14. "Korku"

3.1K 429 267
                                    

Selam.

OYDo için yazdığım enn uzun bölüm oldu. Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen🍀

Sermest ~ Kayıp

Keyifle okuyun.

🎭

Berika’nın elleri ve gözbebekleri titriyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Berika’nın elleri ve gözbebekleri titriyordu. Oturduğu koltuğundan kalkmak, kaçmak ve henüz kararan havanın karanlığında kaybolmak istiyordu.

Berika yapamıyordu. Konu Asır da değildi. Konu, bir insanın verdiği ölüm kalım savaşıydı. Eğer şimdi kaçarsa, bir ömür boyu pişmanlığını taşıyacağını biliyordu.

Okul çıkış saatini beklemeden, Cihangir’in çağrısı ile ona ait yazlığa gelmiştik. Buraya ilk gelişimiz değildi ama şüphesiz ki en kötüsüydi. Öyle kötüydü ki kimsenin ağzımdan tek bir teselli sözü bile çıkmamıştı.

“Bu nasıl bir şey böyle?” Yekta çaresizce kafasını sıvazlarken, “Nasıl bir şey?” diye sordu tekrar.

Garipti ama Su da ağlıyordu. Çünkü maskeli adamın ne kadar ileri gidebileceğini birkez daha görmüştü. “Sanki Asır’ın değil, Berika’nın görevi gibi… Ama…”

Can başını salladı. “Berika daha yeni oyun oynamışken, neden tekrar başka birinin görevine dahil edildi. Üstelik böyle…”

Asır, içeri girdiğimizden beri köşedeki tekli koltukta oturuyordu. Dirsekleri dizine; başı avuçlarına yaslanmıştı. Hiç konuşmamıştı.

Cihangir’i ise henüz hiç görmemiştim.

“Bir sebebi olmalı.” dedi Su. “Berika’nın ikinci kez acı çekmesinin mutlaka bir nedeni olmalı.”

Düşünüyordum. Berika’nın yanında, elimden hiçbir şey gelmeden oturduğumdan beri yalnızca düşünüyordum. “Ben biliyorum.” Başımı kaldırdığımda, merdivenlerden inen Cihangir ile göz göze geldim. Duraksadı. Elinde, içi buz dolu metal bir kap vardı. Ne için olduğunu ikimiz de biliyorduk. “Berika’nın oyuna dahil olmasını istedi.” Buz dolu metal kaba baktıkça, bakışlarım da buz kesti. “Çünkü kendisine verilen görevi yerine getirirken, acı çekmedi.

Su, “Ne demek istiyorsun?” diye sordu.

Cihangir merdivenleri tamamladı. Elindeki kabı, birkaç basamak yüksekteki yemek masasına bıraktığında, nefeslerimizi tuttuk. “Çünkü Berika’nın görevinde, kendini ateşe atan Lalin oldu. Berika hiçbir şey kaybetmedi.” Cihangir, içimden geçenleri söylerken, her zamanki gibi can acıtacak derece acımasızdı. “Maskeli iblisin istediği bu değil. O, bir şeyler kaybetmemizi istiyor.”

OYNA YA DA ÖL 🎭 Where stories live. Discover now