Sarada gözlerini tamamen yabancı bir odada açınca korktu. Yataktan anında çıktı ve etrafına göz gezdirdi. Hız sınırını geçen kalp atışları Naruto'nun fotoğraflarını görünce kendine geldi.
Sarada çerçevelerin dizili olduğu komidine ilerledi. Boruto'nun ailesiyle birlikte bir sürü fotoğrafı vardı ama onu en çok gülümseten Himawari, Boruto ve kendinin küçüklük fotoğrafıydı. Tarihe bakılırsa Sarada ve Boruto 4, Himawari 2 yaşındaydı. Fotoğrafı yerine koyarken kapı açıldı.
"Ah, ben de tam seni uyandırmaya geliyordum!"
Sarada, Hinata'ya gülümsedi.
"Teşekkür ederim Hinata teyze. Kaba gibi gözükmek istemem ama ben neden buradayım?"
Hinata gülümsedi.
"Boruto akşam sırtında seni taşıyarak geldi eve. Annen görevdeymiş, anahtarın da yokmuş sanırım. O da bize getirdi seni, iyi ki de getirdi aslında. Uzun zamandır göremiyordum seni."
Hinata gülerek Sarada'nın yanaklarını sıkarken Sarada gülümsedi.
"Hadi, yüzünü yıka da kahvaltıya in. Kıyafetlerini akşam yıkadım, kahvaltıdan sonra giyinirsin."
Sarada altındakilere baktı. Kıyafetler tamamen unutmuştu. Boruto'nun olduğunu bildiği kıyafetlere güldü.
"Tamam, geliyorum."
Sarada odadan dışarıya adım atar atmaz karşısında Boruto'yu buldu. Yarı açık gözleri, dağınık saçları ve uyanamadığı için bozulan dengesiyle çok tatlı duruyordu. Sarada Boruto'nun saçlarına uzandı, karıştırdı.
"Hey, hey,napıyorsun?"
Sarada güldü. Boruto da Sarada'nın tokasını çekerek topuzunu açtı.
O kadar uzun olduğunu fark etmediği saçları Sarada'nın beline yaklaşırken Boruto dondu. Kendi kıyafetleri içinde yeni uyanmış ve bu tipte bir Sarada görmek ona garip gelmişti.
"Hey çocuklar kahvaltı soğuyor!"
Hinata'nın sesiyle Sarada,Boruto'nun önünden çekildi. Boruto kendine gelmek adına kafasını salladı ve odasına girdi. Dağınık olan yatağa bir anlık kararla yattı, tahmin ettiği çiçek kokusunu duyunca gülümsedi.
"Boruto!"
Annesinin sesiyle yataktan sıçradı ve hemen aşağı indi. Masada Sarada ile bir şeyler tartışan babasını ve onları dikkatle dinleyen Himawari'yi görünce gülümsedi. Mutfaktaki annesine taşıdığı tabaklar için yardım edip Sarada'nın karşısında yerini aldı.
Gülüşmeler, tatlı şakalar ve kahvaltının ortasında endişeli bir Sakura'nın evi basmasından sonra Sakura da kahvaltıya dahil oldu.
Sakura ve Hinata beraber sohbete dalmışlarken Himawari de onlara dahil olmuştu. Sarada, Boruto ve Naruto ise farklı şeylerden bahsediyorlardı.
Naruto bardağın dibini de kafasını diktikten sonra ayaklandı.
"İkiniz de saat 2'de çalışma alanında hazır olun. Yanınızda ufak bir sırt çantanız olsun. O süreye kadar da evdekilerle görüşün. Bir süre beraber değilsiniz."
Sarada ve Boruto birbirlerine baktılar. Anlamamışlardı. Yine de kafalarını salladılar.
O saate kadar Boruto, Hima ve annesiyle takıldı. Alışverişe çıktılar, eğlendiler. Eve döndüklerinde Hinata çanta hazırlamakta Boruto'ya yardımcı oldu. Boruto gitmek için evden çıkmadan önce oğluna sıkı sıkı sarıldı. Boruto annesinin hareketlerine anlam veremiyordu. Çalışma alanına doğru yürürken babasının neden bu kadar ciddi olduğunu merak ediyordu.
Sarada ise annesine ev işlerinde yardımcı oldu. Onlara ziyafet gibi gelen bir öğlen yemeğinden sonra da Sakura ile Sarada ufak bir çanta hazırladılar. Sakura kızını yollarken ona sıkı sıkı sarıldı, hala küçükmüş gibi öğütler verdi ve dayanamayıp tekrar sarıldı. Sarada tam aşağı inerken de merdivende babası belirdi. Sarada babasının kucağına atlarken Sakura gülümsüyordu.
