.
Gecenin bir vakti, özlemimden mi yoksa aşkından delirdiğimden mi bilmeden hala onun kokusunu alabildiğim okulun arka bahçesinde oturuyordum. Neden bilmiyorum ama hala buram buram yasemin kokuyordu burası. Her zaman geçtiği yerlerde bir iz bırakmaz mıydı zaten?
O gelmeden önce sadece sigara içtiğim o karanlık bahçe bir anda aydınlanmıştı mesela. Yavru cılız kediler bir anda güzelleşmiş, benim için bir sürü anlam taşımaya başlamıştı. En önemlisi bedenime bırakmıştı izlerini. Onu gören gözlerim parlardı, kokusunu soluduğum an rahatlardım, küçük bedenini sarıp öpücükler bıraktığım zamanda kalbimde oluşan hissi kelimeler anlatmaya yetmezdi. En büyük izini de kalbime bırakmıştı zaten.
Tamamen ona adadığım gönlüm, yokluğuyla daha farklı bir şekilde sızlıyordu.
Canım yanıyordu.
Kalbime binlerce ateş verilmiş, içinde yeşeren o ormanları yakmışlar gibi hissediyordum. Ve şuan da bile hâlâ buna sebep olan kişiyi yanımda istiyor, şimdi yanıma gelse umrumda olmadan sarılıp affedermişim gibi hissediyordum.
Ben onu beklerdim. Beni bırakıp gitse bile beklerdim. Benim minik sevgilim hep gelirdi zaten bana.
Ya da ben böyle kandırıyordum kendimi.
Başımı okul duvarına yaslayıp önceden oturduğumuz yere bakışlarımı diktim. Oraya oturmayı ne kadar istesemde cesaret edememiştim. Tek yapabildiğim karşısına oturup belki de ağlamaktan kızarmış gözlerimi oraya dikmekti.
Nerede yanlış yapmıştım bilmiyorum. Tek yaptığım ne istediyse onu yapmaktı. Sadece onu sevip, her isteğini yerine getirmiştim. Gerçi utancından bir şey de isteyemezdi.
Bakışlarımı uyuyan kedilerden çekip telefonuma baktım. Onlarca gelen mesaj vardı. Bazıları Soojin'in attığı nerede olduğumu sorduğu mesajlardı, bazıları ise gruptan gelmişti. Ama ondan mesaj yoktu.
Ne yapıyordu ki acaba şuan? Beni düşünüyor muydu? Benden ayrıldığı için üzgün müydü? Veya beni özlüyor muydu?
Aklıma dolan düşünceler, hatırladığım mesajlarla dağılırken gözlerimden akan yaşlar tekrardan yanağımı ıslatmıştı. Acımasızca ayrılmıştı benden. Hiç bir şey söylememiş, konuşmak bile istememiş, öylece terk etmişti beni.
Ben onu görmeyi, geri döndüğünde bol bol sarılıp öpmeyi düşünürken o çoktan bitirmişti. Bir sigara daha bitirdiğimde tekrardan sigara paketini elime aldım. İçinin boşalmış olduğunu gördüğümde sinirle paketi top yapıp sertçe karşı duvara fırlatmıştım. Üzüntüm bir yana, ağır basan sinirimi de görmezden gelmek çok zordu. Her ne kadar ona sırılsıklam aşık olsamda asla bana düzgün bir açıklama yapmamıştı. Gözleri, hareketleri ve sözleri bana aşkını haykırırken nasıl olmuştu da bir anda böyle soğuk birine dönmüştü bir türlü anlayamıyordum.
Telefonumun kilidini açıp Soojin 'e beni merak etmemesine dair bir mesaj atıp grup mesajlarını ise okumadan geçmiştim. Şuan hiç bir şey umrumda değildi. Tek istediğim güzel sevgilimin yanımda olup utangaç bakışlarla bana sarılmasıydı. Fakat yoktu, ne o, ne sıcaklığı, ne de güzel ela gözleri hiçbiri yoktu. Kaybolan sıcaklığının bıraktığı soğuklukta üşüyordum. Oturduğum yerden kalkıp son kez her zaman oturduğu o çimenlik alana bakarak iç çektim. Zorlukla gözlerimi oradan ayırdıktan sonra ise en yakın içki alabileceğim bir bayiye yol almıştım. İçmeye ihtiyacım vardı.
Deri ceketime ellerimi sokup okulun bahçesinden ayrıldım. Adımlarım sonunda beni evimin yakınlarındaki bir yere getirdiğinde düşüncelerimden sıyrılıp iki şişe viski alarak tekrardan dışarı çıktım.
