öncelikle merhaba, vote ve yorumlarınız için teşekkür ederim. İthaf isteyen olursa ya da hikayeye dahil olmak isterse yoruma yazabilir... iyi okumalar.
El ve Louis'in bebeklerini kutladıktan sonra Liam ayağa kaltı ve Soph'un önünde diz çöktü. Konuşmaya başladı.
"Sophia, Sophim sence de artık bazı şeylerin vakti gelmedi mi?" dedi ve devam etti.
"bence artık ikimiz de tek bir soyada sahip olmalıyız, birbirimizin bir parçası olmalı, bir derdimiz olduğunda onu tamamen beraber yaşamalıyız." dedi yüzük kutusunu açtı ve konuşmaya devam etti.
"Sophia, benimle ömrünü geçirebilirmisin? Bana katlana bilirmisin?" diye sordu. bir süre sessizlikten sonra Sophia konuşmaya başladı
"seninle ömrümün sonuna kadar uğraşa bilirim sana ömrümün sonuna kadar tahammül edebilirim" dedi ve onu yerden kaldırdı. Sonra Liam yüzüğü Sophia'nın parmağına taktı ve bir süre öpüştüler. Beklenen final gerçekleşti. Düşünüyorum bugün başka ne şok yaşayacağız?
neyse yemeklerden sonra tatlılara geçtik ben çikolatalı pastamı yemeye başladım. En mutlu anımda pastamda bir çatal gördüm çatalın sahibine baktığımda muzur muzur bakan bir adet Styles gördüm. Şapşal neyse ben pastamı yemeye devam ettim sonra burnuma pasta parçası deydirildi. Aptal yaa. Ters ters baktıktan sonra peçeteyle burnumu sildim çatalımı da kenara bıraktım ve kahvemi içmeye başladım. Telefonuma mesaj geldikten sonra çantamdan telefonumu çıkardım ve gelen mesaja baktım. Kristen mesaj atmış. Kristen benim çok yakın arkadaşım.
"nasılsın? -K
"Gayet iyiyim sen nasılsın.xx -S"
"bende iyiyim şimdi çağa biniyorum-K"
"Nereye?-S"
" Beş saat sonra senin yanındayım.xx -K"
"SEN CİDDİ MİSİN??-S"
"Çok ciddiyim sen turneye çıkana kadar ensendeyim bebek. Xx -K"
"inanamıyorum bende arkadaşlarımla yemekteyim-S"
"gelince konuşuruz, öpüldün. Xx -K"
"İYİ UÇUŞLAR!!-S" dedim ve telefonu çantama attım. Harry bana bakıyordu. Sinir etmek için önüme döndüm ve konuşmayı dinlemeye başladım
"bebeklerin cinsiyeti ne zaman belli olur?" diye sordu Niall
"Niall bebeklerin cinsiyeti dördüncü aydan itibaren belli olur" dedim ve göz kırptım. Az sonra Harry elini bacağıma koydu ona döndüğümde bana sinirle bakıyordu. ben şalımı aldım ve bahçeye çıktım. az sonra yanıma Harry yanıma geldi kolumdan tuttu ve kendine çevirdi.
"Kiminle yazıştın?" diye sordu.
"seni ilgilendirmez" dedim
"Sana Kiminle Mesajlaştın DEDİM!" diye bağırdı öküz ve kolumu sıktı. elinden kurtuldum ve içeriden çantamı aldım. Tekrar Harry'nin yanına gittim telefonu göğsüne doğru attım ve önünde durdum mesajları okumaya başladı sonra gözlerini bana kaydırdı çok sinirlenmiştim. ilerlemeye başladım ve kolumdan tuttu. ona sinirli bir bakış fırlattıktan sonra kolumu çektim ve hızlı adımlarla arabama gittim valeden arabamı istedim ve çabuk olmalarını söyledim. üç dakika sonra arabam geldi. arkama baktığımda Harry'nin koşarak yanıma geldiğini gördüm bolca bahşişi valeye verdikten sonra hızla arabama bindim araba zaten çalışır durumda olduğu için sorun yaşamadan restorandan çıktım. Otobanda sürmeye başladım. bir süre sonra arabamın arkasında beyaz Range Rover'ı gördüm Harry'nin arabası. bana sinyal gönderip duruyordu durmam için durmaya tabiiki niyetim yok. biraz daha hızlandıktan sonra evinin olduğu sitenin sapağından döndüm güvenliği gördüğümde selam verdim ve kapıyı açtılar içeri girdim ve evimin önündeki güvenliklere de selam verdim arabamı garaja sokmaları için bıraktım ve arabadan indim bagajdan bir iki eşyamı aldım ve arabanın anahtarlarını Johny'e fırlattım arkadan arabanın farları gelmeye başladı.
