3

1.1K 113 217
                                    

Yoongi benden önce uyanmış  ve koltukta oturmuştu, bende  bonyodan çıkarak karşısına geçtim "kahvaltı için birşey istiyormusun? " dediğimde kapı çaldı.

Yoongi'ye baktığımda bilmiyorum bakışları atmıştı, kapıya giderek temkinlice  açtım ,komşunun kızı tabağı uzatarak  "annem kek yapmış, sizede getirmemi söyledi-" diyerek tabağı uzattığında gözü arkama kaydı ve gözleri sonuna kadar açıldı, kaşlarımı çatarak arkam baktığımda yoongi'yi gördüm, tabiki üstsüzdü.

Sinir ile kızın elindeki tabağı alarak "teşekkür ederim" diyerek kapıyı suratına çarptım, yoongi kaşlarını çatarak "bu ne misafir severlik" dediğinde sinir ile "sanane  , hem sen neden çıplak kapıya geliyorsun" diyerek çemkirdim.

Yoongi güldü ve kullanabildiği elini yanağım koyarak "benimi kıskandın hırçın sincap" dediğinde elini iterek "ne kıskanıcam be" diyerek yanından sıyrıldım, salona geçicek iken popoma sert bir şaplak atarak önüme geçti ve kendini koltuğa attı.

Ben şok ile olduğum yerde kaldım, acı yavaş yavaş kendisini gösterince elimi popoma koyarak  "hayvan herif ne yapıyorsun" diyerek acıyan popomu ovdum, gülerek bana baktı "uzanıyom hoseok ne yapabilirim" dediğinde sinir ile mutfağa girdim , keki tezgaha bırakarak banyoya geçtim, altımı indirerek aynaya baktığımda beş parmağının izi çıkmıştı.

Sinir ile banyodan çıkarak mutfağa girdim.

Kendime kahve yaparak kupaya koydum, hayvan herif kendisi hazırlasın sofrasını.

Kupayı alarak yanındaki koltuğa oturduğumda bana bakarak "ee hani kahvaltı" dediğinde sinir ile "kalk hazırla, hayvan herif" diyerek kafamı çevirdim, birde uşağımı olucaktım hah çok beklerdi.

Oflayarak telefonunu çıkarttı ve mesaj yazarak geri kapattı, göz ucuyla bana bakarak sırıttı ve geri tv'ye döndü.

20 dakika sonra kapı çaldığında kalkarak kapıyı açtım, kapıda jin ve namjoon, jin jungkook'u tutarken namjoon'un elinde iki dolu poşet vardı, geri çekildim içeri geçmeleri için.

İkili içeri geçtiğinde namjoon elindekileri mutfağa bıraktı ve çıkarak jin'in kucağındaki jungkook'u aldı.

Jin namjoon'un yanağını öperek mutfağa girdiğinde kendimi yoongi'nin yanına attım, jungkook ağlamaya başlamıştı yine  , namjoon bana baktığında elinden aldım.

Gülerek küçük ellerini kaldırarak oynatmaya başladı, yoongi yanıma yaklaşarak jungkook'a baktı, her ne kadar sevmiyorum dese de oda özlemişti jungkook'u.

Jungkook elini yoongi'ye doğru uzattığında yoongi bana iyice yaklaşarak parmağını uzattı, jungkook tuttuğunda gülümsedim  , kafamı kaldırarak yoongi'ye baktığımda oda bana baktı, kızardığımı hissederek kafamı eğdim, yoongi parmağını çekti ve ayağa kalktı.

Ben jungkook ile oynarken oda yukarı çıktı, ne zaman gittiğini bilmediğim namjoon  mutfaktan çıkarak "yemek hazır" dediğinde kafa sallayarak kalktım ve mutfağa geçtim, jin çantadan süt dolu biberonu çıkarttığında elinden alarak masaya oturdum.

Herkes oturup yemek yemeye başladığında ben jungkook'un biberonunu tutuyordum, ama karnımda acıkmıştı,  yoongi tabağını bitirdiğinde yanıma gelerek jungkook'u kucağımdan aldı, biberonuda alarak mutfaktan çıktı.