Gözlerim sıksık buğulanıyor, görüş açımı bulanıklaştırıyordu fakat bunu umursamayıp sonunda evime varmıştım.
İçeri girip salondaki koltuğa kendimi attığım gibi başımı koltuğun arkasına yaslayıp gözlerimi kapatmıştım. Anında aklımda canlanan görüntüsü hızla gözlerimi açmama sebep olmuşken artık rahatlama amaçlı ceketimi çıkartıp elime aldığım şişeyi kafama dikmiştim.
Telefonumu da diğer elime alırken istemsizce parmaklarım galeriye girip fotoğrafını bulmuştu. Arka bahçede kedileri severken çekilmiş bir fotoğraftı bu. Öyle güzeldi ki, bu kadar güzel bir şeyin canımı nasıl yaktığını anlamakta güçlük çekiyordum.
Koltuğa iyice yayılmış tek elimle telefonu tutarken diğeriyle şişeyi kafama dikiyordum. Gözlerim tekrardan yanmaya başlarken fotoğrafa bakarak sessizce ağlıyordum.
Yapabileceğim tek şey buydu çünkü.
Beni sevdiğini bilmek çok tatlıydı.
Fakat sevmediğini bilmek, yaşadığım en kötü histi.
-
Taehyung ~
Yatağıma oturmuş dizlerimi kendime çekerek son iki saattir yaptığım gibi ağlamaya devam ediyordum. Ben iğrenç birisiydim. Kendimden nefret ediyordum. On sekiz yıllık hayatımda beni seven tek kişiyi kırmış, onu yanlız bırakmıştım.
Canım yanıyordu.
Aklıma dolan sözleri, kalbimde binlerce yara açılmasına sebep olurken bundan daha kötü şeyler hissettiğini düşünmek daha da yakıyordu canımı.
Simsiyah saçları, saçlarıyla uyumlu koyu kahverengi gözleri, bembeyaz ay gibi teni, beni izlerken yüzüne yerleşen o bakışlar ve gülümsemesi. Hepsi bir bir kendini hatırlatmak istermişçesine beynime dolarken bu saf aşkı kirlettiğim için bir daha kızmıştım kendime.
Yatağımdaki peçetelerin yanına bir yenisini daha eklerken ıslak yanaklarımı tekrar ıslanacağını bile bile silmiştim. Kendi evimde olmanın verdiği rahatlıkla sesli sesli ağlıyor telefonumdan açtığım fotoğrafına bakıyordum. Sadece bir fotoğraf asla yetmiyordu bana.
Kafamı dağıtmak amaçlı her zaman yaptığım gibi komodinde duran maket bıçağını elime almıştım. Kabul ediyorum, bu asla kafamı dağıtmazdı fakat kendime olan öfkemi biraz olsun dindirmeye yarayabilirdi. Yüzümde hiç bir duygu ifadesi bulunmadan elimde tuttuğum bıçağı parmaklarıma yaslarken küçük küçük çizikler atıyordum. Nedenini bilmediğim bir şekilde bunu yapmak hoşuma gidiyordu. Bazı insanlar sigara, içki gibi şeylerle kafasını nasıl dağıtıyorsa bende bu şekilde unutmaya çalışıyordum. Kendime kızdığım zamanlarda bana zarar gelmesi beni en çok tatmin eden şeylerden biriydi.
Attığım kesiklerden akan kanları tek tek peçeteyle durdurmaya çalışmış, o sırada bu kesiklere yara bantları yapıştıracak birinin olmayacağı aklıma geldiğinde duran ağlamam tekrardan başlamıştı. Ellerimi kucağıma bırakıp tekrardan hüngür hüngür ağlamaya devam ederken tüm bu olanları tekrardan düşünmüştüm. Biliyorum, hak etmiştim. Belki biraz daha cesur olsaydım bunlar başıma gelir miydi diye düşünmeden de edemiyordum.
Onun beni hiç tanımamasını dilemiştim o an. Ben korkaktım, özgürlüğüm elimden alındığında bile susmuş, kendimi bu hayata mahkûm bırakmıştım.
Ben Jeongguk 'un minik sevgilisi olmak için fazlasıyla korkaktım.
Ona eksik gelirdim. O her şeyiyle mükemmel birisiydi. Her alanda yeteneği vardı, çok anlayışlıydı ve inkâr edilemeyecek derecede yakışıklıydı. Fakat benim ona yetecek gücüm yoktu. Çocukluğumdan beri üst üste gelen şeylerden sonra hayatım boyunca kendime yaptığım tek yatırım çiçeklerim ve kedilerimdi.
