Sabah uyandığımda kafamı sol tarafa çevirdim; yanımda dağılmış saçları, hafif aralanmış dudaklarıyla uyuduğunu gördüm. Çok yakışıklı görünüyordu daha önemlisi huzurlu görünüyordu. Onu yüzümdeki gülümseyle izlediğimi fark ettiğimde hemen yüz ifademi düzeltip yataktan kalktım. Üzerime bir şeyler geçirip mutfağa bir şeyler hazırlamak için geçtim. Normalde seviştikten sonra çok durmadan giderdi ama bu sefer geceyi benimle geçirmişti üstelik sevişmemiştik bile. Bu midemde kelebeklerin uçmasına sebep oluyordu ve hiç iyi bir durum değildi.
Dolaptan malzemeleri çıkarıp güzel bir omlet yaptım. Bir sürü kahvaltılık çıkarıp masaya özenle yerleştirdim. Hem çay yaptım hem de portakal suyu sıktım ve rafdan sadece çok mutlu olduğum zaman kullandığım mutfak takımı çıkarıp onları da masaya yerleştirdim. Tüm bunları şarkı söyleye söyleye yaptım çünkü gerçekten mutluydum.
Kafamı kaldırmamla mutfak kapısının önünde bana bakan Yiğit'i gördüm. Yüzümdeki gülümsemeyi genişletip konuşmaya başladım.
"Günaydııınn. Açsın değil mi ben bir şeyler hazırladım tabi biraz hızlı oldu ama. Ne içersin çay var ama istemezsen portakal suyu da sıktım."
Donuk gözlerle konuşmamı dinliyordu ve konuştukça yüz kaslarının gerildiğimi fark ettim. Bunu fark etmemle konuşma başındaki neşemi yavaş yavaş kaybettim.
" Ne yaptığını sanıyorsun?" Bu sorudan cidden çok sıkılmıştım. Her seferinde moralimi sikip atacak mıydı bu adam?
"Acıktım sen de açsındır diye kahvaltı hazırladım. Neyine kızıyorsun bunun?" Tüm neşem kaçmıştı.
"Aleyna bir gece yanında uyudum diye fazla abartmıyor musun? Bu sevgili triplerine gerek var mı cidden?" Bu son cümleleri bardağı taşıran son damlaydı benim için. Sakinliğimi koruyamayacaktım. Bana böyle şeyler söylemeye hakkı yoktu.
Masanın hemen kenarındaki çatalı alıp yere fırlattım sinirimi çıkarmak için ama o hiçbir tepki vermedi.
"Ne saçmalıyorsun sen ya!? Sırf sana kahvaltı hazırladım diye sana aşık olduğumu falan mı sanıyorsun? Kendini bu kadar önemseme bence. İnan bana ben senin gibi bir adama asla aşık olmam Yiğit." Bağırarak kurduğum bu cümlelerin sonunda gözlerinde kısacık anda gördüğüm şey hayal kırıklığı mıydı yoksa görmek istediğim şey mi emin olamıyordum.
Benim aksime sakin bir sesle hatta oldukça alçak bir sesle " benim gibi adama bence de aşık olma, üzülen sen olursun" dedi. Neden sesinde de o gözündeki hayal kırıklığı vardı?
Bu sefer bağırmadan buz gibi sesle " ne senin gibi bir adama aşık olurum ne de senin gibi biri beni üzebilir." dedim.
"Sevindim senin adına."
Tam bir şey diyecekken telefonu çaldı. Sinirimi biraz yatıştırmak için derin bir nefes Yiğit'de telefonda kısa bir konuşma yaptıktan sonra tekrar bana döndü.
"Gitmem gerek benim."
"Git tabi git aman iki dakika daha durursun aşık falan olurum bir de sana(!)"
"Şu an sinirli olduğun için ne söylediğinin farkında değilsin." Konuştukça sinirlerim daha da geriliyordu.
"Aksine daha önce konuştuklarımın hiç bu kadar farkında olmamıştım." Bıkkınlıkla baktı "şimdi gerçekten gitmem gerek, sonra konuşalım."
"Koş tabi sevgilin seni daha fazla merak etmesin, yazık!" Tekrar sinirlenmeye başladığını hissediyordum.
"İleri gidiyorsun Aleyna, biz seninle bunları en başta konuştuk. Böyle olacağını biliyorduk ne değişti şimdi?"
Sorduğu şey karşısında verebilecek bir cevabım yoktu.
" Git artık hadi." Bunu dememi bekliyor gibi hemen hareketlendi kapıyı açarken "seni arayacağım sen sakinleş." Hiç düşünmeden konuştum eğer bir saniye bile düşünseydim söyleceğim şeyi söyleyemezdim.
"Arama beni hatta bir daha buraya gelme."
Dediğim şeyle anlık duraksadı ama dönüp bana bakmadı bile sadece kapıyı kapatırken "öyle olsun" dedi.
Bu kadar mıydı gerçekten? Onca zamanın hiç mi değeri yoktu. Gözümden yaşlar birer birer akmaya başlamıştı bile. Daha sırasında yerini şiddetli bir ağlamaya bırakmıştı. Masanın üstündeki her şeyi devirip yere çöküp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştım artık. Kalbim acıyor, ciğerlerim patlayacak gibi geliyordu. Neden bu kadar üzgün hissediyordum? Hayır bu üzülmek değildi bu tamamiyle sinirdi. Bana olan tavırlarlarına olan sinirimdi. Böyle bir ilişkimiz olacağını zaten dediği gibi başta konuşmuştuk. Ondan daha fazlasını istemeye hakkım yoktu ama istemiyordum zaten. Ben sadece insanlık etmek istemiştim onunla romantik bir kahvaltı etmek aklımdan geçen şey değildi. O böyle şeyleri Beril'le yapmalıydı. Düşündükçe kalbim daha da sıkışıyordu.