ben eve doğru yürümeye başladım. eve girmek için çantamda ev anahtarlarını ararken ayak seslerini duydum sonra tam önümde durdu ve beni kendine çevirdi. Sımsıkı sarıldı
"Lanet olsun kendini öldürmeye mi çalışıyordun? o kadar sinyal gönderdim" dedi ve beni kalbine daha çok bastırdı kalbi çok hızlı atıyordu. Kalbinin üzerine öpücük kondurdum sonra birşey hatırlamış gibi geri çekildi ve cebinden telefonumu çıkardı.
"Gördün mü bir erkek adı falan. Tatmin oldun mu şimdi ha?" dedim
"özür dilerim meleğim çok kıskandım. seni seviyorum. çok özür dilerim" dedi her nokta da da dudaklarıma öpücük kondurdu.
"Lütfen bir daha böyle birşey yapma. Bana güvenmeni istiyorum ben sana nasıl güveniyorsam" dedim.
"Haklısın bir tanem çok haklısın" dedi ve bana sımsıkı sarıldı
"benimle kalmak istermisin bu gece" dedim. şirince kafasını salladı. Dayanamadım ve yanaklarını bastırdım
"Heey yapma ama karizmamı yerle bir ediyorsun" dedi
"Ayy kıyamam yerim ben senin karizmanı şirin şebek seni" diye sevdim normalen bana insanlar manyak mısın? gözüyle bakar. Neyse sonra ellerime öpücükler kondurmaya başladı. bem odama çıktım ve üzerime kırmızı pijamalarımı giydim pijamamın altı ekoseliydi ve kırmızı, lacivert, beyazdan oluşuyordu. saçlarıma da aptal bir topuz yaptıktan sonra Harry'nin yanına oturdum
"Buraya eşyalarımdan getirmeliyim, bebeğim" dedi. sonra oturduk ve çılgın hırsız 2 yi koyduk sırtımı göğsüne yasladım ve ellerini bana doladı beraber filmi izlemeye başladık. kafamı kaldırıp ona baktım çenesine öpücük kondurdum.O da saçlarıma öpücüker bıraktı ve filmi izlemeye koyulduk. film bittiğinde saat 10'a geliyordu. beraber televizyon kanallarında turlarken dikkatimi magazin haberlerine denk geldik. Harry tam geçecekiken onu durdurdum çünkü haber bizimle ilgiliydi.
"Harry neden biz televizyondayız hayatım?" diyr sordum
"Bilmiyorum bebeğim,İzleyelim" dedi ve izlemeye başladık
'ŞOK ŞOK ŞOK! ÜNLÜ GÜZEL SUMMER CARTERVE SEVGİLİSİ HARRY STYLES RESTORAN ÇIŞINDA KAVGA ETTİ. VE ÜNLÜ GÜZEL SİNİRLE RESTORANDAN ÇIKTI! SİNİRLE HIZ YAPAN GENÇ GÜZEL SEVGİLİSİ TARAFINDAN İZLENDİ VE GENÇ KIZIN SEVGİLİSİ ONU YAKALAMAK İÇİN SON SÜRAT GİTTİ...' diye okudu spiker.
birbirimize bakıyorduk. Nasıl yani bizi takip mi ettiler? ve telefon çalmaya başladı açtım hoperlöre aldım. Adam arıyordu.
"Efendim, Ad?"
"efendim mi Summer ciddimisin ne halt ediyorsunuz şu an gündeme oturdunuz twitter'da TT oldunuz" dedi en kızgın ve sert sesiyle. Harry sinirlenmişti ve benden önce davranıp konuşmaya başladı.
