Selam, Umarım iyisinizdir.
Yeni bir kurguyla sizleri aydınlatacağım.
Bu kitap hep hayal ettiğim bir türden. O yüzden size iyi okumalar. Hepinizi öpüyorum 💙🐝
Kitap karakterleri tamamen kurgudur. Gerçek bir olay yoktur...
Şarkı, Sena Şener - Porselen Kalbim
~ Bir insana dengesini kaybettirip sonrada normal davranmasını bekleyemezsiniz ~
John steinbeck
Bir insan zengin olsa neye yarar. Evinde huzuru olmadıkça... , Parası olanda aynı kefene aynı toprağa girecek. Parası olmayanda aynı yere girecek. O yüzden paranın pekte bir anlamı yok.
"Allah belanı versin ne zaman ölüceksiniz. O kadar dayak yiyiyorsunuz benden hiçmi birşey olmaz be kadın seninde kızınında Allah belasını versin"
(Tokat sesleri)
Yatağımda uzanmış diz üstü bilgisayarımdan dizi izliyordum. Tabi annem ve babamın sesi izin verirse aslında , artık bana çok normal geliyor. 22 yaşındayım ve doğduğumdan beri ev böyle hatta ilk doğduğumda babam yine içip eve gelmiş. Beni beşiğimde görünce o anki aklıyla beni dövmüş daha 3 4 günlükmüşüm.
O yüzden bünyem çok alışık bu tür şeylere...
Sesler kesilince sıranın bana geldiğini anladım. Elimdeki bilgisayar'ı kapattım. Teslim oluyormuş gibi durdum ve babamı bekledim.
Kapım tekmeyle açılınca birden , çıkan ses beni çok rahatsız etmişti. O anki refleksle elimi kulağıma götürdüm.
"Vay vay vay naz hanıma bak sen içerde 3. Dünya savaşı cıkmış. Sende umursamadan burda oturup bilgisayara mı bakıyorsun ?" Sesimi dahi çıkartmadım. Içimden dua ediyordum "Allahım yalvarırım gitsin vurmasına razıyım ama konuşmasın o adam konuşdukça içimde biryerler parçalanıyor sesine bile tahammül edemiyorum." Diye söyleniyordum.
"Kime diyorum ha eşek başımıyım ben burada." Babamın o kahrolası gözlerine nefretle baktım. Hani derler ya en büyük şansımız babamızın olması yada en büyük şansızlığımız babamızın olmaması işte benim bir babam vardı ve benimde en büyük şansızlığım
olan babamın olmamasıydı.
Babam elimdeki bilgisayarımı alınca kafama atacağını idrak edebilmiştim.
Babam o ağır bilgisayarı kafama geçirince kafamın içinde çok değişik sesler geliyordu. Elektrik sesi gibi, dalga sesi gibi, çoğu sese benziyordu. Ben kendimi bildim bileli seslerden rahatsız olurum. Bu ses apayrıydı. Hayatımda hiç bu kadar rahatsız edici bir sese rastlamamıştım.
Her iki elimi kafama doğru uzattım ve vurmaya başladım. Annem ve babam şaşırmış bir şekilde bana bakıyorlardı. O sesi yok etmek istiyordum o yüzden kafama çok sert vuruyordum. Hiç beklemediğim birşey oldu. Babam elimi tutup. "İyimisin?" Dedi. Ben babama şaşırıp kalmışken kafamdaki seslerin yok olduğunu anladım ve bir oh çektim. O iğrenç seslerden kurtulmuştum.
Acımasız babam yine yaptı yapacağını bu seferde o iğrenç ellerini boğazıma götürdü ve sıktı. Ben orada boğulurken babam yine konuşmaya başladı. "O kuş beyninle beni kandıracağınımı sanıyorsun. Bu arada güzel rol yapıyorsun az kalsın hareketlerine inanıcaktım." İğrenç gülüşüyle konuşmasına son verdi. Arkasına dönünce nefes almakta zorlandığımı fark ettim o yüzden nefes almaya çalıştım ama çok zorlanıyordum.
Babam tam odadan çıkacakken bana dönüp "gözüm üstünde bacaksız" dedi.
Bu adamın benle derdi neydi bilmiyordum.
Ama artık bu adamda, insanlarda umurumda değildi.
Babam çok zengin biriydi. Maddi bir sıkıntımız yoktu.
Ama maddi sıkıntı dışında çok sıkıntımız vardı.
Bazı insanlar vardır para için kendilerini rezil ederler. İşte o cahil insanlara durumu anlatamıyorum. Bizim paramız varda ne işe yaradı. Huzur olmadıktan sonra,
Babamlar çıktıktan sonra ayağa kalktım. Duş alıcaktım eğer duş alırsam o adamın parmak izleri bedenimden akıp giderdi.Tabi kalbimdeki bıraktığı izleri asla... onlar benim kaderim olarak oraya gömülüydü.
Üstümdeki beyaz tişörtü ve siyah taytı çıkarttım. Taytımı çıkarttığımda gözüme bacağımdaki kemer izleri takındı. İnternette hep short giyen kızları, etek giyen kızları görüyordum. Ben bacağımdaki bu izler yüzünden shortta giyemiyordum etekte.
Küvetin içini doldurması için suyu açtım su dolmaya başladığında aklımdan su bile dolmayı başarıyor. Ben 22 yaşındayım ve hiç bir şey başaramadım. Diye geçirdim.
~
Küvetten çıktığımda, bornozumu üstüme geçirdim. Havasız banyomdan çıktım. Gıyinme odama doğru ilerledim. Dolabının içinde, Üstünde "I'm a living dead" yazan siyah bir sweatshirt gördüm. Bu sweati geçen gün almıştım. Modeli hoşuma gittiği için , üstündeki yazıyı yeni fark ediyordum. Hemen odama dönüp telefonumu aldım. Çeviriye "l'm a living dead" yazdım. Türkçe anlamı "yaşayan bir ölüyüm" dü. Aldığım sweat bile beni anlatıyordu. Telefonumu yatağıma bıraktım ve giyinme odama doğru ilerledim.
Siyah sweatimi aldım altım içinde siyah kırmızı çizgili pijamamı aldım.
Gıyindikten sonra kendimi yatağıma attım. Yorganımı kafama kadar çektim. Telefonumda biraz gezindim sonrada ▪instagrama▪ girdim. Kendi resmi hesabım yani @ahu naz kaya hesabımdan çıktım. Altta yeni hesap ekleye bastım. Kendime bir fake hesap açtım. Hesabımın ismide @yaşayanbirölüyüm dü. Bu hesapta naz olmayacaktım. Burada ahuyla devam edecektim artık bu ahu , naz gibi ezik olmayacaktı. Yeni arkadaşlar edinicektim. Kendime söz veriyorum.
...
Bölüm sonu.
Nasıldı?
Umarım beğenmişsinizdir.
Bu sefer farklı birşey denedim bence kitabın konusu güzel umarım kitabımızın okuma sayısı yükselir.