Yukarda görülen Kara Ayin Ortaçağ Avrupa'sından ya da hemen sonraki dönemlerden kalmadır. O dönemlerden kalan yazılı belgelerdeki Kara Ayin'ler hemen hemen aynıdır. Belgelerdeki eksik sayfalar ve ufak tefek farklılıklarla hepsi aynı ayindir.
Buradaki aynı yukarda görülen Madame de Montespan'ın ayini ile La Bas'da anlatılan ayindir. Zaten farklı ayinler de olsalar belirtildiği gibi farklılık çok azdır ve farklı olduklarını bile anlayabilmemiz
zordur. Kara Ayin tam olarak, ilk sayfalarda görülen Hıristiyan
Şeytan'ı kavramına yapılan tapımdır. Çok çok büyük bir ihtimalle
ayini ilk düzenleyen ya da düzenleyenler Hıristiyan kilisesinin bir rahibi veya rahipleri idi. bu konuda doyurucu bir bilgi yok fakat o dönemleri düşünürsek sıradan köylülerin Latince bir ayin tanzim
edemiyecek kadar cahil olduğunu hatırlarız. Ayrıca Kilise ayinlerini
taklit edebilecek, Latince bir ayin hazırlayabilmek için bugün bile
eğitimli bir rahip olmak gerekir. Ayinin kilisenin din baskılarında
bunalan ayrıca cinsel bunalımlarda olan rahipler tarafından yazıldığı,
yazanların biliçaltlarında da, tabii kilisenin baskıları yüzünden tanrıya karşı büyük bir hınç olduğu açıkça bellidir.Satanizm'deki garip ve çelişkili durumlardan biri de burada
karşımıza çıkıyor. Kilise sadece herkesi korkuttuğu Satan'ı yaratıp,
şekillendirmiyor, aynı zamanda, yapanları dinsiz ilan edip, diri diri
yaktığı tapım şekillerini de kendisi düzenliyor.Ayinin akışı ve sözleri de oldukça düşündürücü. Her ne kadar aşağıdaki bölümlerde Satanizm'in bir din olduğunu ya da günümüzde artık bir din halini almış olduğunu iddia ediyorsam da Kara Ayin'deki Tanrı Şeytan'a yapılan hitabeler aslındahiç bir dinin tanrısına yapılabilecek şeyler değil. Hatta burada din derken Yahudilik, Hıristiyanlık, Müslümanlık gibi dinleri de kastetmiyorum. Bütün putperest dinler, Budizim ve akla gelebilen hiç bir din Tanrısını
cehenneme yerleştirmez.Yukarda da temas ettiğim gibi, Hıristiyan inancına göre Cehennem, Tanrı tarafından yaratılmıştır ve işlevi, suçluların ceza çekecekleri
bir yer olmaktır. Gene aynı Hıristiyan inancından kaynaklanan Hıristiyan Şeytanıysa Cehennem'in efendisi ve tanrısı olmuştur. Cehenneme giriş, çıkışın tanrının izin ve tasarrufunda birşey olması gerekmektedir fakat Şeytan istediği gibi girip, çıkar ve orada saltanat sürer. Günahkarlar yani tanrıya karşı gelenler Cehenneme atılıp, ceza göreceklerdir fakat orayı Şeytan yönetmektedir. O zaman, Kilisenin Tanrının en güçlü düşmanı ilan ettiği Şeytan, kendi düşmanına karşı gelen ve onun suç saydığı şeyleri yapanları neden cezalandırsın. Ya da Tanrı neden günahkarları hiç bir ceza görmeyip, aksine beyler gibi yaşıyacakları düşman arazisine göndersin.Bunlar benim çelişkilerim ya da cevap bulmaya çalıştığım şeyler değil tabii. Sadece Hıristiyan Şeytan ve Satanizm kavramları ile Kilisenin
yarattığı inanç karışıklığını işaret etmek istiyorum.Kara Ayin ayrıca tam bir Hıristiyan kilisesi tasdikçisi, Kilise'nin ileri
sürdüğü fikirlerin doğrulayıcısı olarak da görünüyor. Kilise cinselliği ayıp ve günah sayıyor. İnsan neslinin devamı diye birşey söz konusu
olmasaydı Kilise cinselliği tamamen yasaklardı. Cinsellik, pis ve kirli
bir şey. Satanistler de Kilise'yi kirletmek için cinselliği kullanıyorlar. Bunu kiliseye inat yapmıyorlar. "Siz ne derseniz deyin, biz cinselliğimizi yaşamak isteriz." demiyorlar. Ayinde ya da Satanist fikirlerde böyle birşey söylenmiyor fakat ayinden açıkça anlaşıldığı gibi cinselliği pis ve kirletici bir bir fiil olarak kabul ederek, onunla Tanrı'yı ve kiliseyi kirletmeye çalışıyorlar. Bu şekilde de Kilisenin cinsellik hakkındaki fikirlerini tasdik etmiş oluyorlar.Ayindeki sidik serpilmesi ve değişik ayinlerdeki benzeri durumlar da
ayinin oluşturulduğu ve uygulandığı dönemlerdeki Fransız cinsel
fantazilerini hatırlatıyor. Sonuç olarak bu ayin Fransız kaynaklıdır.Sadizm'i babası olarak kabul edilen Marquis de Sade'ın Türkçeye
çevrilen kitaplarından birisi de "Sodom -Sodom'un 120 Günü (Les
120 Journees de Sodome)." isimli romaıdır. Herne kadar bu kitap
biraz Giovani Boccacio'nun "Decameron" isimli eserini taklitmiş gibi duruyorsa da, bazı konularda bize ipuçları veriyor. Kitap incelendiği takdirde insan dışkısının ve sidiğinin bol bol cinsel tatmin için kullanıldığı görülür. Hatta Sade'ın kahramanları dışkı yiyerek de tatmin olurlar. Özet olarak söylemek gerekirse bu tür fantazilerin, günümüzdeki yaygınlığı hakkında bir fikrim yok fakat o dönemlerde yaygın olduğunu düşünebiliriz. Bütün bu noktalar da Kara Ayin'in yaratıcılarının cinsel bunalımlar ve fantaziler içinde çırpınan Kilise papazları olduğunu belli etmektedir.Uzun sözün kısası Kara Ayin hakkında şunu söylemek çok mümkündür
ki, Kara Ayin, bizdeki bazı saf Satanistlerin zannettikleri gibi
Şeytan Tarafından verilen bir ayin veya Şeytan'ın bir kara kitabından çıkma birşey değil, bunalımlar içinde olan bazı zavallı papazların fantazilerinden ibarettir. Ya da öyle olduğu sonucuna varmak çok kolaydır.