Köreltilmiş Kalpler'in yeni bölümüne hoş geldiniz .
Tiktok 'ta 841 kişi olduk , Wattpad'de de 3 bölümde 3000 okunmayı geçtik hepinize teşekkür ederimm
R ee
E
ÜtüÇok uzatmak istemiyorum yazım yanlış gözünüze çarparsa yazarsanız sevinirim
yorumlarınızı merakla bekliyorum hepsini okuyacağımdan şüpheniz olmasın .
İyi okumalarrr
.........
1999 istanbul / Konvera Laboratuvarı
Genç kız göreceklerinden bir haber Balvin'in yanına gitmek istemişti . Tam Bay Albret'in odasının önünden geçicekken odanın ortasında öylece durmuş gri saçlı kızı gördü. Alev kapının kenarına sindi ve içeriyi dinlemeye başladı.
" O özelliklerin sana geçmemiş olması imkansız . 11 yıldır seni gözlemliyoruz ve ağızını açıp bir kelime etmedin. İşitme duyunun fazlasıyla iyi çalıştığını zaten verdiğin tepkilerden anlıyoruz neden hâlâ sana yaptığımız onca şeye rağmen konuşmamakta ısrar ediyorsun."derin bir nefes aldı Albret . Denek003 fazlasıyla inatçı bir karaktere sahipti. Onun huyuna gitmeliydi. "Denek003 özelliklerini göstermemeye devam ettiğin taktirde Laboratuvardan atılacaksın."
Nefes , Alev'in geldiğini fark etmişti. Saçını kulağının arkasına attı.
Albret'in kaşları çatıldı. Gözü kapıya kaydı . Alev yakalanmak üzere olmanın verdiği heyecanla nefesini tuttu ve kapının arkasına iyice sindi.
Nefes , Albret'in kapıya baktığını farkedince " çünkü burada bize insan gibi davranmıyorsunuz ." diye mırıldandı.
Albret bir anda Nefes'e döndü. Kapıyı çoktan unutmuştu . Nefes ilk defa konuşmuştu. Konuşabiliyordu. Duyabiliyordu . Bu demek oluyordu ki Albret'in projesi kusursuz işlemişti . Doğan hiçbir deneği başarısız olmamıştı.Albret gözleri parlayarak bakıyordu Nefes'e. Alev'se şaşkındı . Nefes daha çocukken bile hiç konuşmamıştı. Diğer deneklerle bile konuşmamıştı. Diğer denekler konuşamadığını düşünmüştü . Onu hiçbir zaman kendilerinden ayırmamışlardı. Konuşamıyor olabilirdi bu laboratuvardaki hiçbir çocuk normal değildi zaten. Birinin içerisinde öldürücü bir zehir akıyordu, diğeri ellerinden ısı ve elektrik verebiliyordu,bir diğeri yaşıtlarından kat ve kat daha fazla kasa sahipti , birisi çok uzaktaki kokuları bile alabiliyordu ve çok daha nicesi varken konuşamamak onlar için en normal olaydı.
Nefes'i ne zaman oyunlarına çağırsalar gelir ve uzak bir köşeden onları izlerdi elinde , bir not defteri ve kalemle.
Albret , not defteri ve kalemi ona konuşamadığı için vermişti . Belki kendisiyle yazarak veya çizerek iletişim kurmaya çalışır diye , ama ne zaman o deftere baksa sayfaları bomboştu çünkü Nefes yazı yazdığı sayfaları çoktan yırtmış ve saklamış olurdu.
Şimdiyse konuşmuştu . Buna şahit olan iki kişi vardı . Albret heyecanla "sen " dedi kahkaha attı. " sen konuşabiliyorsun."
Nefes için bu kadardı . Kafasıyla onayladı . Kulağı kapıdaydı . Kapıdan uzaklaşan ayak seslerini duydu ve bütün odağını Albret'e çevirdi tekrardan.
Alev şaşkındı . Balvin'in yanına gideceğini unutmuş kendi odasına doğru yürüyordu. "Konuşabiliyor." diye sayıklayıp duruyordu. Genç kızın gözünden bir damla yaş düştü. Mutluluk göz yaşıydı bu. Bir damla daha yavaşça yanağından süzüldü. Bir bedene çarptı.
"Alev sen iyi misin ?" Barçın kızın halini hiç iyi bulmamıştı. "Alev" diyerek kızın gözünün önünde elini salladı. Kızın gözleri koridordan yavaşça Barçın'a kaydı . "Konuşabiliyor." diye fısıldadı.