Ama artık bitmişti herkesin dediği şeyi yapmıştım Yiğit defterini sonsuza kadar rafa kaldırmıştım o benim için bir alışkanlıktı ve ben bu alışkanlığı zamanla unutacaktım, bundan emindim.
Yaklaşık bir yıl önce..
Amerika'dan döneli sadece 3 gün olmasına rağmen yorgunluk falan dinlemeden kendimi eğlenceye vurmuştum. Sena, Cemre ve Anıl'la geldiğim günden beri hep birlikteydik, onları o kadar özlemiştim ki. Bugün de dağıtmaya karar vermiştik mekana girdiğimiz gibi shotlarımızı söyledik. 5. shottan sonra kafam güzel olmaya başlamıştı bu da dans etmemi tetikliyordu. Hafif baş dönmesiyle hiç kimseyi umursamadan dans ediyordum ve deli gibi eğleniyordum. Ta ki biriyle göz göze gelene kadar. Elinde viski bardağı, göğüslerine kadar açık beyaz keten gömlek, uzun gümüş bir kolye ve kıvırcık hafif uzun saçlarıyla beni izleyen o yakışıklı adam..
onu gördüğümü fark ettiğinde elindeki bardağı hafifi yukarı kaldırıp çekici bir gülümsemeyle bana selam verdi. Bu adamdan kesinlikle etkilenmiştim. Ben de önce gülümseyip alt dudağımı dişlerimin arasına alıp ona bakmaya devam ettim daha sonra da bedenimi daha da kıvırarak dansıma devam ettim. Birkaç dakika geçmesine rağmen başka bir iletişimimiz olmayınca ben bir şeyler yapmaya karar verdim. Bizimkilere baktığımda beni görecek halde olmadıklarını fark ettim bu da işime geldi. O yakışıklı adam tam barın önündeki masada duruyordu ben de bara bir şeyler almak için yürüdüm. Benim o tarafa yürüdüğümü fark edince beni göz hapsine aldı. Buna sevinmiştim.
Barmenden bir tane kokteyl istedim. Birden yanımda biri barmenle konuştu.
"Hanımefendinin içkisi benden." Bu oydu. Tam da istediğim gibi ilerliyordu. Gülümseyip ona doğru döndüm. "Çok teşekkür ederim." bir adım daha yaklaştım. "Ne demek." Sesi bile çok çekiciydi çıldırıcaktım. Kesinlikle bu gece bu adamla sevişmem lazımdı.
"Aleyna ben." O da bana yaklaştı artık aramızda hiç mesafe kalmamıştı.
"Po... sen bana Yiğit diyebilirsin"
"Çok memnun oldum Yiğit."
"Ben de."
Kokteylim geldikten sonra o da bir tane daha viski söyledi. Bir şeyler konuşuyorduk ama ben ne konuştuğumuzu anlayamıyordum. Dudaklarına, boynuna ve açıkta kalan göğüslerinden dikkatimi çekmek çok zordu.
" Los Angeles'te ne yapıyordun?"
"Hı?"
"Diyorum ki Los Angeles'te..."
"Dayanamayacağım"
"Anladım" birden dudaklarına yapıştım. Kısa bir şaşkınlıktan sonra o da karşılık vermeye başladı. Alt dudağımı dişlerinin arasına çekiştirip ısırdı bu hafif canımı acıtmıştı ama aldığım zevkin yanında hiçbir şeydi. Dilimi diliyle buluşturdum bu hamlemden sonra elinin birini kalçama attı ve sıktı. Ağzının içine inlememe sebep olan bu hareketim onu daha da şevklendirmiş kalçamı daha da sıkarak inlemişti. Bunun burada devam edemeyeceğinin farkındaydım.
"Bana gidelim."
"Gidelim." Nefes nefese birbirimizden ayrıldıktan sonra bizimkilere durumu söyledim gülüp iyi eğlenceler dilediler. Birlikte mekandan çıktıktan sonra bir taksi durdurup bindik. Arka koltukta oturuyorduk ve bir elini elbisemin altından kilodumun üstünde geziniyordu. Gözlerimi büyüterek ona baktım ama o bana bakmıyor pencerenden dışarı izliyordu bıyık altından güldüğünü görebiliyordum ama. Elini daha da bastırmaya başlamıştı ve ben taksici fark etmesin diye kendimi kasmaktan bayılacaktım. Sonunda bu zor yolculuk sonra ermişti nerdeyse koşar adım daireye çıktık.
"Takside yaptığın şeyin ne kadar tehlikeli olduğunun farkında mıydın acaba?" Sahte bir sinirle sormuştum bu soruyu. O ise gülerek "bu ıslanmana engel olmadı ama" dediği şeyle ben de güldüm ve onu duvara ittirip parmak ucumda yükseldim. Dudağına doğru " sen bir de yatakta neler yaptığımı gör" deyip penisini avuçladım. Derin bir nefes verip beni kucakladı. "Altımda inlerken bir şey yapabilecek halin kalacak mı merak ediyorum" kahkaha attım. Bu gece yaşadığım en iyi cinsel deneyimi yaşayacağıma emin gibiydim.
Herkese tekrar selammm
Hikayeye duyulan ilgi beni cidden çok mutlu ediyor, hepinize çok teşekkür ederimm. Bu bölüm smut yazmayacaktım ama kendimi tutmadım ucundan kıyısından yazdım kdkdk. Bir yıl önceki sahnelerinin devamını yazayım mı yoksa gerek yok mu? Yorumlarda belirtirseniz çok sevirim.
Hepinizi öpüyorum ♥️
