Satır arası yorumlarınızı bekliyorum...
Adam yatağından çok farklı bir sevinçle kalktı, çünkü sevdiği kadına aşık olduğunu söyleyecekti var mı ki bundan daha güzel bir sevinç?
Ne demişler;Aşk her şeye değer,cidden aşk her şeye değer mi ki,kişiden kişiye değişir aşk,onun için ölümü bile göze alıyorsan gerçek aşktır ama onun ilk hatasında terk edersen,gerçek aşk değil sadece hevestir,peki Barış Elçin'i gerçekten sevdi mi,gerçekten aşık oldu mu Elçin için her şeyi göze aldı mı?(Aldı mı?)
***********
Adam sete gittiğinde herkesin bir anda İyi ki doğdun Barış demesiyle şaşırmıştı,herkesin doğum günü dileklerini,hediyelerini almıştı ama gözü her yerde bal gözlü kadını arıyordu. Elçin'i aşkını,ama kadın yoktu adam büyük hayal kırıklığına uğramıştı,oysaki bu günü böyle düşünmemişti herkesden önce Elçin'in yanına gidip,onun için hazırladığı videonun olduğu belleği verecekti, ama öyle olmadı, telefonuna gelen bildirim adamı daha da kötü yaptı,çünkü bugün doğum günüydü ve sevdiği kadın yanında olsun istemişdi,kadın yanında olmayıp bir de üstüne fotoğraf atmıştı evet fotoğraf boğazda Elçin'in olduğu bi kareydi, adamın üzülmesine engel olamadı,en mutlu günü olacaktı bugün,neden olmamıştı Barış aşkı biraz hafife mi almıştı karşısına hiç bir engel çıkmadan aşkına ulaşacağını mı sanmıştı ya da aşka erken mi yakalanmıştı,o yüzden mi paramparça olmuştu. Barış zaten kendini bunlara hazırlamıştı,ne olursa olsun,iyi ve ya kötü bir sonuç alırsa alsın en azından deneyeceğim ileri ki zamanlarda pişman olmayacağım demiyor muydu (Diyor muydu ben unuttum da🤔😅)
Neden bu kadar paramparça olmuştu ciddi ciddi aşka hazırlıksız mı yakalanmıştı adam.
---------------------------------------------
"Bildiğin yoktu bugün sette,bir mesaj bekledim o da gelmedi,hadi bunları geçtim en çok canımı yakan bu gece için hazırlık yaptığım o boğazda fotoğraf paylaşması.
Zaten neyime benim aşık olmak,ben soğuk Barış olarak yaşıyordum hayatımı,hak ettim ben bunu,bir de aptal gibi tutuldum hem de ilk gördüğüm anda,salaklık bende 6 ay içinde nasıl kapalı kutu misali olan kalbini açtın nasıl aldın birini kalbine nasıl aldın."
"Tamam lan,yeter bu kadar en azından ileride neden yapmadım diye pişman olmayacaksın,"
"Lan oğlum ne pişmanı kızın eline geçmedi bile video, ya onu geçtim hani bana aşıktı,hani gözler de o korku vardı,hani sette ki doğum günüme bile gelirdi,hani nerde Salih nerde,içim paramparça oldu,benim kalbim paramparça oldu,hata bende niye size uyup bi işe kalkışdım ki,niye yani içim de yaşardım ben o aşkı,zaten Barış kim, aşık olup aşkını yaşayan bir adam kim."
"Yeter oğlum yeter ya,tamam sevmemiş seni biz yanlış anlamışız, 2 saattir aynı şeyleri tekrarlıyorsun bende cevabını vereyim Barış kim biliyor musun?
Barış Arduç,genç kızların gözdesi,bir o kadar da annesinin biricikleri arasında. Gönlünü kızıl saçlı birine kaptırmış,ama istediği sonucu alamayan,aşk acısı çeken bir adam. Genç kızlar onu Çarpık Gülüşlüm, diye seviyor..."
"Bu cevaplar bana yetmiyor,niye gelmedi hata mı yaptım,bilemeden onu kırdım mı onu da bilmiyorum,sevmiyordu madem gelseydi,bir karakterin ardına saklanmadan kokusunu son kez içime çekseydim,bu saatten sonra zaten sahneler dışın da sarılacağımı zannetmiyorum."
"Kardeşim valla neden gelmedi bilmiyorum,bugün de seti vardı ama bitince gitmiş eve,belki acil bir işi çıktı diyeceğim de sahilde fotoğraf paylaşmış olduğu için saçma olacak."
"Salih kardeşim sen al bunu, video bunun içinde sen de kalsın,kimseye izletme,bende kalırsa ben kötü olurum,şimdiden belli çünkü."
