-Banka soyacaksınız!
nE! Yok anan amk!! Kusura bakmasın ama biz bunu nah yapardık onun için.
Umut da benim gibi düşünüyor olacak ki samimiyetsiz bir gülüşle
-Ne yani sen de buna inandın mı?
Benimde dudaklarımda samimiyetsiz bir gülüş belirirken tek elimi omzuna koyup ona yaslandım.
-Boşversene Umut. Baksana adamcağız kendi hayal âleminde yaşıyor. Bırakalım da hayallerine devam etsin.
Şuan her ne kadar dalgaya alsak da sinirlerimiz acayip bozulmuştu.
Banka soyacakmışız güya. Bak bak oldu şuan bu mesela.
-Madem düşünceleriniz olumsuz yönde biz de olumlu yönde olmasını sağlarız çocuklar. Malûm şartlar bizden yana falan, ha olmasa dahi olmasını sağlarız orası ayrı konu gerçi.
Vücudum istemsiz kendini kasarken bakışlarım Umut'a döndü.
Ne bok yiyecektik şimdi!
-Ne yapacağız Umut
-Bilmiyorum. Lanet olsun ki bilmiyorum Özgür. Bu piç apaçık bizi tehdit ediyor.
Dişlerinin arasından sertçe konuşmasıyla ne kadar sinirlendiği anlaşılıyordu.
Birden odaya giren adamlar tarafından sertçe kollarımızdan tutulmamızla derin nefes aldım. Allahım sen çokça sabır ver bana!
-Yemin ediyorum çakacam ağınıza bir tane. Bırak lan beni. Özellikle de sen lan. İkide bir gelip yapışıyorsun koluma fark etmediğimi sanma amınakoyim.
Ama biri bile beni götüne takmadan karşımızdaki adama emir beklercesine bakıyordu.
Bu daha da sinirlerimi bozarken Umut gözleriyle sakin ol işaretleri veriyordu.
-Misafirlerimiz onlara seçenek sunduğumuzu zannettiler. Şimdi gidin ve onlara gerçekleri hatırlatıp gelin
Hala misafirlerimiz diyordu dingil!
Adamlar anında kafa sallayıp bizi dışarı yönlendirirken ellerinden kurtulmaya çalıştım.
Neler olacağını az çok tahmin eder gibiydim.
Yerimde daha çok tepinirken kulağıma gelen Umut'un sert sesiyle durup ona baktım
Umut
-Özgür beni dinle hemen!
Dikkatimin onda olduğunu fark etmesiyle kolumuzdan tutup sürükleyen adamları takmadan konuşmaya devam etti.
-Neler olacağını az çok tahmin ediyor gibiyiz ikimizde. Eğer bunu kabul edersek olacakları biliyorsun değil mi.
Sıkıntıyla başımı sallamamla devam etti
-Eğer bunu kabul edersek kuralları çiğnemiş oluruz ve bu tüm herkesi karşımıza almak olur. Bunun için orada bize ne yaparlarsa yapsınlar dayan lütfen tamam mı.
Tüm herkesi karşımıza almak daha büyük bir aptallık olacağı için kafa salladım.
-Tamam. Kuralları çiğneyip herkesi peşimize takmaktansa işkence çekmek daha iyi bir seçenek.
Bir odaya zorla sokulmamızla iki farklı köşeye sıkıca ellerimizden zincirlendik. Bu durum beni ıçten içe daha da korkuturken Umut gözlerimin içine özür dilercesine bakıyordu. Sanki koruyamadım affet diyordu.
Daha fazla üzülmemesi için dudaklarıma yapmacık bir gülümseme kondurdum.
-E madem olacaklardan kaçamıyoruz bari eğlenelim değil mi
Ne demek istediğimi anlayan Umut'un da dudaklarında bir haylaz gülümseme oluşurken göz kırptı bana.
E madem boka düştük biraz da eğlenelim!
Oda boşalıp üç kişinin kalmasıyla tüm sinir bozuculuğumla gözlerinin içine alay edermiş gibi baktım.
Biraz Özgür Yiğit'le tanıştıralım onları dimi ama.
