fifty six

594 52 102
                                    

Zayn - Sweat ile okuyunnn

Dün geceden beri benim tek bir derdim vardı: Lilith.

Dün geceden beri Zayn'in de tek bir derdi vardı: Marlon.

Ben Lilith'in buraya gelmesine değil Zayn'in onunla, sanki geçmişinde bir yeri olan biri değilmiş de sıradan biriymiş gibi konuşabilmesine, hatta kuytu köşelerde konuşmasına takılmıştım. Zayn de eski sevgilimin sanki bilerek ayarlamış gibi benim olduğum yere gelmesine takılmıştı.

Düşündüğümde fark ediyordum. Gerçekten ikimiz de manyaktık. Eskiden hayatımızda olan ama artık sadece geçmişimizde kalan insanları kıskanıp kafaya takıyorduk. Üstelik birbirimize sahipken ve birbirimize bu kadar bağlıyken yapıyorduk bunu.

Ama sonra Lilith'in ona dokunan ilk kişi olduğu aklıma gelince yine içimi kıskançlık alevi sarıyordu. İlk seviştiği kişi olsa bu kadar takılmazdım kesin. Ama Zayn kendisine dokunulması konusunda bu kadar katıyken ve bu konuda bu kadar keskin bir çizgisi varken o kızın bu çizgiyi aşabilmiş olması beni sinirlendiriyordu.

Marlon'un buraya neden geldiğini ise hala bilmiyorduk. Bill onu yanımızdan apar topar alıp ofisine götürmüştü. Gecesi mahvolduğu için zaten öfkeliydi. Muhtemelen bir de üstüne Marlon geldiği için ve düğünün ortasında onunla uğraşacağı için iyice delirmişti. Sinirini de eminim ki ondan çıkarmıştı. Bize sataşıp çatmadığı sürece sıkıntı yoktu.

Sabahtan beridir bahçede dolanıyordum ama Marlon'u hala görmemiştim. Zayn de yoktu ortalıkta. En son yemekhane için gelen erzak kolilerini taşırken görmüştüm onu. Kolileri taşıyan diğer kişilere yardım ediyordu. Ama sonra kaybolmuştu, görmemiştim.

"Green."

Duvardan aşağı sarkan bacaklarımdan biriyle dürttüm onu bir yandan da. Karen'ın elinden telefonunu almaya çalışıyordu ama bana yine de cevap verdi. "Efendim." Hemen sonra da "Sil o fotoğrafı. İğrenç çıktım." dedi.

"Zayn'i gördün mü?"

Hala telefonu almaya uğraşıyordu. Karen'la girdiği telefon savaşının arasında benim sorumu duyup duymadığından emin bile değildim.

"Beni mi arıyorsun?"

Green'e sorduğum soruya cevap olarak Zayn'in sesini duymayı beklemiyordum. Oturduğum duvara omzunu yaslarken duvardan sarkan ayak bileğime de parmak ucuyla hafifçe dokunarak gıdıklamıştı.

"Evet. Sabahtan beri yoksun ortalıkta."

Etrafına bakındı. Sonra da başını kaldırıp bana baktı. "Yemekhaneye erzak geldi. Onları taşımaya yardım ediyordum."

"Gördüm."

İnmek için kendimi duvarda biraz öne ittirdiğimde "İnecek misin?" diye sordu6ve kollarını bana doğru uzattı. Omzuna tutunup bedenimi ona doğru bıraktığımda da tek kolunu belime sararak beni indirdi ve yere bıraktı. Bırakırken da şakağjma öpücük bırakmıştı.

"Teşekkür ederim."

Yüzünü görebilmek için karşına geçtim ama güneşten dolayı da gözlerimi kısmak zorunda kalıyordum şimdi de. Elimi alnıma koyup biraz siper yapmaya çalıştım.

"Bill ile karşılaştın mı hiç?"

Bunu sorunca başını çevirip Bill'in ofisine baktı önce. Sonra da yüzünü yine bana dönüp "Hayır." dedi. "Senin eski sevgilinle uğraşıyordur."

Evet, Marlon burada olduğu sürece kesinlikle Zayn huzursuz olacaktı. Vincent'ı gördüğü anda sinirleniyordu zaten bir de Marlon çıkmıştı. Zayn'i odasına kapatıp çıkarmamak en iyisiydi, sakinleşmesi uzun sürüyordu çünkü.

West CoastHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin