jimin:
Taehyung anca toparladı.
Gidişinin üzerinden 5 hafta geçti ama
o anca düzgün yemek yemeye başladı diyebilirim.
Günümün çoğunluğunu onunla geçiriyorum.
Biraz komik ama...
Bana hak verdi.
Benim yerimde olsa, ayrılacağını ama benim kadar sert konuşmayacağını söyledi.
Haklı, senin haklı olman gibi.
jimin:
Her şey değişti aslında.
Senin gidişinin ardından, grup toparlanamadı pek.
Namjoon, Taehyung'un yanına taşındı.
Hoseok, Yoongi'nin bana söylediği her şey için benden özür diledi.
Artık cuma günleri Hoseok'un mekanına gidiyor,
birkaç kadeh içerek haftayı kapatıyorum.
jimin:
Seokjin hyung, aşmış gibi.
Arada bizi çağırıyor ama gidemiyorum yanına.
Bazen Namjoon hyung gidiyor, kontrol ediyor.
Onun haricinde her şey, değişti.
jimin:
Tek bir şey dışında,
hala leylak kokuyorum.
Biraz komik ama, sanırım, seni bekliyorum.
Hoş, geçen gün Hoseok'tan Yoongi'yle görüştüğün haberini aldım.
Bu beni biraz, sarstı.
Fakat beklemediğim bir şey miydi? Kesinlikle hayır.
Onunla görüşeceğini biliyorum.
Dediğim gibi, ona verdiğin değerin yanında,
biz hiçbir şeyiz.
Yine de bir tarafım,
önce Taehyung'u affetmen gerektiğini düşünüyor.
O senin daima yanındaydı,
benim olmaya çalıştığım ama olamayışım gibi.
jimin:
Aslında ben de değiştim.
Dediğim gibi kokum hariç tabii.
Pek takılmıyorum arkadaşlarımla, içimden gelmiyor.
Derslerime asıldım.
Şu sıralar çok fazla kitap okuyorum.
Kendimi dış dünyadan koparmamı sağlıyor.
Taehyung geçen gün evime geldi, masanın üstünü kitaplarla dolu görünce korkup
defalarca kez iyi olup olmadığımı sordu.
Şu sıralar en büyük destekçim o oldu diyebilirim ama bazen,
onu bile istemiyorum yanımda.
Sessizlik iyi gelmiyor ama kalabalığın arasına karışınca da eksik hissediyorum.
Bugün bir değişiklik yapıp kitabımı Hoseok'un mekanında okuyacağım.
Nedense Hoseok mekanda çaldığı tüm playlistleri slow açıyor ve ortamı da loşlaştırıyor.
Bana iyi geliyor.
jimin:
Gözlük kullanmaya başladım..
Okurken gözlerim çok yoruluyor.
Biraz da kilo aldım sanırım. Fitnessa gitmeyi bıraktım.
Taehyung, bambaşka biri olduğumu söylüyor.
Ev dağınık, ben sessizim.
Fakat, kafamın içindeki ben, hiç susmuyor.
Devamlı bana, seni hatırlatıyor.
Hatırlatmaya da devam edecek sanırım.
__
jimin:
Gidişinin üzerinden dört ay geçti,
telefonunu ara ara menajerine verdiğini öğrendim.
Yine de mesaj yazmayı kesmek istemiyorum,
biraz da günlüğüm gibi oldu burası.
jimin:
Vlive'da yayın açınca sen,
girip girmemek arasında kaldım.
Uzun bir süre sonrasında ekrandan da olsa seni canlı göreceğim ilk an olacaktı.
Durduramadım kendimi.
Toparlanmışsın.
Gülerek mesajları okurken ve soruları yanıtlarken çok iyiydin.
Özgüvenliydin.
Yeni projeni duyurdun, çıkış yapacakmışsın yeniden.
Çok sevindim.
Zaten istediğim şey de buydu; senin iyi olman.
jimin:
Taehyung iyi.
Yoongi ile görüştüğünü öğrendi,
öğrenmemesi için çabaladım ama Hoseok ağzından kaçırdı.
Biraz kırıldı ama güldü sonra yüzü.
Ona haksızlık yaptığını düşünse de bozuntuya vermedi.
Olgunlukla karşılamasına şaşırdım açıkçası.
Ben... Kendimi geçtim zaten.
Asla affedilmeyeceğim.
Neden yazıyorum onu da bilmiyorum. Sen engelleyene kadar durmayacağım sanırım.
jimin:
Hala Hoseok hyungun mekanına gitmeye devam ediyorum.
İçiyorum, biraz takılıyorum.
Okuyorum.
Bir şeyler karalamaya başladım artık. Fark ettim ki, yazmak gerçekten rahatlatıyormuş.
Biraz depresif yazsam da, Hoseok hyung iyi olduğunu söyledi.
Finallerim açıklandı, dönemin çoğu dersini AA ile verdim.
jimin:
Namjoon hyung mekaniği alttan alacağını söyledi.
Üzgündü biraz ama Taehyung onun moralini düzeltti.
Jin hyung fiziği bırakıp, gastronomi okuluna yazıldı.
Aşçı olmaya karar vermiş.
Arasıra beni çağırıyor ve beraber yemek yapıyoruz.
İtalyan yemeklerine aşık olduğunu söyledi.
Sürekli makarna pişiriyor.
Tatlı olarak da tiramisu yapıyor.
Çeşit çeşit kahve aldı onun için...
jimin:
Böyleyiz işte.
Herkes bir şeyler yapıyor fakat hepimiz neşemizi kaybetmiş gibiyiz.
Gülüyoruz ama içten değil.
Buruk bakıyoruz birbirimize.
Kimse senin adını anmıyor ama çok özlediler seni.
En çok ben ama.
En çok, ben.
__
Jimin, depresyona girdi. Ne diyorsunuz, Jungkook'un Yoongi ile görüşmesi hakkında?
Oy ve yorumlarınız için teşekkür ederim. Öpüyorum parmaklarınızdan
- Lú.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
blue & grey ° jikook
Fanfiction[Texting] Jimin, Jungkook'u terk eder. Ayrılığı bir türlü aşamayan Jungkook ise kendini durduramaz ve her gün aşkının peşinden koşmaya devam eder. Fakat bir gün vazgeçtiğinde hiç beklemediği bir şey öğrenir.