Neyimi sevmişti benim? Absürt duran saçlarımı mı? Saçlarımla alakasız gözlerimi mi? Sevilecek hiç bir yanım yoktu.
Her iki elimin tüm parmakları yara dolduğunda hıçkırıklarım içinde ağlamaya devam ediyordum. Ağladığım şey, parmaklarımın acısı değildi. Beni sevmesine rağmen ondan uzak kalıyor olmamdı. Sonumuz nereye gider bilmiyordum ki bir sonumuz olur mu onu da bilmiyordum.
Tek bildiğim, hayatımda o olmayacaksa bir hayatım olmayacağıydı.
Daldığım düşüncelerden sıyrılmamı sağlayan şey, telefonuma gelen mesaj olmuştu. Gruptan, Soojin 'den ve Jimin 'den mesajlar gelmişti. Hiç birine cevap verememiştim.
Yatağımda biriken tüm kirli peçeteleri kaldırıp çöpe attıktan sonra banyoya gidip ellerimi ve yüzümü yıkamıştım. Yaraların kanı durmuştu. Kendimi tekrardan yatağa atıp gözlerimi kapattım. Tabi aklımdan çıkmayan gözler işimi zorlaştırmış kızaran gözlerimin tekrardan dolmasına sebep olmuştu.
Henüz yeni kurumuş olan yanaklarım akan yaşlarla yeniden ıslanırken kapının çalmasıyla hıçkırıklarım durmuştu.
Aceleyle ıslak gözlerimi silip saçlarımı düzelttiğimde çoktan kapının önüne varmıştım. Bu saatte evime kimse gelmezdi. Ki evime genel olarak kimse gelmezdi. İçimden bu kişinin babam olmadığına dair dualar ederken kapıyı açtığımda çoktan bu dualarımın gereksiz olduğunu anlamıştım.
Kızgın yüz ifadesi, ve buram buram gelen alkol kokusuyla yine içip içip geldiğini anlamıştım. Korkuyla geriye doğru çekilirken içeri hışımla girip kolumdan tuttuğu gibi zayıf bedenimi duvara fırlatmıştı. Elinde ekranı açık olan telefonu gösterirken gözlerimin şokla açılmasına engel olmamıştım.
Ellerim titremeye, kalbim hızla çarpmaya başlamışken sertçe kapıyı kapatıp tekrardan bana döndü.
"Kim lan bu lavuk!? Bunun altına mı yatıyordun yoksa!?"
Gür sesiyle bağırdığında olduğum yerde titremiştim. Bir şey demeden kafamı eğip ağlamaya başladığımda sertçe yanaklarımdan tutup kafamı kaldırmamı sağlamıştı. Gözüme sokmak istercesine Jeongguk ile öpüştüğümüz fotoğrafı gösterdiğinde yine aynı sinirle bağırmaya devam etti.
"Sana o gün demedim mi?! Evden dışarı çıkamayacak hale mi getireyim illa ki seni!?"
Göz yaşlarım olabilirmiş gibi daha fazla akmaya başlarken çaresizlikle konuşmaya çalıştım. Yanaklarımda ki elini saçıma attığında hemen kendimi savunmak için konuşmaya başlamıştım.
"A- ayrıldım ondan. Konuşmayacağım bir daha ye- yemin ederim ba- baba. Dışarı da çık- çıkmayacağım. "
Söylediklerimi umursamadan saçıma asılıp beni yere fırlattığında kendimi tutamayıp hızla yere çakıldım.
"Ayrılmışmış! Gösteririm ben sana sevgili yapıp evden kaçmayı! Okula bile göndermeyeceğim lan seni! "
Kemerini pantolonundan çıkarırken sinirle konuşmasıyla az sonra yiyeceğim dayak umrumda değildi.
Beni okula göndermeyeceğini söylüyordu. Jeongguk'u göremeyecektim. Kemerini çıkarttığında her iki ucunu avuçları arasına alırken sırtımı ona dönüp cenin pozisyonunda sırtıma gelecek olan darbeleri bekledim.
Her darbede özür diledim.
Her acı dolu darbede bana dokunmaya kıyamayan sevgilimden özürler diledim.
________________________
Kotu olduysa ozur dilerim 🤕
Diger bolumde gorusmek uzeree 🙋🏻♀️🧚🏻♀️✨
★