"Heyy heyy heyy dostum kendini dizginle. Evet kavga ettik ama şu an beraberiz bir önemi yok" dedi
"önemi yok mu? ciddi misin Harry? yarın sizi Ellen Show'a çıkarıyorum kısa süreliğine İngiltere'ye geldiler." dedi ve yüzümüze kapattı. biz birbirimize şaşkın şaşkın bakarken telefonuma mesaj geldi.
KİMDEN: ADAM
YARIN XXX TE 11 DE OLUN SAKIN GEÇ KALMAYIN! YAZIYORDU.
" Bebeğim yatalım mı alarmı kurdum ben Kristen'ı almaya gideceğizya ben seni uyandırırım" dedi ve televizyonu kapattı. beraber el ele yukarı çıktık. ben tuvalete girdim tuvaletimi yaptım, ellerimi yıkadım ve dişlerimi fırçaladım. sonra yatağa zıplayarak atladım. sonra Harry tuvalete girdi sonra yanıma geldi alarmın açık olduğundan emin oldu sadece boxer'ıyla kaldı beni koltuk altına aldı kalp atışlarını düzenli olarak dinliyordum. Kuş dövmesine öpücük kondurdum ve kendimi mırıldanılan şarkıyla ve saçlarıma konan öpücükle uykunun he Harry'nin huzurlu kollarına bıraktım.
*************
Alarm çalmaya başladığında gözlerimi açtım Harry beni izliyordu
"manzara güzel mi?" diye sordum
" Ihmm güzel değil" dedi cins cins bakmaya başladım sonra devam etti " Mükemmel bebeğim hadi hazırlanalım Kristen için geç kalmayalım" dedi ve dudaklarıma öpücük kondurdu ve yataktan kalktı sonra üzerini giyinmeye başladı. ben kalktım ama geri oturdum çünkü başım döndü. Harry'nin dikkatini çekti
"bebeğim iyi misin?" dedi
"iyiyim sadece başım döndü" dedim
"ıhmm dikkat et bir kaç kez daha böyle bir şey olursa hastaneye gidelim. Belki hamilesindir ha?"
"evet Harold hamileyim ben bir Meryem'im" diye dalga geçtim.
" öff tamam tamam hadi sen banyodaki işlerini hallet ben sana kıyafetlerini seçeyim" dedi.
" tamam canım" dedim. ve tuvalete girdim işlerimi hallettim saçlarımı taradım banyodan çıktım.
"bebeğim seçtiklerim yatağın üzerinde" dedi ve banyoya girdi. Ben bana seçtiklerine baktım ve giymeye başladım. ( multide)
parfümümü sıktım ve bordo mat rujumu sürdüm. O arada Harry bayodan çıktı telefonumu totoma sıkıştırdım ve aşağı indik. evin kapısını kitledikten sonra garaja girdik ve arabamı aldık. ve havaalanına doğru yola çıktık. Harry elime öpücük kondurdu. yirmi dakika sonra havaalanına geldik ben aşağı indim Harry de geldi. beraber içeri girdiğimizde Kristen'ı birkaç hayranıyla fotoğraf çektirirken gördük işin garibi hayranları erkekti. Robert ile ayrıldılar. Kristen bir hata yaptı ve ayrıldılar ama işin komiği birbirlerine köpek gibi aşıklar. herneyse.
Kristen'ın yanına gittik ve sımsıkı sarıldım ona o da aynı şekilde karşılık verdi.
"Summer inanamıyorum sen.Sen aylar geçtikçe güzelleşiyorsun tatlım" dedi
"Kristeeeen saçmalama sen benden daha güzelsin" dedim. Harry bunun uzayacağını anladı ve
"Hayır en güzel olanınız benim" dedi ve kıkırdayıp benim sırtımı göğsüneyaslamamı sağlayıp elleriyle etrafıma sardı.
"Harry , eğer Summer'ı üzersen turne falan demem Summer'I aldığım gibi Amerika'ya götürürüm ve bir süre orda kalırız şakam yok benim"
"Tamam tamam zaten ben onu üzmem" dedi ve devam etti "onu seviyorum onun benim için doğru kişi olduğuna inanıyorum" dedii ve saçlarıma her zamanki duygu dolu öpücüklerini kondurdu.sonra Kristen'ın valizini aldı biz de Kristen ile kolkola yürümeye başladım
"ee Robert'la nasıl gidiyor"?"