Barçın kaşlarını çattı ."Kim konuşabiliyor?" Alev yavaşça gülümsedi. Gözünden damalar süzülüp duruyordu. Kız göz yaşlarını silme zahmetine girmiyordu.
"Nefes ," Alev , Barçın'ın gözlerinin tam içerisine baktı . "o konuşabiliyor." Az önce geçtiği koridoru gösterdi. " duydum az önce konuştu." Barçın'ın gözlerini Alev'den ayırmadı.
" ne dedi peki?" Nefes'in güçlerini kusursuz bir şekilde taşıdığını biliyordu. Muhtemel konuşabildiğini de tahmin etmişti. Fakat o 11 yıl susmuşken neyin bir anda konuşmasını sağladığını merak ediyordu."Bizi insan yerine koymuyorsunuz ." Barçın'ın kaşları şaşkınlıkla havalandı. Alev'in bunu kendisine söylediğini sanmıştı. "böyle dedi Barçın abi. Bizi insan yerine koymuyorsunuz dedi." Heyecanla konuşuyordu genç kız.
Aralarından birinin tamamen normal olduğunu düşünmüştü. İçlerinden birinin bu muameleden kurtulacağını sanmıştı. Nefes'in bizim gibi bir kusuru yok diye düşünmüştü.
Alev , derin derin nefes almaya başladı. Nefesi tükeniyordu. Eli göğüsüne gitti. Öksürmeye başladı. Yavaşça yere çömeldi . Barçın cebinde taşıdığı asıtm ilacını çıkarttı ve Alev'in yanına çömdü ve ilacı ağızına sıktı . Alev birkaç derin nefesini ardından yavaş yavaş normale döndü.
" Kendine iyi bakmıyorsun Alev. Seni heyecanlandıracak , fazla sevindirecek veya üzecek şeylerden uzak durmalısın astımını tetikliyor biliyorsun . " Alev'in pek umrunda değildi bunlar yere uzandı ve tavana bakarken gülümsedi . Barçın da ona bakıp gülümsedi ve kafasını onaylamazca iki yana salladı.
Alev kafasını Barçın'a doğru çevirdi ." Gitmem gerekiyor. Her şeyin karşılığını ,bize bunu yapan insanlara vermek için geri gelicem ama gitmeliyim." dedi Alev . Barçın ona döndü. " peki neden gitmelisin ? " Alev tekrar gülümsedi." Çünkü burada bizi insan yerine koymuyorsunuz ." Tekrar tavana döndü. " Bana yardım etmelisin Barçın Abi." Barçın ona döndü .
"Ne yapmamı istiyorsun?" Alev düşündü , tüm denekleri kurtarabileceğini bilse hepsini gönderir ve kendi kalırdı fakat bunu yapmak gibi bir şansı yoktu . "Balvin ." dedi kararlı bir sesle . " Balvin'le 5 gün sonra arka kapıdan gideceğiz. Tam nöbet devir saatinde. Sense kamera görüntülerini silmelisin."
Diğerleri olmazdı. Hem Balvin'e sözü vardı hemde diğerlerini birbirlerinden ayıramazdı. Onlar ayrı yapamazlardı.
Küçük bir gülücük çıktı ağızından " O konuşabiliyor inanabiliyor musun Barçın Abi."
Alev , Balvin'le kaçmayı planlamıştı. Nefes sırf Alev yakalanmasın diye 11 yıllık hayatı boyunca ilk kez konuşmuştu. Buna rağmen Nefes , Albret'in sinirinin kurbanı olmuş , Alev ve Balvin kaçmadan önce Laboratuvardan bir çöpmüş gibi sokağa atılmıştı.
...............
2014 Günümüz / İstanbul
Astım krizleri , hayatımın daima bir parçası oldu. İlk işkencemde , deneklerle körebe oynumuzda , Nefes'in konuştuğunu duyduğumda , Balvin'in işkence çektiğini duyduğumda , Kartal'ın ilk kez kayıp olduğunu duyduğum gibi birçok anımda bana hep arkadaşlık etmişti astım krizlerim.
Şimdiyse çok daha kötü bir şey duymuştum. Ne Nefes'in ilk konuşmasını duymam kadar sevindirici , ne kör-ebe kadar heyecanlı , ne de ilk işkencem gibi acı vericiydi. Bunlardan çok daha kötü bir duygu içerisindeydim . Yaşadığım duyguyu kelimelerle tarif edemiyorum. Zaten hiçbir zaman duygularımı aktarma konusunda iyi olamamışımdır. .
Duyduğum sarsıcı gerçekten sonra ayakta durmakta zorluk çektiğimi ve Bulut'un koluma girip beni hızlıca arabaya götürdüğünü hatırlıyorum.