Tatlı Bir Çarpışma :

266 29 7
                                    

Evet, okulun ilk günüydü artık onuncu sınıf oldum, bir bakımdan çömezlikten kurtuldum.Okulun kapısından girdim,okulun bahçesi çoktan dolmuştu,mahşer günü gibiydi sanki.

Bizim kızları arıyordu gözüm,o anda telefonumun titrediğini hissettim ve arayan Selin'di.

" Neredesin Mina'cım?" dedi.

"Okulun bahçesindeyim Selin,siz nerdesiniz?"

"Iıım tabikide her zamanki yerimizdeyiz fıstığım,şu meşhur bankımızda oturuyoruz."

"Aaah evet nasıl düşünemedim ben onu geldim hemen canım." diyerek telefonu kapattım ve bizim kızların yanına gittim.

Hepside birbirinden güzel görünüyordu.Tatil hepsine yaramış gibiydi.

"Günaydın kızlar" diyerek hepsini öptüm ve sarıldım, ne kadar da özlemişim bu uyuzları.

"Ee nabersiniz ballar" diyerek o meşhur bankımıza oturdum,ona meşhur bankımız diyorduk çünkü neredeyse her tenefüste oraya oturup dedikodu yapıyorduk ve okuldaki meteorları kesiyorduk.

Selin,Burcu,Didem,Deniz ve ben bir anda bön bön birbirimizin suratına bakmaya başladık, hepimiz çok şaşkındık, o yürüyen bi meteordu adeta.

Gözlerime inanamıyorum Allahım o insan olamazdı ya , adeta bir melek gibiydi.Burcu'nun sesiyle irkildik.

" Kızlar yoksa bu yeni gelen çömezlerden biri olmasın."

Deniz: Kes sesini Burcu o şom ağzını açma istersen.

O ara Burcu ile Deniz'in tatlı atışmalarını duymuyordum bile.Büyülenmiş gibiydim.

O, sarışın rampa saçlı olan çocuktaydı hala gözüm.Beyaz gömleğinin içine atlet giymemiş o kaslı vücudunu ortaya koymak istemişti sanırım, canım ya ne kadar da seksi duruyordu.

Bi an o hayalimdekiçocuğu düşündüm nasıl da benziyordu ona,Didem'in beni dürtmesiyle irkildim.

Didem: Ne o, daldın gittin?

Mina: Ne dalıcam bizim kızların atışmalarını dinliyorum.

Selin: Bizi yeme kızım, on dakikadır gözünü ayırmadan çocuğa nasıl baktığını hepimiz gördük,gözlerinle yedin bititrdin çocuğu.

Mina: Of peki peki, ya şunun vücuduna baksanıza bi,gözleri desen can yakar, ya saçları .. Of allahım çok tatlı.Tamda hayalimdeki prens gibi.

Deniz: Ne!! Yoksa sarışın Mina'mız aşık mı oldu,ilk görüşte aşk,şok şok şok gazete başlığına düşecek bir manşet gibi.

Burcu: Aşk ve Mina , kızım Mina bugüne kadar hiç aşık olmadı ki buna aşık olsun.

Mina: Ya kızlar kapasanız artık çenenizi alt tarafı diğer sıradan erkekler gibi.

Benim telefonumun çalmasıyla ortam sessizliğe büründü.Telefonumu cebimden çıkarıp arayan kişiye baktım telefon hala çalmaya devam ediyordu.

Didem: Sarışın açsana artık şu telefonu kim arıyo, yoksa ...

Mina: Evet kızım ya nalet olsun arayan Ahmet.

Selin: Hangi Ahmet ya?

Didem hemen lafa atlıyarak, " Ya hani geçen seneden 12. sınıfta olan Ahmet vardı ya , Mina'nın hayranlarından biri."diyerek hafif bir tebessüm etti.

Mina: Dalga geçmeyi bırakalım isterseniz dedim ve çalan telefonumu kapattım.

Evet arayan Ahmet'di. Çok heyecanlanmıştım,mezun olmamışmıydı ya bu,beni neden aradı ki? acaba ne diyecekti,of keşke açsaydım.Neyse ya" birdaha arar nasılsa "diyerek kendimi yatıştırmaya çalışıyordum.

Sonunda müdür geldi hepimiz sıraya girdik,günün anlam ve önemini belirttikten sonra İstiklal marşını okuduk ve sırayla sınıflarımıza gidiyorduk,gözlerim o sarışın rampa saçlı çocuğu arıyordu.Acaba bizim okuldan mıydı ki? kendi kendime soru soruyordum.Sonunda sıra bizim sınıfa gelmişti.Sınıfa doğru ilerliyorduk ki önce lavaboya gitmek istedim ve merdivenlerden çıkmaya koyuldum ve tam köşeyi dönecektim ki bi çocukla çarpıştık ve ikimizde yere düştük.Yerdeydim fakat çocuğun suratına dahi bakmadan onu sövüyordum,bağırıyordum.Çarpıştığım çocuğun hiç tepki vermediğini farkettim kafamı kaldırdım.Çarpıştığım cçocuğun suratına baktım ve öyle baktığım gibi kaldım.Evet evet bu o, sarışın rampa saçlı çocuktu.Ya of bu olamazdı,gözlerimi defalarca yumup açtım bir hayal ya da rüya olmasını diliyordum.Ne yazık ki öyle bişey değildi. Yanaklarımın yandığını hissettim.Rampa saçlı çocuk konuşarak sessizliğimizi bozdu,

" Ne o biraz önce bağırıp çağırıyordun şimdi neden sustun.Hahaha bi dakika kızarmışsında sen.

O anda ne diyeceğimi,ne söyleyip ne düşüneceğimi bile bilmiyodum.Allak bullak olmuştum.Sesi'de bir o kadar etkileticiydi.

" Hey .! Burda mısın?" diyerek elleriyle beni sarsıyordu.

Mina: Napıyorsun sen be, çek şu elini diyerek,o yumuşak narin elini sert bir şekilde itekledim.

Aniden ayağa kalktı elini uzatarak hem beni yerden kaldırmak hemde tanışmak istercesine elini uzatmaya devam etti.

"Bu arada ben Ege" diyerek gözümün içine baktı.

O kadar tatlı bakıyordu ki, gözlerinde kaybolmamak için gözlerimi gözlerinden ayırarak ayağa kalktım. Ege ise havada kalan elii indirdi ve sertçe omuz atarak yanımdan ayrıldı.

Koridorda arkasından öylece bakakaldım.

BÜYÜLÜ BİR AŞKWo Geschichten leben. Entdecke jetzt