Falling [Taekook]

Bilinmeyenden mektup

Lütfen bol bol yorum ve oy atın sizi seviyorum 💋😍

Jungkook her zaman ki saatinde evine gelmiş paltosunu çıkarıp çocukluğundan beri onun yanın da olan kahyasına uzatmıştı. Aşina olduğu bu eve, en rahat hissettiği yere odasına doğru ilerledi.

"Efendim size bir mektup geldi"

Kafası dolu olan jungkook kahyayı umursamadı her zaman ki işlerden diye düşündü lakin kahya ısrar etmeye devam edince jungkook yatmadan önce gelen mektuba bakacağına dair söz verdi.

"Ah! Efendim bu arada bugün beyaz güllerden geldi"

Jungkook kapının önünde bir iki saniye daha bekleyip kahyaya cevap vermeden odasına girmişti bile.

Her yıl Eylül'ün 1 de kimden geldiği belli olmayan beyaz güller alırdı. Başta ilgisini çekmese bile şimdilerde her doğum gününde bu gülleri beklerdi. Belki de adsız kişi bu yüzden ilgisini çekmişti ama jungkook araştırma gereği bile duymuyordu.

Kahyasına verdiği sözü tuta bilmek için yatağından önce masasına ilerleyip zarfı eline aldı. Kimden geldiğini merak edince zarfı ters çevirmiş ama isim yazmayınca bu mektubun sahibi beyaz gülleri gönderen kişi olduğunu tahmin edip zarfı açtı.

Daha rahat okuya bilmek için rahat deri koltuğuna oturup tütünü yakıp o küçük dudaklarına götürdü.

Sevgilim;

Biliyorum bu kim de bana sevgilim diyor diye düşünüyorsun, bunu anlamak zor değil keza seni çok iyi tanıyorum. Hatta sevgilim yazısını görür görmez kaşlarını çatıp daha dikkatli okumaya başladın satırları.

Eminim beni hatırlamıyorsun ya da hiç hatırlamayacaksın belki de ama sana yazmak istedim. Bu içimde büyüyen ve beni küle çeviren aşk-ı sende bil istedim. Yanlış anlama seni beni sevmen için zorla diye ısrar etmiyorum zaten edemem de ama anlatmak istedim bu içimde büyüyüpte kimselere söyleyemediğim küçük sırrımı.

Hatırlarmısın bilmem o aşina olduğun yollar, evin, odalar, o sakin apartmana gelişini. Belki sen unutmuşsundur ama ben unutmadım sevgilim.

Senin oturduğun yerde iki evli kişi yaşıyor apartmanın içine ediyordu. Bir gün kadının eşi karısını döverken kim şikayet etti bilinmez adamı polislere bildirdi. Adam hapise girdiğinde evde yaşan kadın ve çocukları köylerine dönmüş o ev boş kalmıştı.

Çok geçmeden yeni birinin taşınacağı duyulmuş, senin haberin bütün apartmana yayılmıştı. İyi Eğitim görmüş, görgülü, varlıklı bir yazar olduğunu konuşuyordu herkes, ve bu konuşma bende ki merakı uyandırdı.

Annem babam kazada öldükten sonra dul kaldı haliyle iki kişi olarak yaşıyor, fakir, ama bir o kadar da saygılı insanlardık.

Ben okuldan gelirken apartmanın önünde duran kocaman kamyonu görüp içimde ki meraka yenik düşerek etrafında dolaştım bir iki kez. Şoför olduğunu tahmin ettiğim adam beni azarlayıp yaklaşmamamı söylediği için koşarak apartmana girmiş, merdivenleri gücüm yettiği kadar hızlı çıkmıştım.

Evimin ve senin evinin olduğu yere geldiğimde adımlarım yavaşlamış yerde duran malzemelere bakınmıştım.
Kahyan olduğunu belli eden ellilerine yakın olan adam beni fark etmiş ama ses çıkarmamıştı.

Bende bundan güç alarak ismini okuyamadığım kitaplarına yaklaştım. Sana yeminim olsun sevgilim hiç birine dokunmadım dokunamadım. Benim kitaplarım toplasan yedi tane iken senin ki sayamayacağım kadar fazlaydı, hatta aralarında Fransızca, Almanca kitapların bile vardı.