my teacher kim?

Bir Ay Ve KİM TAEHYUNG

"merhaba Bay Kim."

Onun asla yüzüne Taehyung dememiştim. Diyememiştim. Her zaman Bay Kim diye seslenirdim. 2 senenin ardından yine öyle olmuştu. Bay Kim diye seslenmiştim.

"merhaba Jeon Jeongguk."

İkisi de koltuğa oturdukları gibi ji-eun sanki çok yakınımmış gibi tavırlara başladı.

"ah Jeongguk nasıl da büyümüşsün."

"siz de öyle hanımefendi."

"lütfen sadece IU diyebilirsin."

"pekala... Ama yaşça büyüğümsünüz ve ben sizi tanımıyorum dahi?"

"tanışırız."

"ben pek istiyormuşum gibi görünmüyor."

"sorun değil. Jeongguk baban sana açıklamıştır az çok olanları..." hemen sözünü kestim.

"evet niyetinizin de ne olduğunu az çok biliyorum. Sonuçta senelerdir bunları dinledim ve size karşı önlemimi aldım."

"Jeongguk şunu söylemeliyim ki... Ah konuya nasıl başlayacağımı dahi bilmiyorum... Sanırım direkt söze geliyim. Fakat seninle özel olarak konuşmak istiyorum."

"özel konuşabiliriz."

"yalnız?"

"buradaki insanlar benim ailem, yani ne diyecekseniz burada açık açık söyleyin lütfen."

"Jeongguk sen hatırlamazsın ama sen sekiz yaşına gelene kadar benimle büyüdün. Ben buraya babam olacak o adamın kuklası olarak geldim. Her konuda benim yerime kararlar verdi. Amacı işini büyütmekti, bunu biraz da kardeşine inat yaptı."

"amcam(?) olacak o adam işini garantiye almak istemiştir."

"Evet fakat ben onun dediği şekilde büyümedim."

"bu ne demek oluyor efendim?"

"Jeongguk babamın istediğini verelim... İşler onun istediği yoldan ilerlesin fakat onu çöküşe uğratmak istiyorum. Bu işte siz de kazançlı olun bende. Belki de özgür olmak istiyorumdur."

"bence sizi yeterince dinledim gibi"

"hayır tam anlamıyla dinlemedin."

"size güvenmiyorum IU hanım."

"o zaman sana bir ay veriyorum. Bu bir aylık müddette her gün görüşelim. Birbirimizi tanıyalım, belki de bana hak vereceksindir?"

"bir ay bir insanı tanımak için çok kısa bir süre."

"bir ay bence çok uzun bir süre Jeongguk."

"ıU hanım ben bir ay her gün görüştüğüm insanları iki sene sonrasında tanıyabiliyorum?"

Bu sözleri söylemem üzerine Taehyung'un iğneleyici bakışlarını üzerimde hissetmiştim. Taehyung'a olan kinim büyüktü. Asla sönmeyecekti ki şu saatten sonra da bu kinim daha çok artmıştı. Tek istediğim onu süründürmekti. Farklı yollar düşünmek istiyordum ve kinime, nefretime yenik düştüm.

"pekâlâ IU hanım şu saattdn sonra tam olarak bir aylık süreciniz başlamış bulunmakta, bu da demek oluyor ki bir ay boyunca görüşeceğiz."

"sana kendimi kanıtlayacağım Jeongguk."

"bu arada bu anlaşmaya bu odadaki herkes dahildir. Sizinle yalnız görüşmeyi pek istemem, şuanlık..."

"sen yeterki kabul et Jeongguk, bu işte hepimiz kârlı çıkacağız."

"umarım nefretim sizi öldürmez." fısıltılarımı duymuş olacaktı ki hemen cevabı üzerine kondurdu.

"senin nefretin nedir bilemem ama benim babama olan nefretim daha beter emin olabilirsin Jeongguk."

"göreceğiz, kimin nefreti daha büyükmüş IU hanım."

"pekâlâ ben sana numaramı veriyim ve her gün görüşmeler ayarlayalım."

"peki."

Sonrasında teker teker el sıkışıp evden ayrıldılar. Ben ise burnumdan soluyordum. Taehyung'a olan nefretim kat ve kat artmıştı. Şuan tek isteğim Taehyung'un ve eşinin acı çekmesiydi. İki sene boyunca benim acı çekmem gibi.

"Hasiktir olum dost kazığı yedik lan." Hoseok sanki Taehyung'un evli olduğunu bilmiyormuş gibi bunları söylemişti.

Ama kabul edelim hiç birimiz benim kuzenimle evli olduğunu bilmiyorduk!

"Çocuklar yardımınıza ihtiyacım var."

"kabul."

"lan bir dur jimin ne olduğunu duysaydık ilk önce"

"bir ayım var. Taehyung'dan intikam almam için sadece bir ay. Bir aylar her zaman uzundur. Taehyungla benim yakınlaşmam gibi ya da bir anda Taehyungun kuzenimle evlenmesi gibi."

Bir ay benim için çok önemliydi. Sanki hiç tanışmamış gibi Taehyungla yakınlaşmam gerekiyordu. Bu sayede ikisinden de intikam alabilecektim.

" sadece bir ay. "