İçlerinden biri bir adım öne çıkarak keyifle bize bakarak konuştu.
-Evet oyuna hazır mısınız bakalım.!
Sen dur, oyunun en âlâsını göstereceğim ben sana pezevenk!!
Umut
-Sorman hata. Gönder gelsin koçum
-Şey seçenekler nelerdir acaba. Kendimiz seçebiliyor muyuz oyunu.
Bizim bu rahat tavırlarımız adamlarda afallama oluştururken gülümsedik.
Daha çok şaşıracaksınız aslanlar, rahat olun siz.
-Vay vay vayy, dalga da geçmeyi bilirlermiş. Bakalım birazdan böyle gülebilecek misiniz.
Dişlerimle dudağımın kenarını ısırırken kıkırdadım.
Adamların kafa cidden çok iyiymiş.
Karşımızdaki üç kişinin de bakışları bana dönerken daha çok güldüm. Keşke ellerim bağlı olmasaydı da gösterseydim ebeninkini bunlara.
Ortadaki adam bir adım geriye atıp sırtını duvara yasladı.
Şimdi o da bize alayla bakıyordu.
-Yekta ilk hanfendiden başlayalım lütfen. O bana biraz keyifli geldi de.
Meydan okuyan bakışlarımı gözlerine dikip, dudağımın kenarını kıvırdım alayla.
Umut
-Oohoo her öncelik kadınlara veriliyor ama. Banane ilk ben olmak istiyorum.
Bakışlarım ona dönerken alaylı bakışlarının altındaki çaresizliği görebiliyordum.
Tüm iticiliğimi bir kenarı bırakıp gözlerinin içine sorun yok dermişcesine gülümsedim.
-Maalesef delikanlı keyfim ve kâhyası ilk kızdan başlamak istiyor. Şimdi uslu uslu sıranı bekle.
Bana doğru yaklaşan en sağdaki adamı görmemle alayla dudaklarımı yaladım.
Azıcık şov yapabilirdim bunlara bence.
Bana yaklaşan adamın kalkan eline ellerimdeki zinciri dolayıp ters takla attırdım.
Anında acı dolu inleme odayı doldururken keyifle gülümsedim.
Umut'un kahkahaları boş odayı doldururken zorla konuştu.
-Kız sen neymişsin, o nasıl hareketti öyle.
Ne kadar saklamaya çalışsa da şaşırdığı belli oluyordu.
Gerçekten benden böyle bir hareket beklemediği kesindi.
Ellerimi sakince saçıma doğru atıp savurdum.
-Bir bilsen ablanda daha ne hareketler var yavrum.
Umut yapmacık bir sekilde ağzını açıp
-Ablanda mı. Ben senden büyüğüm Özgür.
Şuan ikimizde yerde acı çeken adamı ve diğer iki mahlûkatı unutmuş sohbet ediyorduk.
Birden saçımın sertçe geriye doğru çekilmesiyle boşluğumdan dolayı inledim acıyla.
-Bak sen bizim kıza. Boş değilmiş anlaşılan ha.
Umut
-BIRAK LAN KIZIN SAÇINI!
Daha da çekilen saçlarımla inleyip sert bir soluk aldım.
Ellerimi saçımdaki elinin üstüne koysam da çekmiyordu.
-Biz oyun oynamak için gönderildik. Bırakın da biraz oyun oynayalım.
-Ulan saçlarımın içine sıçtın. Çek şu siktiğimin elini. Lan lan kabartıyorsun saçımı hep!
Adam baya baya saçımın ağzına sıçıyordu yalnız.!
Birden kafamın sertçe duvara vurulmasıyla gözlerim kapandı. Şakaklarımdan akan kanı hissedebiliyordum şuanda.
Umut
-SENIN O ELİNİ ALIR MÜNASİP BİR YERİNE SOKARIM LAN. BIRAK ONU HEMEN SİKİK HERİF!!
Gözlerimi yavaşça açıp kendime gelmeyi bekledim. Kendime gelince kafamı duvara vuran adama dönüp sertçe erkekliğine tekmeyi geçirdim.
