Selamlarrr
Evet ben geldim ölmedim yaşıyorum arkadaşlar.
Final bölümü ile karşınızdayım.
Oy ve yorum istiyor bu dilenci sizden.
Başlama tarihi: 14/08/2023
Bitirme tarihi: 28/04/2024
İyi okumalarr.
Pastamı hazırlamış şuan ise hazırlanıyordum.Nisan ayına girmiştik ve havalar ısınmaya başlamıştı.Bu yüzden beyaz askılı dizimin bir kaç santim üstünde bitin bir elbise seçmiştim.
Onun gibi beyaz olan yeni aldığım spor ayakkabılarımda onunla bir uyum sağlamıştı.
Saçlarımı düzleştirici ile düzleştirip salık bırakmış ve hafif bir makyaj yapmıştım.Güzel olduğumu düşünmüştüm.
Zaten güzeldim de o ayrı.
Gri renkli zincirli çantama da telefonumu, cüzdanımı ve parfümümü içine atmıştım.
Odadan çıkarak,oturma odasına ilerlemeye başladım.Abimi de çağırcaktım, belki Buse onu görünce sevindirdi.Sevineceğine emindim.
Girdiğimde abim yayılmış televizyon izliyordu.Gözleri bana kaydığında sorgulayan gözlerle üstümü süzdü."Bakıyorum yine süslenmişsin, nereye böyle?"
"Piknik yapıcağız arkadaşlarla senin de gelmeni istiyorum."Oflayınca sırıttım.
"Benim ne işim olur piknikle,gitmiyorum ben hiç bir yere."
"Mızmızcılık yapma abicim,senin gibi koca adama yakışıyor mu?Ayıp Ayıp."Ters bir bakış atıp duruşunu düzeltti ve ayağa kalktı.Bardağında kalan yarım kolayı da dikince bu sefer ters ters ben bakmaya başlamıştım.
"Ben giyinip 15 dakikaya gelirim sen kapıda beni bekle,"dedi ve benim birşey söylememe izin vermeden hızla oturma odasından çıktı.
Gıcık, gıcık, gıcık.
Bende oturma odasından çıktım ve mutfağa girdim,pastam masanın üzerinde duruyordu.Çilekli yapmıştım, bence çok güzel olmuştu.
Onu bir pasta kutusuna yerleştirdim, kucağıma da aldığımda artık gitmeye hazırdım.
...
Abimde hazırlanmıştı ve çıkmıştık apartmandan abim arkamdan geliyordu.
Pikniği parkta yapmaya karar vermiştik, daha doğrusu ben karar vermiştim.Pastayı yapmadan önce Buse'ye mesaj atmış; pikniği bizim apartmanın önünde ki parkta yapacağımızı diğerlerine de söylemesini rica etmiştim.
Tam karşımızda olduğu için bir kaç adımda gelmiştik bile.
İlerde gördüğüm kadarıyla Kaan ve Can gelmişti bile masaları birleştirmiş yere de pike sermişlerdi.
El salladığımda ilk Can farketti, yönümüzü onlara doğru döndürdük,nihayet yanlarını geldiğimizde Can ve Kaan'la sarıldım, abimde sadece hal hatır sormuş ve tokalaşmıştı.
Yavaş yavaş diğerleride geldiğinde sadece Buğra gelmemişti,onunda geldiğini görünce oturduğum yerden kalkmış ona doğru koşmaya başlamıştım.
Ona doğru atladığımda dengesi bozulsa da ayakta durmayı başarmıştı.
Meyve poşeti olmayan eli belimi buldu ve boynuma küçük bir öpücük bıraktı.
"Çok özlemişim ben güzelimi,"demiş ve doya doya kokumu içine çekmişti.
"Bende seni özledim yakışıklım."
Birbirimizden ayrıldığımız da elimi tuttu ve masaya doğru ilerlemeye başladık.
Herkes getirdiklerini masaya bırakmış ve hazırlamışlardı.Buğra da meyve poşetini masaya koydu, Buse ve Merve de o meyveleri bir tabağa doğrayarak hazırladıkları masaya yerleştirmişlerdi.
Gözlerim abimin Buse'ye olan bakışlarını kaydı.Bir farklı bakıyordu sanki,abimde önceden hiç böyle bakışlar görmediğim için şaşkındım.