Sarada ve Sasuke beraber yürüdüler. Çalışma alanına varmadan hemen önce Sasuke ile Sarada ayrıldılar ve Sarada orda bekleyen Boruto'nun yanına koştu.
Çalılıklara geldiğinde bir an duraksadı ve güneşe doğru kafasını kaldırıp gülümseyen Boruto'yu izlemeye koyuldu.
"Ne yapıyorsun burda Sarada?"
Sarada korkuyla yerinden sıçrayıp bağırırken Boruto'nun dikkati o yöne çekildi.
Naruto ve Sarada çalılıklardan çıktılar. Sarada kıpkırmızı bir suratla Boruto'nun yanına yürüdü. Naruto ikisinin de karşısına geçti.
"Başlayalım mı?"
İkili kafalarıyla onayladı.
"Öncelikle bana şu ana kadar öğrendiğiniz şeyleri gösterin."
Sarada ve Boruto gözlerini yumdular ve öğrendiklerini uyguladılar. İkisinin de göz kenarlarında hafif bir kırmızılık belirirken Naruto gülümsedi.
"Hmm. Fena değil. Gerçi ben ilk günde yapabilmiştim."
Boruto gözlerini devirirken Sarada kafasını sallamakla yetindi. Naruto güldü.
"Bunu sizin moralinizi düşürmek için söylemiyorum bu arada."
Boruto babasına baktı.
"Oturun oturun."
Sarada ve Boruto yere oturup bağdaş kuran Naruto'yu taklit ettiler.
"Benim hocamı hatırlıyor musunuz?"
""Jiraiya.""
Naruto bu hızlı cevaba gülümsedi.
"O öldüğü zaman Konoha inanılmaz bir tehditle karşı karşıyaydı ve ne benim ne de başkasının bu tehdite karşı çıkacak gücü yoktu."
"Sonra sen gittin, çalıştın döndün ve Konoha'yı kurtardın. Bu annemin anlattığı bir şeydi ki!"
"Ama annen nerede ve nasıl çalıştığımı bilmiyor."
"Nasıl yani?"
"Jiraiya-sensei öldüğünde 15 yaşında filandım..."
Naruto gençliğinde yaşadığı şeyleri ve o şeylerden sıyrılmakta Senjutsunun ne kadar yardımcı olduğunu anlatırken Sarada ve Boruto sürekli büyüyen göz ve ağızlarıyla onu dinliyorlardı.
".... hem her şeyi geçtim, ben ve Sasuke her zaman burada olmayacağız. Bizden daha iyi, daha güçlülerine ihtiyacımız var. O yüzden lütfen, lütfen bu işi sadece güçlenmek için yapmayın."
Boruto ve Sarada kafalarıyla onayladılar.
"Hadi o zaman."
Naruto parmağını ısırdı ve mühürleri yapıp elini yere vurdu.
"Ah Boruto!"
Sumire'nin sesi orada bulunan herkesin dikkatini üstüne toplamıştı. Gamakichi'nin bile.
"Sumire? Senin ne işin var burada?"
Sumire nefes nefeseydi. Elindeki paketi Boruto'ya verdi.
"Düğünde... takman için."
Boruto paketi açtı. İçindeki rozeti görünce gülümsedi.
"Çok güzel. Teşekkür ederim."
"Üzgünüm Sumire ama Boruto düğüne gelemeyecek."
Sumire'den önce Boruto atladı.
"Nasıl yani?"
"O sırada işleriniz olacak sizin."
Sumire, Boruto'nun arkasındaki Sarada'yı görünce yüzü asıldı.
"Baba ama-"
"Boruto. Az önce anlattığım hiçbir şeyi mi dinlemedin?"
"Ama anlattıklarının düğüne gitmekle bir alakası yok."
"Borut-"
"Boruto. Gidelim."
Sarada birbirine yaklaşan iki sarışından küçüğünü tuttu. Sumire'ye üzgün gözlerle baktı ve kafasını hafifçe eğdi. Boruto'yu Gamakichi'ye doğru sürüklerken çantaları aldı. Boruto hala babasına sinirle bakıyordu. Gamakichi ikiliyi alıp dağa ışınlanır ışınlanmaz Naruto öksürmeye başladı.
Bu diğerlerinden daha şiddetliydi. Öyle ki Naruto öksürmekten yere düştü. Sumire endişeyle Naruto'nun yanına eğildi. Yakında bulunan Sasuke hemen ikilinin yanına gelip Naruto'nun kolunu kendi omzuna doladı. Kıyafetine kan damlayan hokageyi evine taşıdı.
Okuduğunuz için teşekkürler💜💙 Yıldız ve yorumlarınızı unutmayın, takipte kalın💜💜