Sabah saat 09.34 de uyandım. Lavaboya gittim ve işlerimi bitirdim. Odama geldim ve siyah tişört siyah kot pantolon giydim ve saçlarımı bağladım. Çocukları uyandırdım ve lavaboda işlerini bitirdim. Odama geldim ve Deniz'e buz mavisi kot pantolon beyaz gömlek giydirdim. Gece yeşil tişört gri şort giydirdim. Güneş kırmızı ve lacivert çizgileri olan tişört asker yeşili pantalon giydirdim.
Hep beraber mutfağa vardık ve Güneş ve Gece'yi bebek sandalyesine koydum. Deniz sandalyelerden birisine oturdu. Ben kahvaltıyı hazırlamaya başladım. Kahvaltı hazır olunca onların önlerine koydum ve kendi yerime oturdum ve kahvaltımıza başladık.
Özge Umay Miray Melis Yeliz şuan uyuyorlar. Uyandırsam veya uyandırmasam kızarlar bunun için ellemiyorum zaten işleri yok.
Kahvaltımız bittikten sonra ortalığı topladım. Deniz kendisinin ve kardeşlerinin sırt çantasını hazırlamış elinde tutuyordu.
Onun elinde ki çantayı aldım ve Gece ve Güneş'i kucağıma aldım. Deniz de elimden tuttu. Birlikte evden çıktık ve sol kolum olan Akif yanımıza geldi ve çocukların çantalarını aldı. Arabamın kapısını uzaktan açma özelliği ile açtım ve Akif çantaları bagaja koydu. Arka kapıyı açtım ve Güneş ve Gece'yi bebek koltuklarına oturttum ve kemerlerini bağladım. Deniz de onun yanında ki koltuğa oturdu ve kemerini bağladı. Kapıyı kapatım. Ön kapıma geldim ve kapıyı açtım. Sürücü koltuğuma oturdum ve kapıyı kapattım. Kemerimi bağladım ve arabamı çalıştırdım.
Şirketin önüne geldiğim zaman korumalardan birisi benim kapımı açtı ve indim. Anahtarı ona verdim ve çocuklarımın yanına geldim. Kapılarını açtım ve kemerlerini çıkardım. Gece ve Güneş'i kucağıma aldım. Bir koruma Deniz'in kapısını açtı ve oğlum zaten kemelerini araba durduğu zaman açmıştı bunun için hemen indi. Akif arkamızdan gelerek çantaları bagajdan çıkardı.
Ben ve Pars'ın ortak çalışma yerimiz ve o görevde olduğu zamanlar ben bakıyordum.
Hastaneden dolayı bu aralar boşladım ve işlerin bittiğini biliyordum. Hastane benim üstüme ait. Kendi emeklerim ile gecemi gündüzüme kattım ve bu zamanlara kadar getirdim.
Her iki tarafta gözüm ve kulağım var.
Bunun için neler döndüğünü veya kimlerin bana ihanet ettiğini biliyordum.
Şirkete sert adımlarım ile yürüdüm. Beni görenler saygıyla selam veriyorlar ve gülümsüyorlar. Tek bir minik bile oynatmadan kendime ait olan asansöre vardım. İki tane asansör var. Birisi sadece benim ve eşimin özel yaptırdığımız asansör diğeri çalışanlar ve personeller için.
Asansöre vardığım zaman burada ki güvendiğim Efe Öztürk beni görünce asansörün düğmesine bastı. Asansör gelince bindik ve 46 kata bastım.
Bina 100 katlı ve bizim ofisimiz 46 katta.
Efe: Bugün Boz ortakları ile toplantımız var sizin istediğiniz ile 11.00 başlayacak ondan önce imzalanması gereken bir kaç dosyalar var masanıza bıraktım çalışanlar siz yokken her zaman ki gibi çalışmaya devam ettiler ama Gökçe Aydın hamilelikten dolayı dinlemesi gerektiği halde çalışmaya devam etti izin kullanmak istemediğini söyledi bu kadar dedi
Feza: Gökçe Aydın'ın doğumuna 2 ay kaldı ona 2 yıl izin verin ve hemen evine gönderin ve bir zat benim istediğimi söyle gerekli paradan 6000 milyar fazlası verin benim hediyemin olduğunu söyle ve teşekkürlük bir şey yapmadığımı sadece çalışanlarıma elimden gelen yardımı yaptığımı söyle başka bir şey var mı dedim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gökyüzünün Familyası
ActionDoğduğu günden beri ailesi sandığı kişilerden görmediği acı kalmadı. Hayatını bitirdiler küçük kızın. Ama kendi ayakları üstünde durdu ve başarılı cerrahi doktoru oldu. O küçük kız bütün yaşadıklarına rağmen dik ve savaşmadan pes etmedi ve hayali...