"Tamam o zaman bu bende kalsın da ben gideyim sen de yanlız kal biraz ama sakın içki içme,2 saatte dönerim, basket oynamaya gideriz."
"Düşünürüz kardeşim,pek keyfim yok ama"
************
Umut var mıydı,gemi gelecek miydi,ya da en önemlisi adam o dümeni bırakacak mıydı?
Adam,arkadaşı gittiğinden beri,telefona bakıyordu,mesaj gelir mi ki diye umut ediyordu, her geçen dakika umudu azalıyordu,ama adam yılmadan bekliyordu,çünkü en iyi kendisi bilmesi gerekiyordu,Umut Daima Var! diyen de kendisi değil miydi,peki aşkda da umut var mıydı, varsa Barış ve Elçin aşkına uğrar mıydı o umut, ya da gemilerini mi batırmaları mı gerekiyordu,hangisini seçiceklerdi umut edip sonunda mutlu olmayı mı yoksa gemiyi batırıp sonsuza dek mutsuz kalmayı mı,bedenler ayrı kalsa kalsa da ruhları kalpleri ayrı kalır mıydı?
Ne demiş Cemal abimiz;
Bir destan yazar gibi durmadan gündüz gece ben hep seni yazmışım yüreğime gizlice....
Adam da gizli gizli yazdı yüreğine sevdiği kadını,aşkını kalbine ilmek ilmek işlemeşti. Nasıl da emek vermişti,aşkına,sevgisine,hataya mı düşmüştü kadını severek,aklına söz geçirebilirdi,ama kalbine söz geçirmek mi asla!
Zaten aşk da acı çekeceğini bile bile sevmek değil mi? acı çekersen aşk olur,acı çekersen sevda olur.
Her şeye başlamadan önce bunları düşünmemişmiydi adam? düşünmüştü adam ama kadın da ona aşık zannediyordu o zamanlar,o zamanlar aşka inanıyordu,şimdi de inanıyordu ama eskisi kadar değil.
" Evet sevgilim,küçük öyküm bitti artık;ama bugün yazdığım sonuç bölümünden memnun değilim,daha iyi olabilirdi,burası kuşkusuz...."
-Franz Kafka
---------------------------------------------------------
"Anlat Elçin bugün neden yoktun,Barış'a hani mektubu verecektin neden gittin?"
"Kalamadım çünkü kalsaydım çok kötü olacaktım,mektubu neden mi vermedim,dün akşam instagramda geziyordum. Barış'ın profilinde etiketlenen yere bakmak istedim. Bi kız Barış'la fotoğraf paylaşmış,canımın doğum gününden diye,belliydi basbaya sevgilisiydi işte,bende o yüzden mektubu vermedim,doğum gününe kalmadım."
"Peki ya sevgilisi değilse, üzüleceksin işte o zaman."
"Adım Elçin gibi eminin sevgilisi."(çok emin olma derim ben😏)
"İyi öyle diyorsan. İyisin demi?"
"İyiyim hemde hiç olmadığım kadar."
Yalan
"O zaman ben gidiyim artık canım görüşürüz."
"Görüşürüz canım"
********************
Yalan söylüyordu kadın,umudu kırılmıştı,içi paramparça olmuştu,üzülüyordu da,ama ELBAR olmayacaktı,o yüzden kadın aşkını içine gömmeyi tercih etti.
Zaten her şeyde içine gömmesiyle olmamışmıydı?
Kapının çalmasıyla düşüncelerinden sıyrıldı kadın,istemeye istemeye kalkıp kapıyı açmaya gitti.
"Salih?"
"Elçin müsait misin? 5 dakika konuşsak?"
"Müsaitim gel ne oldu? şöyle otur konuşalım."
"Sabah setteydin,neden Barış gelmesine yakın gittin,doğum günü kutlamasına kalmadın,evet bunları sana sormam saçma, ama bunu kardeşim için yapmam gerekiyor. Elçin sakın inkar etme,Barış'ı seviyorsun, bugün eğer orada olsaydın, şuan burda oturuyor olmayacaktın neden gittin sadece bunu söyle bana neden?"
"Bak Salih,haklısın seviyorum,ama eskiden şuan seviyordum diyebilirim neden gelemediğim konu da canım istemedi."
"Nasıl 1 günde sevgini çöpe attın,nasıl canın istemedi,Barış'ın ne kadar üzüleceğini tahmin etmedin mi?"
