YİNE GÖRÜRMÜYÜM?

418 27 11
                                    

Arkadaşlar okuyan kişiler ne yorum yapıyor nede oyluyor.

Lütfen özellikle yorumlarınızı yazın.

Hikayem hakkında ne düşündüğünüzü merak ediyorum.
İyi okumalar

______________________________________

" Çekil! " diyerek Poyraz'ın omzuna vurdum.
Ama olmuyordu. Bu yaptığım yerinden dahi oynamasını sağlamadı. Gözlerime kilitlendi. Siyah irisleri beni sanki sonsuz bir girdaba sürüklüyordu. Gözlerinde kaybolmuş gibiydim resmen. Bana sırıtarak bakıp yavaşça kalktı üstümden. O kalkınca bende hızla ayaklandım.

" T-telefonları değiştiğimize göre ben artık gideyim. " dedim. Sesim neden titrek çıkmıştı ki?... Cevap vermedi. Hiç bir şey demedi. Sadece boş boş masaya yaslanmış bir şeyler düşünüyordu. Artık burdan çıkmalıyım diye düşünerek kapıya yöneldim. Tekrar koridora çıkıp Cemrenin yanına giderken az önce beni kovalayan iki adam tekrar karşıma çıktı.

"Hey... sen... dur orda!" diye bağırdı biri. Off yine mi kaçacaktım. Gerçekten sinir bozucuydu. Hızla arkamı dönüp koştuğumda taş gibi bir şeye çarptım. Çarptığım şeyi duvar sanırken acıyla inleyip acıyan anlımı ovalamaya başladım. Kafamı hafifçe kaldırdığımda poyrazı gördüm. Lan ben çarptığım şeyi duvar sanmıştım.

Hâlâ poyraza bakarken o bana bakmıyor arkamdaki iki adama sert bakışlar atıyordu. Kolunu bir anda omzuma atınca bir ona bir de omzumdaki koluna baktım. Bana bakmadan adamlara " O benim misafirim.  Şimdi işinize dönün!" dedi emir verir gibi. Adamlar " Pardon Poyraz Bey bilmiyorduk. " dediler ve gittiler.

Hâlâ poyraza bakarken bir anda bana döndü. Yüzünde anlam veremediğim bir bakış varken iyice yaklaşıp " Buraya giriş yasaktır. O yüzden birileri daha fark etmeden git! " dedi emir veren sesiyle. Bir şey demedim ve yavaşça kafamı salladım. Bana çok yakındı ve bu beni heyecanlandırıyordu. Arkasını dönüp giderken bir süre arkasından onu izledim. Sonra yaptığım şeye anlam veremeyip hızla çıktım ordan.

Tekrar büyük salona girip Cemreyi aradım. Uzakta bir yerde oturup tezahürat yaptığını gördüm. Hızla yanına gittiğimde beni fark etmemişti bile. "Cemre hadi kalk gidelim " dedim. Bana dönmeden " ya bir dur bu bitsin. Çok güzel gidiyor. Bak şu çocuğa hem çok yakışıklı hem de çok güçlü " diyerek ringde dövüşenlerden birini gösterdi. Çocuk kaslı ve dediği gibi yakışıklıydı. Ama şuan eve gitmek istiyordum. O yüzden Cemrenin kolundan tuttum ve " Off... yeter bu kadar boks eve gidiyoruz! " dedim.

"Yaa... Hayal hep oyunbozanlık yapıyorsun " deyince gülümsedim. Haklıydı. Böyle şeylerde bana çok sinir oluyordu. Binadan çıkıp dışarıda taksi beklemeye başladık. Saat 10.57'ydi ve eminim ki Sultan abla bizi çok merak etmişti. Taksiye bindiğimizde hızla Sultan ablayı aradım. Telefon ikinci çalışında açıldı.

"Alo kuzum hallettin mi? " diye sordu telefondaki Sultan abla. " Hallettim abla şimdi eve geliyorum." dedim pencereden dışarıyı izlerken. " Tamam kuzum dikkatli gel " deyince " Tamam " deyip kapattım. Cemreye döndüğümde telefonuyla ilgileniyordu. Aklıma gelen şeyle ona yanaştım ve " Cemre bu gece bende kalsana " dedim. Kafasını telefondan kaldırıp bana döndü. "Bilmem ki" dediğinde biraz mızmızlanarak "Ya... hadi Cemre bize gidelim işte hem saatte geç oldu. " diye ısrar ettim. "Tamam" deyince yanağın küçük bir öpücük kondurdum.

Cemreyle çocukluktan beri arkadaştık. Annemin arkadaşının kızıydı. 13 yaşımda tanışmıştım onunla ve hep en yakın dostum oldu. Taksi bizim evin önünde durduğunda ücreti ödeyip indik. Büyük siyah kapıdan içeri girdiğimizde evin önünde bizi bekleyen Sultan ablayı gördük. Beraber içeri girerken Sultan abla aç olup olmadığımızı sordu. İkimizde aç değildik. O yüzden salona geçtik. Sultan abla yarın annemler geleceği için erken uyuyacağını söyledi ve bize de çok geçmeden uyumamızı söyleyip uyumaya gitti. Cemreye Poyrazla olanları anlatırken dikkatle dinliyordu beni.

                 
                       *     *     *     *

Cemreyle film izledikten sonra yorulduğumuz için odama çıktık.
Pijamalarımı giyerken Cemre'ye de pijamalarımdan birini verdim.

Yorgunlukla yatağa uzandığımızda Cemrenin çoktan gözlerini kapattığını fark ettim.
Ama hâlâ uyumadığını biliyordum.

Yanına uzanıp bir elimi onun beline sardım ve kafamı da omzuna yasladım. Sonra aklıma Poyraz geldi. Kafam Cemrenin omzundayken Cemreye seslendim. "Cemre..." dedim. Uykulu haliyle mırıldandı. "Hı?" 

"Sence... Poyrazla tekrar karşılaşır mıyım? " diye sordum. " Sanmam " deyince kafamı kaldırıp ona baktım. "Neden?..."diye sordum. "Sadece bir telefon karışıklığıydı Hayal birdaha karşılaşacağınızı sanmıyorum " dedi. Haklıydı. Neden bir daha karşılaşayım ki onunla?...

Kafamı tekrar omzuna yaslarken telefonum geldi aklıma. Bir dakika. Poyraz şifremi kırmıştı. Acaba girip bakmış mıdır bir şeylere?.. Hızla uzandığım yerden kalkmadan komedinin üstündeki telefonumu aldım.

Cemre yerinde kıpırdanıp " Off... Hayal uyu artık" dedi.

İlgilenmeyerek telefonumu açtım. İlk önce sosyal medyalarıma baktım. Bir şey yoktu. Sonra mesajlaşmalara girdim. Orada da bir şey yoktu. Son olarak galerime girdiğimde bir şey fark ettim. Fotoğraflarımdan birinin altına yazı yazmıştı. Hızla fotoğrafa tıkladım.

 Hızla fotoğrafa tıkladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Hım.. mı?" Sadece bu muydu?...

Arkadaşlar kimse yorum yapmıyor
O yüzden 10 oy ve 5 yorum geldikten sonra devamını atacağım

Birde bundan önceki bölümde bir kitap önermiştim.
"Yeni ev yeni hayat" şimdi o isimde bir sürü kitap var o yüzden yazarın hesabınıda yazıyorum.
Hesap adı "mesume_509"
Kendisi benim arkadaşım.
Onuda okumayı unutmayın

Hoşçakalınnn....

Karışık AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin