Baby |knj.ksj|

bebekler

Yohan'ı arka koltuğa Jungkook'un yanına oturtup kemerini bağladım. "Şimdi uslu uslu beni bekleyin, ben de Jessi ve Minjae'yi alıp geleyim. Anlaştık mı?" İkisi de kafasını sallarken camı biraz açıp kapıları kilitleyerek anaokulunun yanındaki büyük binaya ilerledim. Eunsoo'nun işi çıktığı için çocukları ben alacaktım bugün.

İkinci sınıfa henüz yeni geçen Minjae ve Jessi okulun bahçesinde beni bekliyorlardı. İkisine seslenerek el salladığımda koşarak yanıma geldiler. "Daha gelmemişlerdir dimi Seokjin amca?" Ellerinden tutup yakındaki markete yürümeye başladım.

"Gelmemişlerdir tatlım, Namjoon amcan aramadı daha." Jessi sabırsızca iç çekti. Çocuklar bir haftadır bugünün gelmesini bekliyorlardı. Minjae kolundaki örümcek adamlı saatine bakıp duruyordu sürekli.

Jimin ve Taehyung geçen bahar evlenmişlerdi. Yoongi'de istediği düğünü yapacak parayı biriktirdiğinde etmişti evlenme teklifini ve yazın sonunda da onların düğünü olmuştu. Eunsoo ve ailesi de yakınlarımıza taşınmışlardı. Jackson da sevgilisi ile babasının evine yerleşince bulunduğumuz semt bizimle dolmuştu.

Yoongi, Namjoon geçen beni ve Hoseok'u yanlarına çağırıp "Taşınmak istiyoruz." demişlerdi.

"İkiniz mi?" Diye sormuştum. Meğerse dışarıya adım attıklarında tanıdık görmekten sıkıldıkları için farklı bir yere taşınmayı düşünmüşler.

"Nereye baksam Jackson'ı görüyorum, Seokjin nolur taşınalım." Diğer tarafımda da Hoseok'a yalvaran bir Yoongi gördüğümde  ikisinin kafasına vurarak susturdum. Hoseok benden önce davranıp, "Onlar bizim arkadaşlarımız! Nankörlük etmeyin. Hem çok güzel ve sıcak bir ortam bence." demişti. Yüzünde burayı sevdiğini hissettiren bir gülümseme ile Yoongi'ye bakıyordu.

İfadesiz suratımla dönüp kafa sallayarak onayladım dediklerini. "Hem Namjoon salak mısın? Jungkook'u Yohan'dan ayırırsak ne olur hiç düşündün mü? Yoksa istediğin yere taşın." Gece tartıştığımız için biraz soğuktum bunları derken ama seviştik hallettik. Şimdi aramız iyi.

Ne diyordum, arkadaşlarımız geçen sene evlenmişlerdi ve yakın bir zamanda evlat edinmişlerdi. Eve ve birbirlerine kolayca alışabilsinler diye iki hafta boyunca rahat bırakmıştık. Ama biz de çocuklar kadar merak ediyorduk yeni minikleri. Bize yolladıkları fotoğraflar kadar tanıyordum üçünü de.

Marketten dondurma alıp arabaya gittik. Jessi ve Minjae'yi de oturtup ellerine dondurmayı verdim. Yol boyunca hep bir ağızdan "Gelmişler mi?" konulu sorular sorup kafamı şişirmesinler diye almıştım dondurmayı.

Sonunda eve geldiğimizde doğruca banyoya götürüp hepsinin ağzındaki ve ellerindeki çikolatayı yıkadım. Jessi abisinin getirdiği elbisesini Jungkook'un odasında giymeye giderken ben de oğlanların üstünü değiştirmiştim. "Ergenlikte bu zamanları hatırlayıp bana hep iyi davranın tamam mı?"

Herkesin içeride beklediğini bildiklerinden giyinen içeriye koşuyordu. Yohan ve Jungkook hariç çünkü onlar... Bu çocukların birbirine düşkünlükleri bazen beni korkutuyordu.

"Neredeler!?" Jungkook koşarak salona girip bir avcı gibi sağına soluna bakındı. Şükürler olsun sonunda tanışacaklardı. Her gece fotoğraflarını açmamı istiyordu, sürekli onlar hakkında konuşuyordu. Jungkook'u bu kadar heyecanlandıran şey abi olacak olmasıydı. Çocuklar ondan küçük olduğu için havalara girmişti.

Sonunda avlarını bulan Jungkook ve Yohan bahçenin cam kapısına yapıştı. İçerideki herkes tanışsada son gelen olduğum için ben de merakla kapıya gittim. Bahçede oturmuş Jungkook'un oyuncakları ile oynuyorlardı. Yanlarında da Yoongi, Minjae ve Jessi vardı. Jessi babasının arkasına saklanmış kızı ürkütmeden onunla konuşmaya çalışıyordu.