"Tahmin etmedim çünkü,Barış'ın sevgilisi var,o yüzden üzülmez,dün gece doğum günü kutlamışsınız gelemedim teyzemdeydim ama iyi ki gelmemişim,o kızla,sarılmalarını filan göremezdim."
"Ne sevgilisi nerden çıkardın bunu?"
"Ben o kadar Barış'a âşıktım ki,dün gece etiketlenen fotoğraflara bakıyordum,bi kızla Barış sarılmış, kızda canımın doğum gününden yazmış."
"Elçin öyle değil gerçekleri öğrenince,üzüleceksin,o kız Barış'ın-"
"Duymak istemiyorum,Salih."
"Tamam peki ama gerçekleri öğrendiğinde çok üzüleceksin. Al bunu izle,ama pişman olacaksın beni dinlemediğin için."
"Bu ne?"
"Sen izle benim gitmem lazım görüşürüz,ha bu arada o kız,Özge Barış'ın yengesi yani abisinin eşi."
"Öyle mi,görüşürüz."
Kadın masada şaşkın şaşkın oturuyor,kulağında o kız Özge,yengesi yani abisinin eşi,çınlıyordu. Nasıl hemen inanmıştı,hayır soy adına da mı dikkat etmemişti.
"Aptal Elçin,aptal"
Kadın elinde ki belleğe baktı ne olduğunu bilmiyordu ki,oturduğu yerden kalkıp salona gitti,belleği televizyona takıp,açılmasını bekledi.
Açıldığın da Barış'ı sevdiği adamı görmeyi beklemiyordu.
Elçin kızılım,kalbimin kızıl süsü, ne desem nasıl anlatsam bilmiyorum,zaten bilemem de çünkü seni anlatılmayacak kadar çok seviyorum...
Artık seninle aynı evi paylaşmak istiyorum,senin kokunla uyumak senin kokunla uyanmak istiyorum.
180 gün geceyi bitirdim seni düşünmekle … Bir günü daha bitirdim seni beklemekle! Bir saatim daha geçti seni özlemekle… Ama bir saniyeyi daha kaçırmadım seni sevmekle…
Elçin kos koca 180 gün geçti sensiz. O 180 günden bugüne kadar ölüp ölüp dirildim sana bunları söylemek için,şimdi sen diyeceksin ki böyle ilan-ı aşk olur mu,merak etme sevdiğim bu sadece fragman asıl ilan-ı aşkı merak ediyorsan,ya da boş ver bunları sen beni seviyorsun dimi,seviyorsun adım Barış gibi eminim hem tek ben demiyorum herkes diyor.
Bazıları diyor ki asla senin gibi soğuk birine aşık olmaz öyle bir kadın,tek taraflı bu aşk diyorlar, ama yalan sen beni çok seviyorsun gözlerinde gördüm. Seviyorsun demi sevdiğim?
Eğer beni seviyorsan seni tam burada bekliyeceğim izlediğin gün burada ol saat tam 17.00
Boğaza gel,mutlaka gel seni bekliyeceğim.
(Boğaza dönerek)
-Ey koca İstanbul,aşıkların şehri koca İstanbul, bana ne iyi geldin şu 5 ayda, Elçin'i aşkı mı getirdin...
Ey İstanbul bana söz ver ne olursa olsun Elçin'le beni ayırmayacaksın. Olur da biz kendimiz ayrıldık sen bizi geri barıştıracaksın!
(Halen boğaza dönük, kollarını iki yana açarak)
Duy beni İstanbul!
Ben Elçin'i çok seviyorum!...
Duy Benii!!
Televizyonun dibine çöken kadın hıçkıra hıçkıra ağlıyor bir yandan da televizyon da ki adamın suratını seviyordu nasıl bir hataya düşmüşdü de adamı sevmemekle itham etmişti...
Hello ben geldim🙋!
Allahım ne kadar da acımasız pis bi yazarım ben bir türlü sevgili olamadılar! Ama söz diğer bölüm olacaklar sevgili,ilham perilerim bugün bu yönde gitti.
Bu bölümü yazarken en çok dinlediğim şarkılar:
Murat Boz-Üzüleceksin
Oğuzhan Koç-Bulutlara Esir Olduk
Buray-Sahiden
Anıl Durmuş-Unutamadım Adını
Bu aradaaa 2 bin okumayı geçmişiz çok teşekkür ederim🎉🎉🎉🎊
O zaman dans,o zaman renk💃💃
Oylar ve yorumlar istediğim gibi olursa yeni bölüm Cumartesii.
Ve bu bölümü sabırsızlıkla bekleyen gerek özelden olsun,gerek yorumlarla beni güldüren,barisbitane ye hediye ediyorum🙏
-Ezgi😎🤓