MELEZ

3. bölüm

Yeji

Gruplara ayrıldıktan sonra uzun bir süre yürüdük. Aramızdan bazıları yoruldu ve dinlenmeye karar verdik.

"Ben acıktım" dedi lia. "Aslında bende acıktım, bir şeyler yesek iyi olucak" dedi soobin. "İyide nerden yemek bulacağız?" Sorumun üzerine derin bir sessizlik oldu. "Ayrılalım" dedi beomgyu. Olumsuz anlamda kafamı salladım "zaten iki gruba ayırdık yine ayrılmamız riskli olur."

"Ayrılmazsak burda açıktan öleceğiz, burda bir cadının bana ne yapmam gerektiğini söylemesini bekleyemem" soobin kızgın bir şekilde arkasını dönüp gitti. Kontrolsüz pislik.

"Soobin!" Diye bağırdı arkasından beomgyu "Nereye gidiyorsun? Orman çok tehlikeli." Soobin duymamazlıktan gelip gitti. Gözden kayboluncaya kadar arkasından baktık.  "Pekala" dedim grubu toparlamak için. "Yeji ben gidiyorum, üzgünüm ama burda bana emir verilmesini bekleyemem" deyip koşarak uzaklaştı ryujin. Bütün gücümle çığlık attım. "Grubu ayakta tutmaya çalışıyorum ama hiç biriniz bana yardımcı olmuyorsunuz, bu sikik ormanda sonumuz gelicek!" Derin bir sessizlik çöktü. "Şimdi yemek bulalım" dedim sessizce.

Yn

Gözümü açtığımda bir ağacın altına yatıyordum. "Sonunda uyandın" dedi yuna. "Öldün sandım" deyip güldü kai. Yeonjun kai nin koluna vurup onu uyardı ama kai bunu pek önemsemiş gibi durmuyordu. "Uyandığına göre gidebiliriz" dedi Yeonjun. Yattığım yerden doğruldum "Hadi gidelim."

Biraz ilerledikten sonra kai durdu. Hepimizi ona baktık. "Tuvalette gitmem gerek" dedi. Dediği şey üzerine Yeonjun ve taehyun bıkkın bir nefes aldılar ben ise güldüm. "Tamam sen git biz seni bekliyoruz."

Kai
Ormanin içine girdim ve biraz uzaklaştım. Tuvaletimi yapmak için uygun bir yer ararken gördüğüm şey kalp atışını durdurdu. Bütün gücümle "soobin!" Diye bağırdım. Yanına koştum ve kafasını dizimin üstüne koydum. Ağlamama engel olamıyordum.

Yn
"Soobin!" Kai nin bağırışını duyduğumuzda koşarak sesin yerini bulmaya çalıştık. Yeonjun ve taehyun hızla yanımızdan koşup etrafı arıyorlardı. "Yuna nerde bunlar?!" Diye bağırınca ürktüm. "Yuna nın gözünden bir yaş düştü. "Yuna!" Diye bağırdı taehyun. "Sağda" dedi yuna sadece. Yeonjun ve taehyun koşarak sağa doğru gittiler, bende peşinden gittim. Yuna olduğu yere düştü ve kafasını öne eğdi. Ne olduğunu anlamaya çalışırken önce ağlayan kai yi sonra dizlerinin üstüne düşmüş taehyuna daha sonra donuk bakışlarıyla yere bakan Yeonjunu sonra onu gördüm. Yerde hareketsiz yatan soobin e baktım. Yeonjun bağırıp yandaki ağaca yumruk attı. Soobinin bileklerine baktım, tıpkı hyunjin gibi damarları kararıyordu. "Yaşayacak değil mi?" Dedi kai göz yaşları içinde. Yeonjun soobin in nabzını bir umutla kontrol etti. "Yaşıyor!" Dedi yeonjun. "Birazdan ölür" dedi yuna. Buraya ne zaman geldiğini bilmiyordum. "O bitki olmadan yaşaması imkansız." Yeonjun küfür ederek soobin i kaldırdı ve kucağına aldı. Bitkiyi bulanan kadar-"

"Öldü."