Hafifçe gülümseyerek çatal ile tabağıma bir kaç şey koyarak yemeye başladım, biraz sohbet ettikten sonra namjoon ve jin beni mutfaktan kovarak temizlemeye başladılar, bende salona geldiğimde yoongi uzanarak göğüsüne jungkook'u koymuş sağlam eli ile sıkıca kavrayarak tv izlediğini gördüm.

Gülerek yanlarına giderek koltuğa oturdum, ikiliye baktığımda yoongi kafasını eğerek gülerek ona bakan jungkook'a baktı ve kolunu sıkıca sararak geri tv'ye döndü.

Namjoon ve jin mutfaktan çıktığında yoongi "al şunu" dediğinde kalkarak jungkook'u kucağıma aldım, yoongi toparlandığında yanına oturdum.

Jin ile konuşurken birden göğüsümde sıcak bir sıvı hissettim.

Gözlerimi kapatarak düşündüğüm şeyin olmamasını dileyerek kafamı eğdiğimde jungkook'un kustuğunu gördüm, jungkook'u geri çekerek sweat t-shirt'ümün kolunu çekerek ağzını sildim, yoongi kokuyu alınca bana döndü, gülmemek için dudaklarını bir birine bastırıyordu.

Jungkook'u jin'e uzatarak kalktım ve yukarı çıktım, dolabımdan yeni sweat çıkartarak üstümdekini çıkarttım, kenarı koyarak yenisini giydim ve aşşağı indim.

Kapı çalınca oflayarak giderek açtım, aynı kız yine gelerek "hyung bir soru sorucaktımda" diyerek kitap ve kalemi uzattı, geri çekilerek yol verdim, salona girdiğinde gözleri direkt yoongi'yi bulmuştu.

Önüne geçerek "mutfağa geç geliyorum" dediğimde kafa salladı ve mutfağa gitti.

Yukarı çıkarak bir ceket aldım, aşşağı inerek ceketi yoongi'ye fırlayarak "giy şunu" diyerek mutfağa geçtim.

________

YOONGİ

Yüzüme atılan ceket ile şaşkınca hoseok'a döndüğümde sinir ile "giy şunu" diyerek arkasına dönüp mutfağa girmişti.

Namjoon'a bakarak "yardım etsene" dediğimde kalkarak dikkatlice giydirdi, yerine oturduğunda jin "o az önce kıskandımı? " diyerek kaşlarını çattığında omuz silktim.

Kız ve hoseok mutfaktan çıktığında kız bana bakıcak iken hoseok "kapı orada sunhe" dediğinde kız kafasını eğerek evden çıktı.

Hoseok yanıma gelicek iken fikir değiştirerek  jin'in yanına oturdu, jungkook gülerek ellerini rast gele sallıyordu , hoseok ona bakarak gülümsüyordu.

Bende ona bakarak sırıttım, namjoon'a dönerek "namjoon gidin artık ve dikkatli olun, jungkook'u koru" dediğimde namjoon "sen" diyerek kaşlarını çatınca gülüp "hırçın sincap bana bakıyor , merak etme" dediğimde hoseok kaşlarını çatarak bana baktı ama birşey demeden geri jungkook'a dönüp tombul yanağını öptü.

Jin ve namjoon kalktığında oda kalktı, üzüldüğünü anlıyordum, jungkook'u bırakmak istemiyordu ama mecburdu, hoseok giden ikiliyi geçirdikten sonra geri geldi.

Ona bakarak "of şunu çıkartmama yardım et kaşındırıyor" dediğimde göz devirip karşıma geçti, ceketin fermuarını indirirken "tarzan gibi neden yarı çıplak dolaşıyorsun anlamıyorum" diyerek ceketin kollarını omuzumdan indirdi ve yutkundu.

Benden etkilendiğini biliyordum, bende ondan etkileniyordum ama bir birimize hırçınca sataşmaktan geri durmuyorduk.

Sağlam kolumu beline sararak kendime çektim, şaşkınca yüzüme baktığında  kısıkça "su getirirmisin" dediğimde sinir ile kolumu iterek mutfağa girdi.

Bende gülerek arkama yaslandım, çok eğleniceğimi biliyordum.

sope : whitWhere stories live. Discover now