Buse ise abimin bakışlarını hiç farketmemişti,farketse utançtan yerin dibine girerdi.
Bakışlarımı onlardan çekip yanımda olan Buğra'ya baktım.Bazen düşünüyordum, nasıl anlamamıştım beni sevdiğini ya da benim onu sevdiğimi?
O gün ona onu sevdiğimi söylemeseydim ne olurdu acaba diye düşündüm.Burada onunla ve arkadaşlarımla beraber piknik yapıyor olur muyduk yine?
Çok düşünüyordum belki de bunların hiç biri olmadı ve olmazdı da ben onla çok mutluydum.
Buğra üstünde olan bakışları hissetmiş olacak ki o da bana baktı,gülümsedi.
"Ne o?Yoksa tekrar mı aşık oldun bana,"diyerek sırıttı.
Hâlâ gıcıktı galiba bu gıcıklığı ömür boyu sürecekti.
"Gözüm dalmış sadece,"dedim ona sinirle bakarken o ise bu halime gülüp hadi oradan bakışları atıyordu.
"Hadi gelin masaya sizi mi bekleyeceğiz."Merve'nin bağırmasıyla masaya doğru ilerleyip oturduk.
Hem sohbet ediyorduk hem getirdiklerimizi yiyorduk.
Abimin Buğra'yla sevgili olduğumu biliyordu o yüzden böyle ses etmiyordu, abime söylediğim de şaşırmış inanmamıştı ama şuan bizim mutlu olmamız onu da mutlu ediyordu.
"Ay böyle toplu şeyler yapalım he çok güzel oluyor."Buse'nin dediğine hak verdim,cidden çok güzel oluyordu.
"Evet güzel oluyor yine yaparız bir ara,"dedim bende.
Can durur mu?Atladı hemen sohbete,"ben top getirdim oyun falan da oynarız ne dersiniz?"
İyi yapmıştı aslında hep böyle kös kös oturacak halimiz yoktu ya, birazda oyun oynardık.
Kaan,"oynarız,oynarız ben bi'karnımı doyurayım."
..
Hepimiz karnımızı doyurduktan sonra ortada sıçan oynamaya karar verdik.
Çok oynardık eskiden,ne güzel günlerdi ya.
"Şimdi takım oluşturacağız.Herkes bir kağıda adını yazsın iki tane içinden karıştırıp takım başkanı seçeceğiz,"dediğimle hepsi başıyla onaylamış bende dahil hepimiz kağıda isimlerini yazmış ve gözükmes diye katlamıştık.
Elimde duran kağıtları iki elimle kapatıp çalkaladım ve iki tane arasından seçtim.
Birinci takım başkanı:Can
İkinci takım başkanı:Kaan
"Birinci takım başkanı Can,"dedim.
"İkinci takım başkanı Kaan,"takım başkalarını da seçtiğimizde onlarda ilk kim seçsin diye taş kağıt makas oynadılar, Kaan ilk seçecek kişi oldu.
Kaan,"Merve."
Can,"Buğra."
Kaan,"Derya."
Can,"Buse."
Kaan,"Alya."
Can da en son abim kaldığı için onu aldı ama ben mutsuzdum,ben niye Buğra'yla aynı takımda değildim ki!
Sevenleri ayırıyorlar.
Birinci takım ortaya geçti,elimde olan topu attığım an oyun başlayacaktı Derya'da yanımda duruyordu,o pek atamadığı için sen at demişti.
Karşımızda da Kaan vardı.
Benim atmamla oyun başladı, çok sert attığım için Buse kaçmamış ve elenmişti ofladığında bu haline güldüm.
Böylece oyuna devam ettik.
...
İki saat ortada sıçan oynadıktan sonra baya yorulmuştuk.
Şuan ise oturuyor çay içiyorduk.
Buğra'nın omuzuna başımı koymuş rahatlıkla gülümsüyordum.
Umarım her zaman huzurlu ve mutlu oluruz.
Son.
Bir hikayenin sonuna geldik.
Alya ve Buğra'yı çok özleyeceğim,ikisinin yeri her zaman ayrı olacak bende.
Özel bölüm gelmeyecek bu arada onu belirteyim şimdiden.
Kendinize çok iyi bakın başka kurgular da görüşmek üzere.
Sizi çok seven Mazalin.