Bölüm İthafı: StarryLuna_536
Ayrıca şive konusunda bana yardımcı olduğu için huysuzrapunzell e de teşekkür ederim. İkinize de bolca kalp. ❤️❤️~
Hayat biz planlar yaparken başımıza gelenlerdir derler. Ben pek çok plan yapmıştım. Her şeyden önce akademik kariyerimi planlamış, geleceğime ne yönde şekil vereceğime karar vermiştim. Henüz bu planların bozulup bozulmayacağını bilmiyordum ama tam da şuan da bozulan bir planım vardı.
Buraya gelirken tek amacımız eğlenmekti. Fütursuzca vakit geçirmek, evde yapamadığımız şeyleri yapmak ve elbette ki sabahlamaktı. Buraya gelirken Bora'yla geçireceğim vakti de planlamıştım, yeni yıla nasıl gireceğimizi ve hayat neyseki bu planımı baltalamadı. Öte yandan keyifli vakit geçirmek ve fütursuzca eğlenmek fikri birkaç dakika kadar önce, evi basan silahlı adamlar yüzünden bozuldu. Şimdiyse elimde bir tüfek, üzerimde bana beş beden büyük gelen siyah renkli kaban ve ayağımdaki, yine bana büyük gelen, sarı çizmelerle ahıra yürüyordum.
Kabanın cebine koyduğum koli bandını ahırdaki adamların ağızlarını bantlamak için kullanacaktım. Elimdeki tüfeği ise ateşlemeyi planlamıyordum fakat laz damarım atarsa adamları saçma manyağı yapabilirdim. Kendime bu konuda kesinlikle güvenmiyordum. Amacım ise jandarma gelene kadar hem ahırdaki çalıntı hayvanların hem de içerdeki arkadaşlarımın canını korumaktı. En başta ise kendimi korumalıydım çünkü ben zarar görürsem diğerlerinin zarar görmeme ihtimali kalmazdı.
Ahırın demir kapısını açtım. İstiflerini bozmadı adamlar, hatta dönüp kapıya bile bakmadılar. İçlerinden birisi, "Sabaha bitmeyecek bunlar." diye sızlandı. Aynı anda başını çevirdi ve beni gördü. Elimdeki tüfeğe öyle bir bakışı vardı ki sadist bir gülümsemenin yüzüme yayılması gecikmedi.
"O bıçağı bırakmanı tavsiye ederim." dedim. Gözleri bağlı bir koyunu yere yatırmıştı ve boğazına bir bıçağı dayamıştı. Belki biraz daha gecikseydim zavallı hayvan ölmüş olurdu.
"Sen kimsin lan?!" diye bağırarak konuşan diğer adama baktım öfkeyle. Bana doğru attığı adım tüfeğin namlusu ona dönünce anında durdu.
Madem korkuyordu ne diye dikleniyordu bu herif?
"Azrail." dedim yine gülerek. İçimde bir psikopat yatıyordu benim ve bu adamlar onu uyandırmıştı. "Canını almamı istemiyorsan eğer şuradaki halatlarla arkadaşlarını bağla."
"Cesaret edemezsin." dedi. Tereddütlüydü ifadesi. Bu benim işime gelirdi.
"Blöf yaptığımı düşünüyorsan bana doğru bir adım at ama sonucu görecek kadar yaşamazsın."
Birbirlerine baktılar. Az önce koyunu kesmek üzere olan adam bıçağı arkasındaki saman balyasına bıraktı. Az önce bana diklenen adam halatı almıştı eline. Kasap olduğunu düşündüğümü az önceki bıçağın yanına oturttu.
Hadi ama! Bunlar beni aptal mı sanıyordu?
"Hey! Bıçakları bana doğru at, özellikle o saman balyasındakini." dediğimde halatı fırlatırcasına yere bıraktı adam. Bıçakları aldı ve bana doğru attı. Ayaklarımın dibine düşen bıçaklara bir an olsun bakmadım. Gözlerimi karşımdakilerden çekseydim eğer ani bir atakla tüfeği alabilirlerdi. Bu da benim işime hiç gelmezdi.
"Sizin adınız neydi?"
Alakasız sorum karşısında bana öyle bir bakışları vardı ki sanırsın ben uzaylıyım demiştim. Oysa bir insana sorulacak ilk sorulardan birisi ismiydi. Tamam, bizim normal bir tanışmamız olmamıştı, hatta şuan onlara silah doğrultmuş durumdaydım ama bu isimlerini sormayacağım anlamına gelmezdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEN KİMİM? ||TAMAMLANDI||
HumorLise öğrencisi olan İnci, hoşlandığı çocuğa mesaj atar ama bir sorun vardır; yanlış numaraya mesaj atmıştır. Sonrası çorap söküğü gibi gelirken, İnci yepyeni bir aşka yelken açmaktadır. *Argo ve küfür bulunacaktır.*