Canlarım benim biliyorum bayadır bölüm paylaşamadım.Ancak yazdığım bölümü yanlışlıkla telefonumdan sildim ve tekrar yazmak zorunda kaldım.Aynı bölümü yazmak için çok uğraştım ama yanlışlarım olmuş olabilir.Geç yazdığım için çok özür diliyorum.Yanlışlarımı affetmenizi rica ediyorum.Sizleri çook seviyorum.Bu bölüm yaz boyunca beni unutmayıp arayan tüm dostlarıma gitsin.
Arjin'den
Yıkadığım taze naneleri de doğrayıp yemeğin içine doğradım.Domates ve nanenin eşsiz uyumunu içime çekip kapağı kapattım.Öğlen yemeği de hazırdı.
-Herşey tamamdır diye mırıldandım.O sırada iki kol belimi sımsıkı sardı.Mutfağı saran erkeksi kokudan Çağan olduğunu anlamıştım.Zaten ancak o bana sarıldığında içim güvenle doluyordu.Kafasını boynuma eğdiğinde nefesini yanımda hissettim.Kulağıma eğilip
-Kıskanıyorum ama dedi.Arkama dönüp
-Nedenmiş o diye sordum.Dudaklarını çocuk gibi büzerek
-Onlarla daha çok ilgileniyorsun dedi.Bi yandan da parmağıyla yemekleri göstermişti.Bu tavrı beni gülümsetmeye yetmişti.Küçük oğlumu rahatlatmalıyım diye düşünerek bende onun kulağına eğildim.
-Onlarla yatmıyorum.
Bu söylediklerim onu piççe gülümsetmişti.Bu sırada Çağanın dudağındaki yara gözüme takılmıştı.Elimi yaranın üzerinde yavaşça gezdirip
-Canın çok yanıyor mu dedim.
-Sevgilim biraz hırçın dediğinde ikimizde gülmeye başladık.En azından canının yanmadığını bilmek beni rahatlatmıştı.Bu konudan konuşurken sabah Ilgının aradığı aklıma gelmişti.
-Sevgilim sabah Ilgın aradı dün olanlardan baya canı sıkılmış özür diledi dedim.Çağanın suratı düşmüştü ve yüz kasları gerilmişti.Sinirlendiği her halinden belliydi.
-Ilgının özür dilemesi gerekmez ama o şerefsizi görürsem ...
Tam küfür etmeye başlayacakken ağzını elimle kapatıp
-Şimdi moralimizi bozmayalım hayatım dedim.Daha fazla konuşursak Çağan iyice sinirlenecekti.Yemekten bi kaşık alıp dudaklarımı yaladım.Bi yandan da beğendiğimi belli eden sesler çıkarıyordum.Çağanın gözlerinin dudaklarıma takıldığını fark edince yutkundum.
-Şeyy Tadına bakmak ister misin diye sordum.Çağan o piç gülümsemesini tekrar takınıp dudaklarıma yapıştı.Kaşığı masaya bırakıp dudaklarına karşılık verdim.Çağan belimden tutup beni kendine daha çok yakınlaştırdı.Nefes almak için ayrıldığımızda
-Yemek çok güzel olmuş dedi.
-Öyle miii Çağan bey dedim gülümseyerek.Çağan ani bi hareketle beni mutfak tezgahına oturttu.Oturturkende bacaklarımı okşamıştı.Onun dokunduğu
yerler yanıyordu.Şu an onu istiyordum.Refleks olarak dudağımı ısırdım.Çağan bu hareketime karşısında dayanamayıp beni kendine yakınlaştırıp dudaklarıma eğildi.Tam o sırada çalan zil tüm dikkatimizi dağıtmıştı.Üstelik zil durmaksızın çalıyordu.Çağan bi küfür savururken ben tezgahtan inip kapıya koştum.Kapıyı açtığımda tam tahmin ettğim gibi Gece sinirlenmiş bi şekilde içeri daldı.Zaten benim canım arjadaşımın en olmaz yerlerde gelme gibi bi özelliği vardı.Bi yandan da söyleniyordu.