"Gitmiyor. Yeni sevgilisi var" dedi
"Biliyorsun değilmi seni seviyor sadece senin yaptığın hata onun gurururnu kırdı ve seni üzmeye çalışıyor"
"bilmiyorum beni sevdiğin-"
"sus siz tekrar beraber olucaksınız. Hatta ilerde çocuklarınız olduğunda birinin adını Summer koyarsınız" dedim ve gülüştük. Arabanın yanına geldiğimizde paparaziler gelmeye başlamıştı Harry hemen bavulu bagaja koydu ben öne geçtim Kristen arkaya sonra yola çıktık. Eve geldikten sonra Harry gene valizi aşağı indirdi ve bizimle içeri girdi. saat sabahın 2'si ben tabii hemen Kristen'ın odasını gösterdim ve kendi yatağıma yığıldım yanıma Harry uzandı sırtımı okşamaya ve saçlarımla oynamaya başladı. şarkı mırıldandı. uykunun kollarına kendii bıraktım.
******SABAH*****
sabah gözlerimi üzerimdeki ağırlıkla gözlerimi araladım.üzerimde Harry'nin bacağı, kolu, kafası göğsümün üzerinde, ve bedeninin yarısından fazlası vardı üzerimde.Onun saçlarıyla oynamaya başladım ipek gibi parlak kahverengi saçlarıyla. Düzleştirilen o güzel buklelerinden bazı kaçakları ellerime dolanıyordu. Saçları fazla uzamıştı. Saçının her noktasına öpücük kondurmaya başladım. Biraz mızmızlandı sonra yana yatıp beni kendine çekti ve üzerine yatırdı. İnip kalkan göğsüyle bende inip kalkıyordum hafif hafif. Sonra yüzüne öpüück kondurmaya başladım arsızca. en son dudaklarına öpücük kondururken bir anda dudaklarımı kavradı ve bırakmadı. Şoktan çıktığımda karşılık vermeye başladım. Bir süre sonra yerleri değiştik ve ben alta geçtim. Yeşil gözleri şevhet ile parlıyordu. Tanrım! Beni istiyor ve arzuluyordu.En son onun yanıma yapmasını sağladığıma
"günaydın, bebeğim" dedi
"Sana da günaydın. Aşkım" dedim bu kelimeyi benden ilk kez duyuyordu.
"Ne dedin sen?"
"Hiiiç" dedim
"Dedin dedin"
"Yooo demedim sen yanlış duymuşsun"dedim
"Aşkım mı dedin sen demin?" dedi
"olabiliir" dedim sonra saate baktım. saat 10.00'ı
"Harry kalk hemen" dedim
"Nedeen?"
"Harold Edward Milwars Styles hemen o yataktan kalkıyorsun saat 10.02" dedim. Yerinden fırladı. Hemen banyoya girdi heey o benim banyomdu. ben de dış koridordaki banyoya girdim ve duş aldım işlerimi hallettim ve bornozla odaya geri döndüm. içeri girdiğimde bir adet benim pembe renkli bornozumu üzerinde gördüm ben misafir bornozunu giymiştim. onu görmemle gülmeye başladım hemen telefonumu alıp bir kaç fotoğrafını çektim. Bana sinirli gözlerle bakıyordu. Sonra yanına gittim ona sarıldım ve dudaklarından öpmeye başladım. Bir süre sonra karşlık vermeye başladı. bir beş dakika sonra kasıklarımda baskı hissetmeye başladım. Tanrım! Harry sertleşmişti. Sadece öpüştüğümüz halde. bir süre sonra ondan dudaklarımı ayırdım ve giyinme odama gittim üzerime oradan bir elbise seçtim siyah kazak gibi bir elbise altına da siyah çivili botlarım ve ince ten rengi çorabımı giydim saçlarımı basit bir topuz yaptım orada nasılsa saçımı yapıcaklar.
