21.bölüm

0 0 0
                                    

ON BĐRĐNCĐ BÖLÜM Atesoku
Harry'nin, nasıl olup da gerisingeri Balyumruk kilerine girmeyi basardıgı, tünelden geçtigi ve satoya döndügü hakkında çok belirgin bir fikri yoktu. Bütün bildigi, dönüs yolculugunun hemen hemen hiç vakit almamıs olduguydu. Ne yaptıgının da pek farkına varmamıstı, çünkü az önce duydugu konusma yüzünden bası hâlâ zonkluyordu.
Niye kimse ona söylememisti? Dumbledore, Hag-rid, Mr Weasley, Cornelius Fudge... Neden hiç kimse Harry'nin annesiyle babasının, en iyi arkadasları onlara ihanet ettigi için öldügünü söylememisti?
Ron ve Hermione aksam yemegi boyunca Harry'yi tedirgin tedirgin izlediler, ama kulak misafiri oldukları konu hakkında konusmaya cesaret edemediler, çünkü Percy yakınlarında oturuyordu.
Kalabalık ortak salona çıktıkları zaman da, sömestr sonu geldi diye bir nese krizi geçiren Fred ve George'un bes-altı tane Tezekbom-bası atmıs oldugunu gördüler. Fred ve George'un, Hogsmeade'e ulasıp ulasmadıgını sormalarını Đsteme-251
yen Harr^, siz sedasız bos yatakhaneye çıktı. Dosdogru yatagının basucundaki komodine gitti.
Kitaplarını kenara itti, aradıgı seyi çabucak buldu - Hagrid'in ona iki yıl önce verdigi, annesiyle babasının büyücü portreleriyle dolu deri kaplı fotograf albümü. Yatagına oturdu, perdeleri etrafına çekti ve sayfalan çevirerek aramaya koyuldu, ta ki...
Annesiyle babasının dügün gününden bir resme gelince durdu. Đste babası orada, gülümseyerek ona el sallıyordu, Harry'ye miras bıraktıgı hizaya gelmez siyah saçları dört bir yana dagılmıstı. Đste annesi, mutlulukla ısıldayarak, babasının koluna girmisti. Ve iste... bu o olmalıydı. Sagdıçlan...
Harry daha önce ona hiç dikkat etmemisti.
Aynı kisi oldugunu bilmese, bu eski fotograftakinin Black oldugunu asla tahmin etmezdi. Yüzü çökmüs ya da mum gibi olmaktan çok uzaktı, yakısıklıydı, gülüyordu. Bu fotograf çekildiginde Voldemort için çalısmaya baslamıs mıydı acaba? Yanındaki iki kisinin ölümlerini mi planlıyordu?
Azkaban'da onu tanınmaz hale getirecek on iki yıl geçireceginin farkında mıydı?
Ama Ruh Emici'ler onu etkilemiyor, diye düsündü Harry, yakısıklı, gülen yüze bakarak. Onlar çok yakına geldiklerinde annemin çıglık attıgını duymak zorunda degil -
Harry albümü çarpıp kapattı, uzandı ve yeniden komodinine koydu. Cüppesiyle gözlügünü çıkanp yataga girdi. Bu arada perdeleri de onu gözden saklayacak sekilde ayarladı.
Yatakhane kapısı açıldı.
252
Ron, endiseli bir sesle, "Harry?" dedi.
Ama Harry hiç kıpırdamadan yatarak, uyuyormus gibi yaptı. Ron'un çıktıgını duydu ve dönüp sırtüstü uzandı. Gözleri f altası gibi açıktı.
Daha önce asla bilmedigi türden bir nefret, Harry'nin içine zehir gibi doluyordu. Sanki albümdeki resim gözlerinin üstüne yapıstınlmıs gibi, Black'in karanlıgın içinden ona güldügünü görebiliyordu.
Biri ona film oynatıyormus gibi, Sirrus Black'in Peter Pettig-rew'u (Neville Longbottom'a benziyordu) uçurup bin parçaya ayırmasını izledi. Birinin alçak sesle, heyecanlı heyecanlı mırıldandıgını duyabiliyordu (oysa Black'in sesinin neye benzedigi konusunda en ufak bir fikri yoktu). "Tamam, Lord'um... Potteflar beni Sır Tutucu'lan yaptı..." Sonra bir ses daha geldi, gülen tiz bir ses, Ruh Emici'ler yakınına geldiklerinde Harry'nin kafasında duydugu ses...
"Harry, sen - berbat görünüyorsun."
Harry, gün agarana kadar uyumamıstı. Uyandıgında yatakhaneyi bos bulmus, giyinmis ve dönen merdivenlerden asagı inmisti. Ortak salon, yedigi Naneli Kurbaga'dan dolayı karnını ovalayan Ron Page 86
ve ev ödevlerini üç masaya yaymıs Hermione dısında bostu.