-Yuhh yani kaç saattir kapının önündeyim
-Gece altüstü bi kaç saniye bekledin dedim.O sırada Çağan da yanımıza gelmişti.Gece bi Çağana bi bana bakıp pis pis sırıttı.
-Sanırım yanlış zamanda gelmişim.dedi.Beni sıcak basmıştı.Böyle konuları açıkça konuşabilen biri olmamıştım hiç bi zaman .Ben gözlerimi kaçırarak
-Yok canım derken Çağan memnuniyetsiz bi tavırla
-Aynen Gece yanlış zamanda geldin dedi.Gece biliyordum bakışları atarken ben de konuyu değiştirmek için
-Salona geçelim dedim.Çağan duş almak için odasına çıkarken biz Geceyle koltuğa oturmuştuk bile.
-Söyle bakalım neden sinirlerin bozuk
Gece saçlarını rastgele toplamış ve yüzü sapsarı halde gelmişti.
-Önemli bişey değil dedi.Yinede inandırıcı olmamıştı.Gece çok güçlü bi kızdı ve aklına taktığı şey ciddi bi konu olurdu.
-Gece sorun ne diye tekrar sordum.Kafasını ellerinin içine alıp eğilerek düşünür bi vaziyette bi kaç saniye durdu.Sonra tereddüt ederek konuşmaya başladı.
-Arjin Ahmet ve benim bi
Biraz durup devam etti.Söyleyeceklerini kendininde sindiremediği belliydi.
-Bizim bi çocuğumuz olmazsa ne olur ?
Bu sorduğu soruya bi anlam verememiştim.Beklemediğim bi soruydu.Ayağa kalkıp Gecenin yanına oturdum.
-Gece şimdiye kadar olmadı diye olmayacak değil ya elbet bi gün benim de yiyenim olacak dedim.Onunda moralini yerine getirmek için gülümseyerek söylemiştim.
-Arjin çocuğumuz olmazsa ne olur söylesene dedi.
Abim asla böyle bi şey yapmazdı ama töremiz gereğince başka bi kadınla evlenmek zorundaydı çünkü o çocuk abimden sonra aşiretin başına geçecekti.
-Gece şeyy yani elbet olur dedim.
Gece birden ağlamaya başladı.Elini tutup ona destek oldum.Ağlamaklı bi sesle konuşmaya başladı.
-Başka bi kadınla evlenecek dedi.Konuştukça daha fazla ağlıyordu .
-Gece abim asla böyle bi şey yapmaz hem sen nerden duydun bunu diye sordum.
-Dün Ahmet amcasıyla konuşurken duydum.Ona ısrar ediyorlar.
-Gece abim seninle evlendikten sonra çok değişti.Eskiden çok kızgın ve sertti.Şimdi gözlerinin içi gülüyor.Bunlar seni sevdiği için.Asla senden başkasıyla olmaz.Bunu asla düşünme dedim.Hala gülmemişti ama en azından ağlaması durmuştu.
-Neden bu kadar moralini bozdun bakıyım.
-Arjin Ahmeti başka biriyle asla paylaşamam .Üstelik beni çok zorluyorlar baskı altında olunca sinirlerim bozuldu dedi.
-Annem mi baskı yapıyor
-Hayır ama Ahmetin yengesi dahil ailenin yaşlıları şimdiden çocuk doğarsa evde durursun demeye başladılar.Hem bebek istiyorum hem çalışmak.İki türlü arada kaldım.
-Bunları dert etme Gece sonuçta abimin yanında yapacaksın çizimlerini .Bebiş gelince bi süre çalışmazsın bu arada işe başlıyosun sanırım.
-Evet Arjin bi hafta sonra evleri çizmeye başlıycam ama bu seferde bana çalışıyo o çocuk yapamaz falan diycekler dedi.
-Tamam artık bu konuyu kapatıp işe başlamanı kutluyoruz dedim.
-Hiç havamda değilim valla
-Gayet de havandasın Gece hanım akşam sen ben Çağan ve abim yemeğe çıkıyoruz dedim.Henüz Çağanın haberi yoktu ama onu ikna etmenin yolunu çok iyi biliyordum.
Hece'den
Sabah erkenden kalkıp üniversiteye gitmiştim.Sınavlar dersler falan derken saat dörde geldi ve ben soluğu barda aldım.Henüz çok kişi yoktu.Sayın patron da gelmemişti.Anıla selam verip yanına geçtim.İlk defa onu bu kadar gülerken görmüştüm.
-Bakıyorum da baya mutlusun kanka dedim.
Ben böyle söyleyince gülümsemesi iki katına çıktı.
-Gizemle randevum var dedi.Neden güldüğü belli olmuştu.Gizem erkenden beni arayıp Anılla özel bi yemeğe çıkacaklarını söylemişti.
-Eee nereye gitceksiniz dedim.Millet sevgilisini takıp koluna geziyo ben garip ben öksüz takılıyordum.Bu yüzden sesim isyankar çıkmıştı.
-Daha belli değil ama mutlaka çıkma teklifi edicem artık beklemek yok dediğinde ona sıkıca sarıldım.
-Tebrik ederim valla o kadar yıl sonra bu kararı vermen senin için büyük gelişme .İkinizden de az çekmedim.Sürekli arada kalan ben oldum artık kurtuluyorum dedim.
Önlüğümü bağlarken bi yandan da takılmaya devam ediyordum.
-Çocuğunuzun adını da Hece koyarsınız dedim.
Anıl bana ne alaka der gibi bakarken Ilgın bi kızla bara girdi.Tüm dikkatimi o gıcık suratı bozmuştu.Üstelik her gün farklı bi kızla geliyordu.Kız masaya oturunca Ilgın yanımıza geldi.Ben göz göze gelmemek için gözlerimi kaçırırken o Anılla konuşmaya başladı.Müzik sesinden dolayı konuştukları duyulmamaya başlamıştı.Sonunda Ilgın kulağıma yaklaşıp konuşmaya başladı.Nefesini bıynumda hissetmek beni ürpertmişti.
-Anıl izin aldı bugün onun yerine sen bakacaksın dedi.
Aslında bunu başka biri için yapsam itiraz ederdim ama Anıl ve Gizem için buna katlanacaktım.Kafamı salladım.Ilgın da önündeki adını bilmediğim içkiyi tek içişte bitirip birlikte geldiği kızın yanına döndü.
Arjinden
-Çok güzelsin sevgilim diyen Çağana döndüm.Bu iltifat beni mutlu etmişti.Kırmızı sade elbisemi giyinip kahve rengi saçlarımı hafif kıvırmıştım.Hafif makyaj da eklenince sade ama şık olmuştum.Çağanın yanaklarından öpüp elimle ruj lekesini sildim.Yanağındaki leke çok komik durmuştu.Leke tamamen geçince elimi çektim.Çağan elimden tutup beni kendine çekti.
-Yemeği kabul ettiğin için teşekkür ederim diye fısıldadım.
-Eğer teklifini yapmadaydın kabul etmeyebilirdim.
Bu çıkarcı hali beni sinir etmişti.Koluna vurup
-Çıkarcı seni dedim.
-Ahh ne vuruyosun yaa derken bi yandan da kolunu ovuşturuyordu.
-Sen hak ettin Çağan dedim.O sırada dışarıdan korna sesi gelmişti.
-Geldiler hadi çıkalım dedim.Çantamı aldım tam çıkarken Çağan elimi tuttu.Başımı boynuna yasladım ve birlikte dışarı çıktık.
***
Garson şampanyayı patlatıp bardaklarımıza koydu.Kadehimi kaldırıp
-Gecenin yeni işine dedim.
Kadehlerimizi tokuşturup birer yudum aldık.Daha doğrusu sadece ben bi yudum almıştım.Herkes yarılamıştı.Abim telefonunda baktığı dosyalardan kafasını kaldırıp
-Arjin artık seninde işini kutlasak diyorum dedi.
Aslında bende bayadır işe başlamayı düşünüyordum ama ne zaman çalışacak olsam mutlaka bi problem çıkıyordu.
-Abi aslında başlıycaktım ama Süleyman olayından sonra ...
Devamını getirememiştim.Zaten masadaki herkesin suratı düşmüştü.Çağan eliyle masanın altından bacaklarımı okşayıp bana destek oldu.Abim kendini kötü hissetmiş olacak ki telefonunu masaya bırakıp
-Arjin sen seversin tatlı isteyelim mi dedi.Onun kendini kötü hissetmemesi için gülümseyerek
-Teşekkür ederim abi almayım Gece sağolsun sürekli tatlı yiyoruz kilo aldım dedim.Gece bana kızgın bakışlar attı.
-Aa sanki silah zoruyla yiyosun dediğinde
Hepimiz gülmeye başladık.Gülerken bi an başım dönmeye başlamıştı.Fark ettirmemek için kafamı hafif öne eğdim.Sanırım yemekler ağır gelmişti.
-İyi misin sevgilim
Çağana bakarak gülümsedim
-İyiyim aşkım elimi yüzümü yıkasam iyi olur dedim.Bi yandan da ayağa kalkmıştım.Çağan ve Gece tam kalkacakken elimi hayır anlamında salladım.
-Hemen gelirim siz içkilerinizi için dedim.Ardından yavaş adımlarla tuvalete girdim.Ancak ayağa kalkar kalkmaz başım tekrar dönmeye başlamıştı.Üstelik bu sefer gözlerim de bunalıklaşmıştı.Tuvaletteki duvarlara tutunup destek aldım.Elimdeki çantam yere düşmüştü.Tutunarak yere eğilmeye çalıştım ancak daha fazla tutunamayacaktım.Kendimi karanlığa bıraktım.
Heceden
Elimdeki bardağı kurulayıp tepsiye yerleştirdim.Anıl izin aldığı için onun işlerine de ben bakıyordum.
-Pardon bakarmısın
Derin düşüncelerimi bi tarafa bırakıp sesin geldiği tarafa baktım.Benden biraz büyük yakışıklı bi gençti.
-Buyrun dedim zoraki gülümseyerek.
-Odalardan birinde yer berbat halde.Her tarafa alkol dökülmüş.
Aslında bu öbürlerinin işiydi ama en azından odaya bi bakıp çok kötüyse onlara haber veririm diye düşündüm.Ben odalara doğru yürürken o da arkamdan geliyordu.
-Sondaki oda
Gösterdiği odaya girip söylediği yerlere baktım ama heryer tertemizdi.Arkamı dönerken bi yandan da
-Buralar temiz odaları mı karıştırdınız acaba dedim.Ama dönmemle iki adım sendelemem bi olmuştu.Çünkü o kararmış gözlerle üzerime yürüyordu.O bana bi adım atdıkça ben iki adım geri atıyordum.Kalbim korkudan yerinden çıkacak gibiydi.Nefesimi kontrol etmeye çalışıp
-S s sen n ne yapıyorsun diyebildim.
-Hadi ama güzelim buraya neden geldiğimizi ikimizdd biliyoruz dediğinde ağlamaya başlamıştım.Bi anlık refleksle kapıya koşup açmaya çalıştım ama kitliydi.Üstelik bağırsam bu müzik sesinden kimse duymazdı.
-Lütfen bırak beni diye yalvardım.Elimden kıracak gibi tutup beni yatağa fırlattı.Tam geri kalkacakken suratıma öyle bi tokat attı ki ağlamam kesilmiş titremeye başlamıştım.Daha yanağımın acısı geçmeden yine tokat attı.Bu sefer burnum ağrımaya başlamıştı.İçimden ona dur diyebiliyordum ama sesim çıkmıyordu.Dudağıma akan sıcak sıvıdan burnumun kanadığını anlamıştım.Üstelik öyle bi vurmuştu ki kırılmış gibi sızlıyordu.Sanki herleyi dışarıdan izliyordum.Titreyen ellerimi alıp yatağın başına bağladı.
-Rahat dur artık !!!dediğinde
Kendimi zorlayıp konuşmayı denedim.Titrediğim için söylediklerim anlaşılmıyordu.İğrenç ellerini vicudumda gezdirip tişörtümü parçaladığında
-Y yap yapma diyebildim.