İşim bittğinde parfümümü sıktım Harry'e baktığımda dünden kıyafetleri vardı üzerinde çantamı alıp aşağı indiğimizde Kristen'ı televizyonda magazin haberlerini izlerken gördük. Ki o anda Robert ve yeni sevgilisinin görüntüleri vardı. üzgün ve yıkılmış bir şekilde televizyona bakıyordu. onun yanına gittim ve yüz hizasına geldim. bir süre sonra kendine geldi ve konuşmaya başladım,
"Canım benim işim iki buçuk saate biter beraber vakit geçirir ve bu işe çözüm buluruz." dedim yanağına öpücük kondurup çıktım. Harry beni arabada bekliyordu. konuşmadan stüdyoya geldik. arabayı park etti Harry. Arabadan indik ve el ele tutuştuk etraftaki bütün kadın çalışanlar onu becericek gibi bakıyordu. Bende onlara öldürücü bakışlarımı yolluyordum hemen bakışlarını çeviriyorlardı (bu gerçek çok sinirlenirsem ya da öyle bakmak istersem öldürücü bakışları atıyorum).
İçeriye girdiğimizde Harry ile beni bir yere aldılar ve saçlarımızı yapmaya başladılar. Bir süre sonra içeri Zayn girdi elinde torba vardı Harry'nin kıyafetleri. Harry ayaklandı. Lou onu durdurdu
"Harry yerinde dur lütfen tatlım" dedi. ve geri eski haline getirtti. Benim kucağımda Lux vardı ve onunla oynuyorduk bir süre sonra uykusu geldi ve kafasını göğsüme koyup uyumaya başladı. Harry bana doğru döndüğünde Lux'ü fark etti ve telefonuyla on belkide daha fazla fotoğraf çekti. Onunda saçı bittiğinde artık televizyona çıkma vakti gelmişti. Ellen'a sorulmaması gereken sorular verilmişti.
Üç, iki, bir kayıt sesinden sonra Ellen sahneye çıktı ve konuşmaya başladı
"Merhaba, Londra!" dedi her zaman ki neşesiyle.
"Bugün çok özel iki konuğumuz var onları tanıyorsnuz onlar Harry Styles ve Summer Carter!" dedi. Herkes coşkuyla alkışlamaya başladı sonra Ellen devam etti
"İştee karşınızda Hummer Styler. Hayranları ne kadar garip bir isim takmış" dedi ikimiz el ele sahneye çıktık.
"Merhaba çocuklar şöyle oturun"dedi koltukları göstererek. bizde onun sözünü dinleyip oturduk
"Öncelikle sizin adınıza çok mutluyum. Sonunda Harry playboyluktan kurtulabilmiş" dedi.
"Geçen günki olay neydi çocuklar öyle?" diye sordu
"Biz biraz tartıştık" dedi Harry
"Ciddimisiniz? Bunu biz anlayamadık zaten" diye dalga geçti Ellen.
"Gereksiz bir kıskançlık krizi yaşadık ben mekanı terk ettim. Harry arabasıyla bana yetişmeye çalıştı. eve kadar öyle geçti ama sonra barıştık" dedim
"peki kimden kıskandı" diye sordu Ellen
"Ihmm o konulara girmesek" dedi Harry
"Kristendan" dedim
"hangisi?"
"Steward" dedim
"neden kıskandı"
"onunla yazıştım buraya geldiğini yazdı Harry de gereksiz bir merak yapıp kim olduğunu sordu bende inadına söylemedim. öyle" dedim biraz daha oradan buradan konuştuktan sonra Stüdyodan ayrıldık. Harry beni eve bıraktı. Kristen gene magazin haberlerine bakıyordu. Bu seferde Robert vardı. ama şimdi
"Ünlü oyuncu Robert Pattinson İngiltere'ye uçmak üzere havaalanına kız arkadaşı ilegeldi" yazıyodu bunu Kristen'a acı çektirmek için yapıyordu.
"Kristen bir planım var onu kıskandıracaksın hayatıım ve geri kazanıcaksın. Bunu ana acı çektirmek için yapıyor bunu unutma güçlü ol." dedim
************************************************
Yeni bölüm geldi umarım beğenmişsinizdir... 2115 kelime oldu bu sefer. Öpücükler öpücükler.