"Herkes nerede?" diye sordu Harry.
"Gittiler! Tatilin ilk günü, unuttun mu?" dedi Ron. Bir yandan da Harry'yi dikkatle süzüyordu. "Ögle ye-253
megi vakti geldi nerdeyse, ben de bir dakika sonra gelip seni uyandıracaktım."
Harry atesin yanındaki bir iskemleye çöktü. Dısarıda hâlâ kar yagıyordu. Crookshanks kocaman, sarı-tu-runcu bir halı gibi söminenin önüne yayılmıstı.
Hermione kaygıyla onun yüzüne bakarak, "Gerçekten de iyi görünmüyorsun, biliyor musun?" dedi. "Đyiyim," dedi Harry.
Hermione, Ron'la bakısarak, "Harry, dinle," dedi, "dün duyduklarımız seni sahiden üzmüs olmalı. Ama aptalca bir sey yapmaya kalkısmaman gerek."
"Ne gibi?" dedi Harry.
"Black'in ardına düsmek gibi," dedi Ron sert sert.
Harry o uyurken ikisinin bu konusmayı prova ettiklerini anlamıstı. Bir sey demedi. "Yapmayacaksın, degil mi, Harry?" dedi Hermione.
Ron, "Çünkü Black için ölmeye degmez," dedi.
Harry onlara baktı. Hiçbir sey anlamıyor gibiydiler.
"Bir Ruh Emici yanıma her yaklastıgında ne görüp duydugumu'biliyor musunuz?" Tedirgin olan Ron ve Hermione baslarını hayır anlamında salladılar. "Annemin çıglık attıgını ve Voldemort'a yalvardıgını duyuyorum. Eger siz de ölümün esigindeki annenizin böyle çıglık attıgını duysanız, bunu hemen unutmazdınız. Eger dostu oldugu sanılan birinin ona ihanet ettigini ve Voldemort'u pesine taktıgını ögrenmis olsanız -"
"Yapabilecegin hiçbir sey yok!" dedi Hermione, sarsılmıs, görünüyordu. "Ruh Emici'ler Black'i yakalayacak ve Azkaban'a geri götürecek - belasını bulacak!"
254
"Fudge'm ne dedigini duydunuz. Black, Azka-ban'dan normal insanların etkilendigi gibi etkilenmiyor. Azkaban'da kalmak onun için digerleri kadar büyük bir ceza degil."
Çok gergin görünen Ron, "Ne diyorsun yani?" diye sordu. "Sen - Blaek'i öldürmek falan mı istiyorsun?"
Hermione panige kapılarak, ''Aptallık etme," dedi. "Harry kimseyi öldürmek istemiyor. Degil mi, Harry?"
Harry yine cevap vermedi. Ne yapmak istedigini bilmiyordu. Tek bildigi, Black özgür dolasırken kendisinin hiçbir sey yapmadan durması fikrine tahammül edemedigiydi.
Birden, "Malfoy biliyor," dedi. "Bana Đksir dersinde ne dedigini hatırlıyor musunuz? 'Ben olsam onu kendim yakalardım... Đntikam isterdim.'"
Ron öfkeyle, "Bizim lafımıza degil de Malfoy'unki-ne mi kulak vereceksin yani?" dedi. "Dinle...
Black onunla isini bitirdikten sonra Pettigrevv'un annesine ne gönderdiler, biliyor musun? Babam bana söylemisti -Birinci Sınıf Merlin Nisanı ve bir kutuda Pettigrev/nun parmagı. Ondan bulabildikleri en büyük parça bu olmus. Black delinin biri, Harry ve tehlikeli -"
Harry, ona kulak asmadan, "Malfoy'a babası söylemis olmalı," dedi. "O, Voldemort'un yakın çevresinden-di-"
Ron, "Kim-Oldııgunu-Bilirsin-Sen de, tamam mı?" diye lafını kesti kızgınlıkla. "- demek ki, Malfoy'lar, Black'in Voldemort adına çalıstıgım biliyorlardı -" 255

Harry Potter ve azkaban tuzagı Where stories live. Discover now